ويكيبيديا

    "نعمل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çalışıyoruz
        
    • çalışıyorduk
        
    • çalıştığımız
        
    • çalışmamız
        
    • çalışmak
        
    • çalışmalıyız
        
    • çalışacağız
        
    • çalıştık
        
    • yapıyoruz
        
    • çalışmıyoruz
        
    • çalıştığımızı
        
    • çalışırız
        
    •   
    • biz
        
    • çalışalım
        
    Kulağa inanılmaz geliyor ama ayrıntılar üzerinde çalışıyoruz ve bunları başardığımızı görebilirsiniz. TED يبدو أمراً مدهشاً، نعمل الآن في الأجزاء، ويمكنك مشاهدتنا ننجز هذه الأجزاء.
    Yani fiziksel ve sanal olan arasında bir bağ kurmaya çalışıyoruz, ama ekrana bakarak değil de, basit bir postere bakarak. TED لذلك فإننا نعمل على خلق علاقة بين الجانب الجسمي والجانب الرقمي, ولكن لا تشبه شاشة مصغرة, وإنما تبدو مجرد ملصقة عادية.
    Bu tekniklere ilaveten, üzerinde yeterince çalışılmamış türlerin sır perdesini aralamaya çalışıyoruz. TED فضلًا عن هذه الأدوات نعمل حاليًا على كشف أسرار الأنواع قيد الدراسة.
    Her gün 70 Mısırlı ile çalışıyorduk, meslektaş ve arkadaşlar. TED في كل يوم كنا نعمل مع 70 مصريّ كزملاء وأصدقاء.
    Ardından anladım ki, bugün üzerinde çalıştığımız teknolojinin beş yıl içresinde, 10 yıl içerisinde nasıl görüneceğini derinlemesine düşünmeliydik. TED ادركت ذالك الحين ان علينا التفكير بعمق في التكنولوجيا التي نعمل بها اليوم في الخمس أو العشر سنين القادمة
    Adamızdaki plastik torba kullanımına ''hayır'' demek için neredeyse 3 yıldır çalışıyoruz. TED منذ ثلاث سنوات ونحن نعمل على محاولة حظر الأكياس البلاستيكية في جزيرتنا.
    İyi haber şu ki, bizi tasarımlarımıza bağlayacak dijital sinir sistemi üzerinde çalışıyoruz. TED الأخبار الجيدة هى أننا نعمل على جهاز عصبي رقمي يربطنا بالأشياء التي نصممها.
    O uyurken biz de sonraki günün programı üzerine çalışıyoruz. TED فبينما تكون نائمة، نعمل نحن على إعداد برنامجها لليوم التالي.
    Güzel bir aileye ders veriyoruz ayrıca, Finau ile de çalışıyoruz. Open Subtitles نحن نقوم بتعليم عائلة جديدة و لا نزال نعمل مع فيناو
    biz günde 18 saat ve 2 günde toplam 36 saat çalışıyoruz Open Subtitles نحن نعمل أكثر من 18 ساعة يوميا أي 36 ساعة في يومين
    Çok uzun süredir beraber çalışıyoruz kimin ne yaptığını hatırlamak Open Subtitles نحن نعمل معا منذ فتره من الصعب تذكر من القائل
    biz büyücü için çalışıyoruz. Ama küçük bir kaza oldu. Open Subtitles أننا نعمل عند الساحر و قد حدثت لنا حادثة بسيطة؟
    Evet arkadaşım çalışıyoruz burda biz ciddiye alıyoruz bu işi Open Subtitles حسنا , نحن نعمل هنا , بعضنا يأخذ الأمور بجديه
    İlk büyük dosyamdı. Neredeyse üzerinde bir aydır çalışıyorduk. Biraz kafa dağıtmak istemiştim. Open Subtitles فرصتي الأولى الكبيرة، وكنّا نعمل عليها لشهر، وأردتُ حقاً الترويح قليلاً عن الضغط،
    Bir başka olanak ise, bizim laboratuvarlarımızda çalıştığımız, hibritler üretme olanağıdır. TED ولدينا احتمالية أُخرى نحن نعمل في مختبرنا لكي نصنع روبوتات هجينة
    Kariya-dono'nun hakimiyetinde olmak, bizim Shogun için çalışmamız anlamına gelir. Open Subtitles أن نكون مع السيد كاريا معناه أننا سنكون نعمل للحكومة.
    Bu yüzden başvurduğumuz bir yaklaşım, proteinleri düzgün şekillerinde tutmak için, moleküler seloteyp işlevi gören ilaçlar tasarlamaya çalışmak. TED احد التوجهات التي نعمل عليها, محاولة تصميم ادوية تعمل بطريقة مثل جزيئييات الشريط اللاصق لحفظ البروتين في شكله الصحيح
    Bu kasaba hepimizin. Burayı ayakta tutmak için hep beraber çalışmalıyız. Open Subtitles هذه المدينة لنا جميعا ويجب ان نعمل سويا من اجل النجاة.
    Ne sebeple burada olursanız olun bunu başarmanız için beraber çalışacağız. Open Subtitles مهما كان السبب، فقط تذكروا اننا جميعا نعمل على تغير ذلك.
    Kırsaldaki gençlerle işbirliği içinde onların hayatını değiştirebilmek için çalıştık TED نعمل عن كثب مع شبابنا الريفي لنغير حياتهم ونفيد مجتمعاتنا.
    Karınıza yardım etmek için her şeyi yapıyoruz. İçişleri Bakanını sıkıştırıyoruz. Open Subtitles إننا نعمل ما بوسعنا لمساعدة زوجتك وضغطنا على وزير الداخلية الفرنسى
    Eğey Bay Keats veya ben çimenlerde geziniyorsak, sedirde uzanıyorsak ya da bir duvara dik dik bakıyorsak çalışmıyoruz sanmayın. Open Subtitles إذا كنا انا او السيد كيتس نجلس على الاريكة او نحدق بالحائط او اي شيء فلا تعتقدوا اننا لا نعمل,
    Eğer bu taraftan birileri bu kişilerin ne yaptığını anlamazsa sorun olmaz çünkü birbirimizin daha iyi bir hareket için çalıştığımızı biliyoruz. TED إذا لم يفهم أحدهم فيما يخص هذا الجانب ما تحاول فعله تلك المجموعة، فلا بأس، لأننا جميعاً نثق أننا نعمل لصالح الحركة.
    Burada kalabilirsin ve birlikte çalışırız böylece geldiğin gelecek asla gerçekleşmez. Open Subtitles يمكنكي ان تنتظري و نعمل سويا لضمان ان المستقبل لم يحدث
    İş yaptığı insanları eğlendirmemiz gerekiyor ve sanırım bu akşam öyle olacak. Open Subtitles علينا تسلية الأشخاص الذين نعمل معهم، و أعتقد هذا ما سيحدث الليلة.
    Birlikte çalışalım derim, sonra birbirimizi kurtarmaya yardım edebiliriz belki. Open Subtitles أقول بأنّنا نعمل سوية، وذلك سيساعد على حماية بعضنا البعض.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد