"وضع" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bir
• durumda
• durumu
• koymuş
• koy
• ve
• bu
• koyduğunu
• duruma
• için
• soktu
• moduna
• koymayı
• vermek
• yerleştirdi

Öyleyse yapmamız gereken şey küçük bir mikroçipe tüm potansiyel aydınlatma cihazlarını yerleştirmek.
اذا كل ما علينا فعله هو وضع رقاقة صغيرة لكل جهاز اضاءة محتمل

Festivaldeyken bir adam bana bacaklarımın arasına nasıl bongo koymaya cesaret ettiğimi sormuşu.
ذات مرة في مهرجان سألني رجل كيف أجرؤ على وضع الطبول بين قدمي

Yani bu gene sahipseniz, ve oldukça fazla şiddet görmüşseniz belirli bir durumda, bu tam anlamıyla felakete davetiye çıkarmaktır
ولذا، اذا كان لديك ذلك الجين، ورأيت الكثير من العنف في وضع معيّن ، هذا هو وصف الكارثة، كارثة مطلقة.

7315 m. yükseklikte durumu kritik olan pek çok hastayı tedavi etmek zorunda kaldım ki bu bir mucizeydi.
وكنت أُواجه الكثير من المرضى الذي كانوا في وضع حرج على إرتفاع 24000 قدم والذي كان من الإستحالة معالجتهم

Dagur ejderhalar birbirlerine saldırsın diye arenaya ejderha kökü koymuş.
داغر وضع جذر التنين في الحلبة لذلك فالتنانين تهاجم بعضها

Arkanı dönüp, pantolonunu indir ve iki elini de masaya koy.
هذا جيد .. استدير وأخلع ملابسك الداخلية وضع يدك على المنضدة

Siz de benim gibi biraz unutkansanız belki de çözüm bir çift kulaklık ve rahat bir kanepe olabilir.
لذا، إذا كنتم مثلي كثيري النسيان. ربما يكمن الحل في وضع زوج من سماعات الأذن، والاستلقاء على سرير طري.

Eğer yaptıkları birşey varsa, o da bu çocukları riske atmaktır.
وإن كان فلقد ضخمت من إحتمال وضع أولئك الأطفال في خطر.

Şu anda inanılmaz kamu güvenliği problemleriyle boğuşuyoruz, çünkü öyle bir durumdayız ki cezaevlerindeki insanların üçte ikisi orada duruşma bekliyor.
و نحن نواجه تحديات لا تصدق متعلقة بالأمن العام لأن لدينا وضع حيث ثلثي الناس في السجون موجودين هناك بانتظار محاكمتهم.

Yakın zamanda yapılan bir çalışmada, araştırmacılar eBay'e beysbol kart reklamları yerleştirdiler.
في دراسة حديثة، وضع الباحثون إعلانات على إي باي لبيع كروت بيسبول.

Onları iyi temsil etmeyen eski tarihi hikâyeleri bir kenara bırakmaları gerekecek.
وأن عليهم وضع مفاهيمهم التاريخية القديمة جانبًا والتي لم تعد تخدمهم جيدًا.

İyi insanlar, sorgulanabilir sonuçlar için çok kötü bir durumda bırakılıyorlar.
تم وضع أناس جيدون في أوضاع سيئة للغاية لنتائج مشكوك بها.

Şehir kötü durumda bile olsa sizi iyi yemek yiyorsunuz.
أنت تأكل الطعام الجيد, حتى لو كان وضع المدينة سيئا

Şiddetli kuraklıklar ve büyük göçler, durumu daha da kötüleştiriyordu.
وضع سيء أصبح أسوأ بفعل الجفاف المنتشر وهجرات الناس الضخمة

Gerçi bekleme odasındaki yemek durumu, yani yetersizliği beni endişelendiriyor.
ولكنني قلق بشأن وضع طعام غرفة الانتظار أو عدم وجودها

Eğer katil cesedi taşıdıysa... bulduğumuz parayı ve kanıtları onlar koymuş olabilir.
أذن، إذا نقل القاتل الجثة هُنا لا يمكنهم وضع النقود والأحراز هُناك

Şimdi onu ceza sahasına koy ve tabelaya biraz puan yazdır.
الآن زراعتها في النهاية منطقة و وضع بعض النقاط على متنها.

ve Wald'ın eşi bunun üzerine yan yana yazılmalarını istemiş.
وطلبت أرملة والد أن يتم وضع اسميهما جنبا إلى جنب.

Dil özleştiriciler, zamanlarının kurulu dil bilgisi kurallarını yansıtan bir kural dizisi belirleyerek bu standardı yaydılar ve yerleştirdiler.
عمل المختصون على بناء ونشر هذا الشكل النموذجي وذلك عن طريق وضع قواعد مفصلة للنحو المستخدم في هذا الشكل

Rast gele terörizm. Birinin bunlardan Washington D.C.'nin yollarına koyduğunu düşünebiliyor musunuz ?
بدون تمييز ، تخيلوا أن شخص ما وضع هذه المسامير فى شوارع العاصمة

Bay Gondo zor duruma düştü... ama herkes onu çok takdir ediyor.
.. السيد كوندو في وضع مالي صعب و لكن الجميع معجب به

Uğruna her şeyi riske attığı beynini tutmak için elini alnına götürür.
وضع يده على جبهته ليحافظ على عقله الذي به غامر بكل شيء.

Daha sonra elini gömleğimin içine soktu ve göğsümü tuttu.
و من ثم وضع يده في قميصي وقام بمداعبة نهودي

Şimdilik gizlenme moduna geçmenizi ve buradan uzak durmanızı öneririm.
حسناً، للوقت الحالي، سأبقى في وضع التخفى وأبتعد عن هُنا

Eğer reklama bir çocuk koymayı düşünüyorsanız, canlı gözüken bir tane seçin.
اذا كنت مصمما على وضع طفل في الإعلان, اختره غلى الأقل حيا.

bu barbarlığa bir son vermek her iyi adamın vazifesi.
من واجب جميع الرجال الصالحين وضع حد لهذه الأعمال البربرية

Carlos ayağını topun sağ alt köşesine yerleştirdi, bu da topu sağ üste gönderdi ve aynı zamanda kendi etrafında döndürdü
فلقد وضع كارلوس ركلته في الركن الأيمن من الكرة، ليرسلها عاليًا إلى اليمين، وهي تدور حول محورها.