Onu unutamayız. Ben bunu, ülkenin tarihindeki en büyük tekil harcama olarak tanımladım. | TED | لا يمكننا أن ننسى ذلك. قمت بتعريف هذا كأكبر نفقات في تاريخ البلاد. |
Evet ama insanlara pizzanın üstü için istediklerini koyma izni veremeyiz. | Open Subtitles | أجل، ولكن لا يمكننا أن نسمح للناس، باختيار أية طبقة يريدون. |
Öte yandan Onu takip de edemeyiz. Destek gemilerimizi beklemeliyiz. | Open Subtitles | لكن لن يمكننا تعقبه و سننتظر باقى سفننا لتنضم إلينا |
Ve söyleyeceğim diğer Bir şey olarak, kızların ve kadın sesini çıkarması güzel, varlıklarını gösteriyorlar, ama bunu tek başımıza yapamayız. | TED | وهناك شيء آخر أودّ أن أقوله هو أن أصوات الفتيات وأصوات النساء جميلة إنهن هناك ولكن لا يمكننا فعل هذا لوحدنا |
Yoksullara evrak işlerinde yardımcı olabilir veya fatura ödemelerini hatırlatmak için mesaj gönderebilirdik. | TED | يمكننا مساعدة الفقراء بأعمالهم الورقية أو إرسال رسائل نصية لهم لتذكيرهم بدفع فواتيرهم. |
Çünkü, onlar kendi teknolojilerini yaşattılar, bunu biz de yapabiliriz. | TED | لأنهم قد نجو مع تقنياتهم, و يمكننا نحن فعل ذلك. |
Belki ufak Bir farkla: Fareleri, mayın bulan köpeklere göre 1/5 masrafla eğitebiliriz. | TED | ربما فارق واحد بسيط : يمكننا تدريب الفئران بخمس سعر تدريب كلب الالغام. |
Craig Venter'a hep sormak istemişimdir: Bir insanın vücuduna sentetik Bir kromozom yerleştirip istediğimiz zaman kendimizi yinelememiz mümkün olur mu diye. | TED | أردت أن أسأل كريغ فينتر إن كان من الممكن إدراج كروموسوم إصطناعي في إنسان بحيث يمكننا أن نستنسخ أنفسنا إن أردنا ذلك. |
Hadi, Ash. Bilim Departmanı yardım edebilir. Onu nasıl süreceğiz? | Open Subtitles | هيا يا اش فليساعدنا عقلك العلمى كيف يمكننا التخلص منة؟ |
İşte bu, dostlarım, her seferinde Bir çocukla nasıl değişiklik yaratabileceğimizdir. | TED | وهكذا يا اصدقائي يمكننا ان نحدث التغير طفل واحد تلو الاخر |
Fakat indirimde bile olsa 90 dolarlık Bir şeyi alamayız. | Open Subtitles | لكن لا يمكننا تحمل 90 دولار حتى لو كان مخفض |
Eğer daha fazla fare istihdam edersek sonucu daha da iyi hale getirebiliriz. | TED | إذا كنت تستطيع جلب المزيد من الجرذان، يمكننا أن نجعل الواقع الناتج أكبر. |
Bekçi köpeğine ihtiyaç olduğunu düşündüm, efendim. Hem, Damien Onu çok seviyor. | Open Subtitles | أعتقدت أنه يمكننا أستخدام كلب حراسه جيد يا سيدى و داميان يحبه |
Anladım ama bunun için Onu giyotine gönderemeyiz, değil mi? | Open Subtitles | حسناً ، ولكن لا يمكننا إرساله للمقصلة . لأجل ذلك |
Ayrıca koltuğu ve kondisyon aletini geri veremeyiz çünkü onları mahvettin hayatım. | Open Subtitles | وحتى لا يمكننا ان نعيد الاريكة او جهاز التمرين لانك خربتهم عزيزي |
Sizi geçmiş yaşamınıza bağlayacak hiç Bir şeye izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نترك لك أي شيء يربطك بحياتك السابقة |
daha fazla devam edemeyiz. Sıcak ve susuzluk atları çok yordu. | Open Subtitles | لا يمكننا امتطاء الجياد عبر هذه الأرض المسطّحة سنمزق قلوب الجياد. |
Bir anda yok edemeyiz. Fesatlık yapmak için güçlü durumda. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نتخلص من هذا لديها مبررات قوية للحقد. |
Deneyler yapamayız, insanları bu şekilde sıkıntı ve zorluklarla sınayamayız. | TED | لا يمكننا إجراء تجارب، ولا يمكننا أن نتحكم بمعاناة البشر. |
Diğerleri daha şanslı olabilir. Efendim, bu kadar çabuk pes etmemeliyiz. | Open Subtitles | واحد من الطيارين قد يحالفه الحظ لا يمكننا الاستسلام بهذه السهولة |
Bu fiziksel nesnelerde, sol ve sağ gösterge eşzamanlı. Ama isterseniz, iki göstergeyi de tutup eşzamanlamayı geçersiz kılabilirsiniz. | TED | هنا القناة اليسرى واليمنى للموازنة، ولكن إذا أردنا، يمكننا تجاوز ذلك بجذب الاثنين مع بعضهما البعض في نفس الوقت. |
Belki Bir gün beynimizde internetin olduğu Bir bakış açısına sahip olabiliriz. | TED | قد يمكننا يومًا ما تحقيق هذه الرؤية بأن يكون الإنترنب في أدمغتنا. |
Tamam. Geç Bir seansa gidelim. Geldiğimde işi bitmiş olur mu? | Open Subtitles | حسناً، هل يمكننا حضور العرض المتأخر حتى أمرّ في غير نوبته؟ |
Yeni New York'u ziyaret edebilir miyiz? Yeni dememiz uygun olur herhalde? | Open Subtitles | هل يمكننا زيارة نيو نيويورك لابد أنها من الروعة بحيث أسموها مرتين |
Ayrıca kimseden yardım alamayız... çünkü herif San Diego'da yaşıyor. | Open Subtitles | ولا يمكننا أن نطلب المساعدة لأنه يعيش في سان دييجو |
İyi siteler var, fakat Bir adım daha ileri gidebileceğimize inanıyorum. | TED | إنها مواقع جيدة، ولكن أعتقد أنه يمكننا الذهاب أبعد من ذلك. |
Peki, karşılaştığımız temel sorunları çözmek için işletmenin gücünden nasıl istifade edebiliriz? | TED | كيف يمكننا الاستفادة من طاقة الأعمال التجارية لعنونة المشاكل الرئيسية التي نواجه؟ |
Şimdi, bunu ele alabilmemiz için hangi teorileri kullanmayı isteriz? | TED | حسنا، ما هي النظريات التي يمكننا استخدامها لفهم هذا الأمر؟ |