ويكيبيديا

    "ödül" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الجائزة
        
    • مكافأة
        
    • الجوائز
        
    • جوائز
        
    • المكافأة
        
    • بجائزة
        
    • جائزه
        
    • الجائزه
        
    • مكافئة
        
    • سعر
        
    • ثمن
        
    • كجائزة
        
    • بالجائزة
        
    • مُكافأة
        
    • كمكافأة
        
    Federal yasaya göre, muhtemelen bildiğiniz gibi eğer arazi ıslah planıyla ilgili bir bağlantınız yoksa size bir ödül verilecek. Open Subtitles والآن بحسب القانون الفيدرالى كما تعلم .. الجائزة يجب أن تمنح لك حتى لو لم تكن مدرجا فى خطتنا للتنمية..
    Neden ödül parasını alıp kendine yeni kıyafetler almıyorsun ? Open Subtitles لماذا لا تأخذ اموال الجائزة وتشتري لك ملابس جديدة ؟
    Eski ortağın Jack'in kellesi için bir ödül olduğunu duydum. Open Subtitles إذاً لقد سمعت أن هناك مكافأة علي رأس شريكك القديم
    Aramaya devam etmeye teşvik etmek için bir ödül açıklayalım. Open Subtitles أنظر، لنعلن عن مكافأة بالخارج كحافز لجعلهم يستمرون في البحث
    Sizinle tıpla ilgili ödül kazananlardan birkaçını daha paylaşmak istiyorum. TED أنا سأخبرك فقط عن بعض الجوائز الطبية الأخرى التي منحناها
    Kendisi bir ödül avcısı. İşini de aldı şimdi. Eve dönebiliriz artık. Open Subtitles هذا صائد جوائز و هو يتولى القضية لذا بإمكاننا العودة إلى المنزل
    Kuzey Amerika standartlarına göre vasat bir ödül Madurai'de çok daha anlamlıdır. TED في مادوراي، المكافأة المتواضعة في معايير شمال أمريكا، لها أثر أكبر هنا.
    Şimdiki ödül; "Bir Yetişkin Filmindeki En İyi Beste." Adaylar: Open Subtitles الجائزة التالية : افضل فيلم خلاعي حقق ارباحا والمرشحين هم:
    Ve o ödül, ülkenizi işgalimizin bundan sonraki döneminde ailenizin Alman ordusunca taciz edilmesine son verilmesi şeklinde olacaktır. Open Subtitles وتلك الجائزة هي أنّ عائلتك لن يتمّ إزعاجها بأيّ شكل من قبل الجيش الألماني خلال بقيّة فترة احتلالنا لبلدك
    Şu ödül mü ne için rüşvet vermek zorunda kaldığın adama ne dersin? Hepimiz bir şeyler satıyoruz sanki. Open Subtitles ماذا عن ذلك الشخص الذي قمت برشوته من أجل الفوز في الجائزة الأمر أنه نحن نقوم ببيع شيء ما
    Bu bir adamın sekse teslim olması için bir ödül olarak kullanır. Open Subtitles استخدامه نرى، أن يكون مثل الرجل سيحصل على مكافأة لالتزامه مع الجنس.
    Glenn için bu bir ödül değil, taahhüt altına girmekten ibaret. Open Subtitles ذلك لجلين، انها مجرد نوع من مثل كل التزام، لا مكافأة.
    Evet. Bilgi için büyük bir ödül varmış. Hazırlanmam için anca zaman var. Open Subtitles قال أن هناك مكافأة لكن من يدلي بمعلومات عنها بالكاد وجدت الوقت للتحضير
    Televizyonda bir ödül töreni vardı. Onu seyirciler arasında gördüm. Open Subtitles وفي مهرجان توزيع الجوائز على التلفاز رأيتها من بين الحاضرين
    Kendimiz yapacak olsaydık neden bizi korumaları için ödül avcıları tutalım ki? Open Subtitles لماذا ندفع لصائدي الجوائز لان يدافعوا عنا اذا كنا سنقوم بذلك بأنفسنا؟
    Uygulama ve yazılım konusunda ödül kazanmayla ünlü biri için... Open Subtitles أعني, شخصاً اشتهر من إنشاء التطبيقات والبرمجيات الحائزة على الجوائز
    Bunun, devasa miktarda bir ödül kazanmakla bir alakası yok, değil mi? Open Subtitles أوه، وهذا ليس له اي شأن بجمع جوائز اكبر, الآن، أليس كذلك؟
    Ailem, Oscar ödül Töreni'nin gerçek bir tatil olduğunu sanıyor. Open Subtitles عائلتي تظن إن يوم توزيع جوائز الأوسكار يوم عطلة رسمي
    Ona, eğer elmasları bulursa iade etmesini söyledim, ödül için... Open Subtitles قلت لها بأنها يجب أن تسلمهم إن وجدتهم لأجل المكافأة
    Bilirsin, ödül kazanan insanların çoğu, taş taşıyorlarmış gibi gözükmezler. Open Subtitles عندما يفوز معظم الناس بجائزة فلا يبدون كأنهم ينقلون حجراً
    Onunla ilgili bilgi getirene ödül vereceğimi açıkladım, ipuçları da beraberinde geldi. Open Subtitles وضعت جائزه مهيبه من اجل معلومات تقود اليه والقطع التي قادتني له
    Hepimizin başına ödül konması adil değil. Open Subtitles ستتم ازالة الجائزه التي على رؤوسنا عاجلا ام اجلا.
    Bunu sormaktan nefret ediyorum ama adamı yakalamanıza yardım edenlere ödül verecek misiniz? Open Subtitles إسمع،أنا أكره أن أسأل ولكن هل هناك مكافئة لمساعدتكم للقبض على هذا الرجل؟
    ödül parasıyla bile kilosu 6 sente gelmesi lazım. Open Subtitles يجب أن نحصل على سعر 3سنت ونصف للباوند الواحد, بالإضافة لمال الجائزة
    Dışarısı soğuk, kafama ödül koyuldu ve arkadaşa ihtiyacım var. Open Subtitles الجو بارد بالخارج، وهناك ثمن على رأسي وأحتاج إلى أصدقاء
    Artı, köpek eğiticileri ödül olarak, kurutulmuş boğa penisi kullanır. Open Subtitles بالإضافة لذلك، إستخدم مدرّبي الكلاب قضبان الثيران المجففة بالتبريد كجائزة
    ödül vermek mi? Open Subtitles وتقفى معى على المسرح وتفوزى معى بالجائزة جائزة؟
    Ya da değer verdikleri birinin başına ödül koyman onları rahatsız etmiş olabilir. Open Subtitles أو يُمكن أن تكون مسألة وضعك مُكافأة على رأس شخص كانوا يعتمدون عليه.
    Bu adam için iki yüz dolar ödül almayı bekliyordum. Open Subtitles كنت منتظر جمع مبلغ 200 دولار كمكافأة على هذا الرجل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد