ويكيبيديا

    "barut" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البارود
        
    • بارود
        
    • المسحوق
        
    • للبارود
        
    • والبارود
        
    • بالبارود
        
    • بودرة
        
    • باروداً
        
    • الطلق الناري
        
    • طلق ناري
        
    • طلقات نارية
        
    • بارودهم
        
    • مسحوقِ
        
    • وبارود
        
    • مسهل
        
    Bu sabah kimse uyumuyor. barut tozunu iki katına arttır. Open Subtitles لا أحد ينام هذا الصباح ضع كمية مضاعفة من البارود
    Ayrıca parmak uçlarında barut kalıntısı olduğunu da fark ettim. Open Subtitles لقد لاحظت ، لاحظت ايضاً بقايا البارود على أطراف أصابعه
    Suda uzun süre kalmış, barut izi için kalıntı alamıyorum.. Open Subtitles لقد غُمر في الماء، لذا لا يمكننا إختبار بقايا البارود.
    Sağ avuç içindeki barut tortuları polise ateş ettiği 22 kalibrelik tabancadan bulaşmış. Open Subtitles أثر بارود الرصاص من الذراع اليمنى يعود لعيار 22 الذي أطلقه على الشرطة
    Sadece 10 yaşındaydık ama bunların barut yapmaya yaradığını biliyorduk. TED وقد كنا ابناء 10 اعوام وكنا قد قررنا ان نصنع بارود البندقيات
    Bana kuleden büyük kapları gazyağını, barut ve boş şampanya şişelerini getirin. Open Subtitles النفط والفحم بعض المسحوق ألاسود وزجاجات الشمبانيا الفارغة أيضا الآن، ضعوها هنا، وليس هناك
    Ama çok defa aklımıza geldi, çünkü her ton balığı pişirişinde çok hafif bir barut kokusu alıyorduk. TED وكنا نتذكرها في كل مرة كانت تطبخ التونا لنا ونشعر أن مذاقها مثل البارود
    Gelecek defa birini vurmak istersen biraz barut kullanıp tüfeğini hazırlamak isteyebilirsin. Open Subtitles في المرة القادة، إن كنت تود إطلاق النار على أحد، يفضل أن تستخدم البارود وعبء بندقيتك.
    barut yanıklarının incelenmesiyle Peder Lambert'in silahın 15 cm ötesinde veya bu civarda olduğunu öğrendik. Open Subtitles خلال الفحص لحروق البارود وجدنا ان الاب لامبرت لابد انه كان على بعد 6 بوصة من المسدس او هكذا
    Böyle ufak bir araç için, ağır top ve çok az barut, çok işe yarar. Open Subtitles رصاصة ثقيلة وقليل من البارود سيعملان جيدا في هذا المسدس الصغير
    Umarım Tanrı bizimledir, ve barut etkinliğini yitirmemiştir, ...böylece gerekli heyelanı kendimiz yaratabiliriz. Open Subtitles إذا كان الله معنا، ولا يزال ذلك البارود محتفظاً بقوته، فسنصنع ذلك الإنهيار الأرضي بأنفسنا.
    Bir fıçı barut getireyim. Tıkamak için etrafta bir çaput paçavra var mı bir göz at. Open Subtitles سأحضر صندوقاً من البارود ، انظر إذا كان بإمكانك العثور على بعض الخِرق للحشو
    Belki yere biraz barut döküp yukarıdan ateşleyebiliriz. Open Subtitles نستطيع أن نزرع بعض البارود ونتحكم به بفتيل من الأعلى
    Yüzünde barut yanığı olan bir adam gördün mü? Open Subtitles هل شاهدت شخصا محترق الوجه من اثر البارود ؟
    Erkek kardeşim barut yaptığımızı duydu. TED حسناً , سمع أخي اننا صنعنا بارود قنابل ..
    Eğer onlara da barut yapmazsak bizi pataklayacaklarını söylediler. TED وقالوا لنا أنهم سيشبعونا ضرباً اذ لم نصنع لهم بارود قنابل
    Alayında ona Teğmen barut denilirmiş. Open Subtitles لقد أُطلق عليه لقب الكابتن بارود منذ أن كان في الكتيبة
    Haznelerinde yeterli kuru barut kaldığı ve tetiği çekecek takatleri olduğu sürece önlerine gelen kadın erkek, çoluk çocuk, herkesi öldürüyorlar. Open Subtitles طالما لديهم بارود كافى فى قواريرهم وقوة لسحب الزناد سيقتلوا كل رجل وامراة وطفل يواجهم
    Kara barut işini anem bana öğretti. Bir gün bir sihirbaz olacak ve tekrar babamı göreceğim. Open Subtitles أمي علمتني كيف أعمل المسحوق الأسود لأنها أحبت أن أكون ساحراً
    Bu heybetli görünüşlü bina ilk olarak barut depolamakta kullanılıyordu. Open Subtitles المبني ذو المنظر المهيب هذا كان في الأصل يستخدم كمخزن للبارود
    Aynı durum sentetik boya, plastik ve barut için de geçerli. TED هذا ينطبق ايضا على الصبغة الاصطناعية، البلاستيك والبارود.
    Çünkü bu topluluk 1992'de olanları tekrarlayabilecek bir barut fıçısı gibi. Open Subtitles لأن هذا المجتمع نشأ بالبارود وقادر على تكرار أحداث عام 1992.
    -Kaçakçının ellerinde barut izi buldum. Open Subtitles اما يدا القائد كانتا نظيفتين البحث عن بودرة الكربون
    Adli tıp, Jonathan'ın elinde barut kalıntısı bulmuş. Open Subtitles وجد المختبر الجنائي باروداً على يد جونثان
    Konu seks oldu. Ne barut izi, ne kan. Sadece seks. Open Subtitles الموضوع أصبح عن الجنس وليس عن الدماء أو آثار الطلق الناري
    Elinde barut kalıntıları yok ve çöp kutusundan çıkan silah yakın bir zamanda ateşlenmemiş. Open Subtitles لا آثار رواسب طلق ناري على يديه والسلاح المستعاد من القمامة لم يطلق مؤخراً
    barut izi testi yapmamız gerekecek. Open Subtitles سأحتاج إلى عرضك للفحص من أى بقايا طلقات نارية
    Ayrıca küçük çaplı silah ve barut için güvenli yerin yerini sundum. Open Subtitles أنا أيضاً زوّدتكم بموقع ملجأ المتمردين الذي يحتوي على القليل من أسلحتهم و بارودهم
    barut izi de var. Open Subtitles دليل تَقْشير مسحوقِ طفيفِ.
    Ben derim ki; koçbaşı ve barut. Open Subtitles أَقُولُ بأنّه كبش وبارود ضَارِب.
    Son aylarda yalnızca bir kişiye, tanımadığım bir hizmetçiye barut ağacı sattım. Open Subtitles لقد بعت مسهل لشخص واحد فقط في الأشهر الأخيرة خادم لم أعرفه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد