ويكيبيديا

    "buluşma" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • موعد
        
    • اللقاء
        
    • لقاء
        
    • الإجتماع
        
    • الاجتماع
        
    • موعداً
        
    • مقابلة
        
    • إجتماع
        
    • اجتماع
        
    • المقابلة
        
    • للقاء
        
    • المواعدة
        
    • الالتقاء
        
    • ميعاد
        
    • مواعيد
        
    Toplantı sonrası bir buluşma falan ayarla onlar için. Yapabilirsin değil mi? Open Subtitles .حَـاوِل أن تقوم بعمل موعد مُدبّر لهما تستطيعُ فِـعل هذا، أليس كذلك؟
    Aman, Teyzecim, kör buluşma demek, adamı daha önce görmedim demek. Open Subtitles موعد مع غريب يعنى موعد مع شاب لم يرانى من قبل
    Zaten buluşma zamanını 10 dakika geçtik. Prescott hazır mı? Open Subtitles نحن متأخرون عن اللقاء 10 دقائق هل بريسكوت جاهز ؟
    Gazze'de bir keresinde İngiliz gazeteci Alan Johnston'un kaçırılması sırasında bir Amerikan dergisi benden Gazze'de adam kaçıranlarla bir buluşma ayarlamamı istedi ve ben de ayarladım. TED في يوم من الأيام في غزة، خلال عملية اختطاف الصحفي البريطاني آلان جونستون، طلبت مني مجلة أمريكية بترتيب لقاء مع الخاطفين في غزة، وهذا ما فعلته.
    Bu buluşma haftalar önce planlandı. Gelirler. Biraz sabırlı ol. Open Subtitles الإجتماع مخطط له منذ أسابيع سيكونون هنا, كن صبورا
    Karşılama anındaki selamlamalar ve tebriğin ardından, Duce ve Führer arasındaki ilk resmi buluşma Quirinale Sarayı'nda gerçekleşti. Open Subtitles بعد الترحيب الحار عقد الاجتماع الأول فى قصر كويرينالى
    Bu hafta sonu için çifte buluşma. Sana birini ayarlayacağım. Open Subtitles موعد مزدوج في نهاية هذا الأسبوع سوف أرتب لك موعداً
    Laila'ya başka bir buluşma daha teklif ettim ve bilmek isteyeceğini düşündüm. Open Subtitles لقد طلبت من ليلا مقابلة اخرى وانا فكرت انكى يجب ان تعرفى
    Aman, Teyzecim, kör buluşma demek, adamı daha önce görmedim demek. Open Subtitles موعد مع غريب يعنى موعد مع شاب لم يرانى من قبل
    Bu şuana kadar bulunduğum en kötü buluşma ve benim bile değil. Open Subtitles هذا قد يكون أسوء موعد كنت فيه, و هو ليس موعدي حتى.
    Maiyetiyle temasa geçtik, karargahlarımızdan uzakta gizli bir yerde, buluşma teklifimi kabul etti. Open Subtitles إتصالنا بمساعده , ووافق على اللقاء بنا في مكان محدداً بعيداً عن مكاتبنا.
    Bu buluşma pek de golf maçı için değil sanki. Open Subtitles ‏‏ينتابني شعور ‏بأن هذا اللقاء لا يقتصر على الغولف. ‏
    Beni ne zaman istersen arayabileceğini bilmeni isterim, buluşma ayarlayabiliriz. Open Subtitles أريدك أن تعرف أنكَ تستطيع أن تتصل بي في أي وقت تشاءه و سنقوم بترتيب اللقاء
    Antika koleksiyoncumla bir buluşma ayarlamam gerekiyordu. Open Subtitles عليّ ترتيب لقاء مع مُجمّع القطع الأثريّة,
    Boşlukları dolduracağı son buluşma için tarih vermesini söyle. Open Subtitles قل له انك تريد موعدا من اجل لقاء ختامى لوضع النقاط على الحروف
    Bu buluşma hiç olmadı. Beni tanımıyorsun. Open Subtitles هذا الإجتماع لم يحدث أنت لا تعرفــــــــني
    Ama asıl buluşma 1 Haziran 1958'de oldu. Open Subtitles سلسلتك فى حلقة مجرد انى يوليه اول فى انعقد الرئيسى الاجتماع لكن 1958 سنه
    Önce benimle seks yapıp sonra da başka bir kadınla buluşma ayarlayamazsın bana. Open Subtitles لا يمكنك أن تمارسي الجماع معي وبعدها تجهّزي موعداً لي مع امرأة أخرى
    Tamamen süslenmiş,... ..birisiyle başka bir adamla buluşma hakkında konuşuyordu. Open Subtitles كانت حسنة المظهر، وتتحدث مع رجل بشأن مقابلة رجل آخر.
    Sizin için bir buluşma noktası ayarlıyoruz. Derhâl buraya dönün. Open Subtitles سنُرتب لكم نقطة إجتماع ، عودوا من هُناك بحق السماء
    Haritayı vereceğini söyleyerek, direnişin lideri ile gizli bir buluşma ayarlıyor. Open Subtitles قامت بتدبير اجتماع سري مع زعيم المقاومة باخباره أنها ستسلمه الخريطة
    Bu buluşma tesadüf değil. Oyununuz nedir, Bay Bond? Open Subtitles تلك المقابلة ليست بالصدفة ما هى لعبتك ، يا سيد بوند ؟
    Üç gün önce Tina Manhattan'da Lou ve Sid için bir buluşma ayarlamıştı. Open Subtitles تينا أعدت للقاء سري بين لو و سيد في أحد مطاعم مانهاتن
    Cumartesi gecesinin sevgilinle buluşma gecesi olduğunu hatırlayan var mı? Open Subtitles أيتذكر احد أن ليلة السبت عنت ليلة المواعدة ؟
    Buzz Aldrin hatasını hemen fark etti, yanlışlıkla buluşma radar anahtarını çevirmişti. TED أدرك بز ألدرين على الفور خطأه فقد قلبَ عن غير قصد مفتاح رادار الالتقاء.
    Diyorum ki, buluşma gerine götürelim parasını verelim, orospu çocuğu mutlu olur. Open Subtitles أقول أننا نقابله فى ميعاد الشُحنة ونُعطيه ماله سيصبح هذا الوغد سعيداً
    - Benim hatam. Birkaç buluşma iptali. - Bu gerçekten önemli mi? Open Subtitles ـ عُذراً ، عدة مواعيد مُلغاه ـ إجتماع هام حقاً ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد