hikâye kurgusunda büyüleyici bir şeyler var ki biraraya getirildiğinde, onu duyan kişi tarafından özümsenebilir ve yeniden hatırlanabilir. | TED | هناك شيء ما سحري في تركيبة القصة مما يجعلها عند تجميعها سهلة التلقي ومن ثم التذكر من قبل المُتلقي. |
Bu hikâye, benim için, kayıt kazıcılığının mükemmel çalıştığını gösteren en iyi örnek | TED | بالنسة لي، تستعرض هذه القصة بشكلٍ مثالي عملَ مُنقّب التسجيلات في أفضل أشكاله. |
Bu, insanların inanılmaz bir başrolü oynadığı müthiş bir hikaye. | TED | و هي قصّة فيها البشر يلعبون دوراً مذهلاً و خلاّقاً. |
Bu da hikaye anlatmanın katı, sabit kuralları değil, ana esasları olduğunu kanıtladı. | TED | وكان ذلك فقط لإثبات أن رواية القصص لديها توجيهات، وليس قواعد سريعة وصارمة. |
Bu oldukça üzücü bir hikaye, fakat gerçekte hayvanların bazen nasıl duygu sergileyebildiklerini gösteriyor ki bu bazı eski biyologlar arasındaki çok tartışmalı bir konudur. | TED | وهي قصه حزينة جدا، لكنها توضح كيف أن الحيوانات تستطيع أحياناً أن تُظهر مشاعرها، وهو موضوع جدلي بين علماء الأحياء. |
Little Fellow maden kıyafetiyle poz verirse hikaye insancıl olurdu. | Open Subtitles | أن يلتقط للرفيق الصغير صورة بملابس المنجم ستجعل القصّة إنسانية |
Bu gecelik bu kadar hikaye yeter. Yatağına git. Ciddiyim! | Open Subtitles | ،هذه قصص كافية الليلة هيّا ارجع للسرير، أنا أعني ذلك |
Anlattığı o korkunç hikâye kadar hiçbir şeyin beni bu kadar etkilediğini bilmiyorum. | Open Subtitles | لا ادرى كم شعرت بالأعجاب جدا بالطريقة التى روت بها هذه القصة المريعة |
Sözlediğiniz gibi, gazetecilik bakış açısıyla iyi bir hikâye sayılmaz. | Open Subtitles | كما قلت، إنها ليست بتلك القصة التي تستحق الاهتمام الصحافي |
Pekâlâ, bu hikâye hakkında bir yazı basmaya ne dersin? | Open Subtitles | حسنا، ماذا عن طباعة على الأقل عنوان عن القصة ؟ |
Pekâlâ, bu hikâye hakkında bir yazı basmaya ne dersin? | Open Subtitles | حسنا، ماذا عن طباعة على الأقل عنوان عن القصة ؟ |
Son on yıldır hiç sertleşmedim ama o tamamen başka bir hikaye. | Open Subtitles | بالطبع، لم أحصل على انتصاب في العقد الأخير لكن هذه قصّة أخرى |
Bütün gün yemininizden bahsedebilirsin. Ama gerçekler başka bir hikaye anlatıyor. | Open Subtitles | يمكنكِ التحدث طوال اليوم عن قَسَمكِ ولكن الحقائق تروي قصّة مختلفة |
Lemon, küçükler ligi toplantın ile alakalı anlatacağın komik bir hikaye yok muydu? | Open Subtitles | ليمون، اليست لديك قصّة مضحكة تودين مشاركتها مع امي حول إجتماع الإتحادِ المصغر |
Neden hikaye? Bence bu konuda hevesli yaratıklarız, DNA'mız bize hikaye anlatmamızı söyler. | TED | لماذا قصة؟ حسنًا أعتقد بأننا مسلكين يأمرنا الحمض النووي الخاص بنا بإخبار القصص |
Sizin topladığınız hazineyle ilgili pek çok hikaye duydum, efendim. | Open Subtitles | لقد سمعت كثيرآ من القصص,مولاى، عن الكنز الذى قد جمعته. |
Amacımız bir hikaye yaratmak değil, 3000 yıl önce Tanrı'dan ilham alarak yaratılan bir hikayeye layık olmaktır. | Open Subtitles | لم يكن مقصدنا أن نخلق قصه لكن أن نستحق ما توحى به القصه التى حدثت منذ ثلاثة آلاف عام |
Cevaplardan çok soruları arttıran bir hikaye yakamı daha da dibe batırır. | Open Subtitles | القصّة التي تثير أسئلةً أكثر منها إجابات تجعلني أتورط بالأمر حتّى النخاع |
- Sınır Tanımayan'ı istim üstünde gördüm. - Yeni bir hikaye bulun artık. | Open Subtitles | رأيت ألاخطر وهو فى ظروته يا رفاق يجب أن تفكروا فى قصص جديدة |
Kasvetli bir hikaye dinlesem, gerçekmiş gibi tüylerim diken diken olurdu. | Open Subtitles | ويقف شعر رأسى من سماع حكاية مرعبة وكأنما شعرى شئ حى |
Bu hikaye... Onun kabilesi kazanırsa, benimle yapacağı birşey kalmaz. | Open Subtitles | وهذه هي القصه وأنا لا اهتم أي من الفريقين سيفوز |
Bay Palmer'ın çevre konuşmasıyla ilgilenirken daha büyük bir hikaye sezdim. | Open Subtitles | كنت أغطي خبر خطاب الرئيس عندما أحسست بقصة أكبر من ذلك |
Tek bir büyük hikaye yeterli değilmiş gibi, bana bir tane daha anlatıldı. | TED | كما لو أن قصة واحدة كبيرة لم تكن كافية، قيلت لي قصة أخرى. |
İşte o zaman tamam dedim.. Bir şekilde, hikaye, buzun içinde.. | Open Subtitles | و ذلك حينما برغم ذلك، حسنا ، الحكاية هي في الجليد. |
Bu Arşimet ve hamam tasıyla alakalı başka bir hikayeye çok benziyor. Aslında bunlar aynı hikaye, sadece garip bir biçimde çarpıtılmış. | TED | قد تبدو هذه كقصةٍ ثانيةٍ تتضمن أرخميدس وحوض استحمام، وهذا أمرٌ ممكن، لأنهما في حقيقة الأمر قصةٌ واحدة، لكن حرّفتها تقلبات التاريخ. |
Senin hikaye gelecek ayın konusu olacak, tabii benim şartlarımı kabul edersen. | Open Subtitles | قصتك سوف يتم نشرها في عدد الشهر القادم، لو وافقت على شروطي |
Muhabirin teki az önce evsiz gençlerle ilgili bir hikaye anlattı ve benim oğlum onlardan biri. | Open Subtitles | مراسلة قامت بإعداد مقالة عن المشردين , وإبني كان أحدهم |
Şu anda büyük ihtimaller memurHuck'ı başından savacak ezik bir hikaye anlatıyordur. | Open Subtitles | من المحتمل فقط أنه يُخبرُ الضابطَ هوك بَعض القصّةِ العرجاءِ ليبعدهـ بعيداً |