ويكيبيديا

    "tehlike" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • خطر
        
    • التهديد
        
    • خطراً
        
    • خطير
        
    • للخطر
        
    • المحك
        
    • خطرا
        
    • بخطر
        
    • دانجر
        
    • المخاطر
        
    • مخاطر
        
    • خطرة
        
    • مخاطرة
        
    • خطرٌ
        
    • بالخطر
        
    Ama bu sefer hiçbir tehlike olmayacak... çünkü yol boyu seni biz koruyacağız. Open Subtitles فلن يكون هناك خطر الان لاننا سنكون هناك لحمايتك كل خطوة في الطريق
    Hayatınızın önemli ölçüde tehlike altında olduğuna inandığımı belirtmek isterim. Open Subtitles يجب أن أقنعك بأننى أعتقد أن حياتك فى خطر كبير
    En kısa sürede yüzüme oturmazsan fazlaca bir tehlike yok. Open Subtitles لا يوجد خطر في هذا مالم تنحني أحترام لي قريباً
    Dışarıda hala bir tehlike varken seninle yeni bir hayat kurmak biraz ürkütücü. Open Subtitles يصعب تخيُّل أنّ نبدأ حياة جديدة سوياً، مع بقاء ذاك التهديد طليقاً بالخارج.
    En kısa sürede yüzüme oturmazsan fazlaca bir tehlike yok. Open Subtitles لا يوجد خطر في هذا مالم تنحني أحترام لي قريباً
    Bunla ilgili ne yapacağımı bilmiyorum. Eğer çocuklara bir tehlike varsa... Open Subtitles لا أعرف ما العمل حول هذا إذا هناك خطر على الأطفال
    Bence çok yakınınızda bir tehlike var. Naçizane fikrimi sorarsan, buradan uzaklaşın. Open Subtitles ثمة ما جعلني أظن أنك في خطر فإذا أخذت نصيحة رجل متواضع
    Bryce, şu anda beynimde yer eden bütün derin devlet bilgilerini bana gönderdi ve sayesinde her an korku, tehlike ve endişe içindeyim. Open Subtitles برايس أرسل لي قاعدة بيانات مليـئة بالأسرار الحكوميــة و هي الآن في دماغي, و تجعلني في حالة خوف و خطر و قلق مستمرة
    Ama şu anda, hepimiz için büyük bir tehlike oluşturan biriyle uğraşıyorum ve korkarım onu yakalamak için duyduğum aşırı istek sınırlarımı aşmama sebep oldu. Open Subtitles لكن الآن أنا اتعامل مع شخص , يشكل خطر حقيقي علينا كلنا , على الجميع , و اخشى أن رغبتي الملحة للقضاء عليه تجاوزت حدودي
    Kendiniz ve çevrenizdekiler için olası bir tehlike olmaya hazır mısınız? Open Subtitles هل أنت جريء لدرجه أن تكون خطر على نفسك و الآخرين؟
    Farklı bir evrene çekildim. Çünkü her bir evren tehlike içinde. Open Subtitles لقد كنت أسحب من كون لآخر لأن جميع الأكوان في خطر
    Kendini öldürecek hıza çıkamayacak olmasından dolayı, hiçbir tehlike yoktu. Open Subtitles لم يكن هناك خطر ان يصل الى السرعه التي ستقتله00
    Ayrıca, bir tehlike anında dışarı fırlamak için bir işarete ihtiyacımız var. Open Subtitles أيضا ، سنحتاج لإشارة للنخرج من هناك بسرعة في حال وجود خطر
    Yeteneklerinizi açığa çıkarttık çünkü iki evrenin de tehlike altında olacağını öngördük. Open Subtitles رعينا مواهبكم لأننا توقعنا أنها ستفيد حين يكون كلا العالمين في خطر.
    Gökyüzünden gelen tehlike neydi ve tam olarak nasıl geri gönderildi? Open Subtitles ‏‏‏ما كان ذلك التهديد من السماء‏ ‏‏وكيف جرى تجنبه بالتحديد؟ ‏‏
    Bu işlerde, bazen en büyük tehlike en saçma şeylerden ortaya çıkar. Open Subtitles في هذه الأعمال، أحياناً أكثر الأشياء خطراً تأتي من أكثر الأشياء غباء
    Üstelik bu zavallı kadın da çok büyük tehlike altında. Open Subtitles وزيادة على ذلك, فهذه المرأة المسكينة فى موقف خطير جدا
    Ve bu da, güvenlik teknolojisinin kendisinin bir tehlike kaynağı olabileceğiydi. TED وهو معضلة تكنولوجيات الآمان ذاتها .. عندما غدت هي مصدر للخطر
    Bundan sonra sadece hayati tehlike söz konusu olduğu zaman bombayı etkisiz hale getireceğiz. Open Subtitles من هنا وهكذا فقط نطفئ الفتائل حين تكون حياة اشخاص على المحك
    Eğer San Diegolu arkadaşın burada olsa ve kızın kendisi için tehlike olduğunu düşünseydi, haftalar önce işini bitirirdi. Open Subtitles إذا كان صديقك من سان دييغو هنا ويعتقد أنها كانت خطرا له كان قد اتخذ قبل أسابيع لها خارج.
    Enfeksiyon yoksa hayati bir tehlike olmadığını söyledi. Open Subtitles قال طالما أنه ليس هناك عدوى فأنت لست بخطر
    tehlike; ya yumruk at, ya da bu salondan defol. Open Subtitles الكم لكمة واحدة يا دانجر واخرج فوراً من هذه الصالة
    Sorun şu ki, kıyıdan ne kadar uzaklaşırsak, tehlike o kadar artıyor. Open Subtitles المُشكلة هي , كلما جازفنا كثيرا ً من الساحل فإن المخاطر تزيد.
    Yani tehlike büyüdükçe insanlığımız da güçleniyordu. TED لذا كما تصبح مخاطر أقوى انسانيتنا تصبح أقوى.
    Fakat, eğer yeterince su içmemeniz takdirde dehidrasyonunu tehlike oluşturduğunu hatırlatmakta fayda var. TED والجدير بالذكر هو أنه إذا لم تقم بشرب كمية كافية من الماء، عندها يصبح الجفاف قضية خطرة.
    Bizim gibi olan çok kişi var, bir tehlike yok. Open Subtitles عندما كان هناك العديد مثلي لم يكن هناك مخاطرة
    Adadaki her lemurun korktuğu tek bir tehlike var. Open Subtitles هناك خطرٌ واحد يخشاه كل ليمور على الجزيرة،
    Ama karşılaştığınız tehlike konusunda sizi ikna edemediysek de onu görebilir miyiz? Open Subtitles لكن بما اننا لم نقنعناك بالخطر الذي تواجه هل يمكن أن نراه؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد