ويكيبيديا

    "yarım" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لنصف
        
    • بنصف
        
    • النصف
        
    • نصف
        
    • ونصف
        
    • نِصْف
        
    • نص
        
    • جزئي
        
    • ربع
        
    • منتهية
        
    • أنصاف
        
    • نصفي
        
    • مكتمل
        
    • ثلاثين
        
    • نِصف
        
    Yani, birini hayvan olarak lanetlemeyi anlayabilirim ama neden sadece yarım gün için? Open Subtitles أعني، إنني أفهم عملية لعنة أحدهم إلى حيوان، ولكن لماذا لنصف يوم فحسب؟
    Bir an yarım milyon yukarı çıkarsın, sonra bir anda düşüverirsin. Open Subtitles في دقيقة تكون متقدماً بنصف مليون في فول الصويا وفي التالية
    Üç ya da dört konteynır yarım saatte yaptığın bu mu? Open Subtitles ثلاثة او أربع سياراتِ فى النصف ساعة التى كنت فيها بالاسفل؟
    Güney Kore ve Endonezya'da kadınlar neredeyse yarım milyon firmaya sahip. TED في كوريا الجنوبية و اندونيسيا النساء تملك نحو نصف شركات الدولة
    Ve yarım milyon İtalyan kavgası verilen bir ülkede, her iki safta. Open Subtitles ونصف مليون أيطالى ينتمون للبلد التى حاربت كثيراً وحاربت فى كلتا الجبهتين
    Ve duvarın önünde yatarken kaybettiği kan yaklaşık yarım litre. Open Subtitles والدمّ فَقدَ بينما وَضْع ضدّ الحائط كَانَ تقريباً نِصْف اللترِ.
    Sakın olaki bu sürtüğe güvenip... arabayla dolaşayım deme, yarım saattir kaybolduk. Open Subtitles لا تدعي هذا الحقير يقود لكِ السيارة لقد ضللنا الطريق لنصف ساعة
    Bob Dylan daima geç kalır. yarım saat bizsizde yapabilir. Open Subtitles في كل مرة بوب ديلان يتاخر، لن يفتقدنا لنصف ساعة
    En az yarım düzine kan örneğine ihtiyacım var genç. Open Subtitles سأحتاج لنصف دزينة من تلك العينات على الأقل أيها الشاب.
    Safari üç saat. Ben sana yarım saatte Afrika'yı gösteririm. Open Subtitles تدوم الرحلة 3 ساعات يمكنني أن أريك أفريقيا بنصف ساعة
    -Neden? Herkesi yarım saat erken çağırıp iki sokak aşağıya park ettirdin. Open Subtitles جعلت الجميع يأتي مبكر بنصف ساعة و يوقف سيارته على بعد تقاطعين؟
    - Hala Santana ve Karofsky'den yarım puan öndeyiz ve kampanya stratejimiz gözdağı vererek ve korkutarak aradaki farkı kapatmak. Open Subtitles ما زلنا نتقدم على سانتانا و كروفسكي بنصف نقطة لذا أستراتيجية حملتنا هي أن نقلل الفارق بيننا بأستعمال مزيج من
    Aynı ağaçtan olduğunuz gibi. Kabul ettik. Benim yarım sizin yarınız için. Open Subtitles بالظبط مثلكم انتم الثلاثة, لقد اتفقنا على النصف لى و النصف لكم
    yarım yüz yıl boyunca yüzünde gülümseme olsun, arkana yaslan ve ölümü bekle. Open Subtitles ضع ابتسامة مزيفة و امض بها خلال النصف القرن القادم إسترخي،وارتاح وانتظرُ الموتِ.
    Kuzey yarım küredeki her haberalma servisi senin peşine düşecek. Open Subtitles ستجدين كل المخابرات الأمنية في النصف الغربي من العالم يلاحقونك
    Bir 10 yıllık dönem içinde, yarım milyona yakın kurt katledildi. TED في مرحلة واحد استمرت لعشرة سنوات، نصف مليون ثعلب تقريباً ذبح.
    telefonu icat etmek yarım yüzyıl aldı, ilk görsel gerçeklik teknolojisi. TED لقد استغرقنا الأمر نصف قرن لتبنى الهاتف، تكنولوجيا الواقع الافتراضي الأولى.
    Ve altı köşeli yıldızların arasının orta kısmında yarım bir dönüş. TED و نجد أيضا نصف دورة على نصف المسافة بين النجوم السداسية.
    Eve gittik ve ben plağın iki yüzünü de yarım saatte öğrendim. Open Subtitles اه، نعم. ذهبنا إلى البيت و تدربت على الأغنية لمدة ساعة ونصف
    yarım saate öğretmenler toplantısı var ve boyayla kâğıt hamurunu evde unutmuşum. Open Subtitles .. لديّ إجتماع مُعلّمين خلال ساعة ونصف ولقد تركت أشيائي في المنزل
    Peki ya dün gece düzelttiğiniz yarım düzine kıza ne demeli? Open Subtitles ماذا عن نِصْف كِلاكما بناتِ ناديَ النساء الدزينة ثَبّتَ ليلة أمس؟
    Bilmiyorum, çocukların yarım saat önceden gelip seni almaları gerekiyordu. Open Subtitles انا لا اعلم الاطفال خرجوا ليمروك من قبل نص ساعه
    yarım gün atölyede çalışıyor ve arada bir, renkli bir kişiliğe bürünüyor. Open Subtitles يعمل بدوام جزئي بالمحل ويمكنة في بعض الأحيان أن يكون شخصية متقلبة
    Filipinler'e son bir saldırı için hazır, yarım milyondan fazla asker kıyıya çıktı. Open Subtitles أكثر من ربع مليون جندي جاء على اليابسة جاهزون للهجوم النهائي على الفلبين
    Öyle de olabilir ama sanki bu dünyada bana söylemediği ve yarım kalan bir işi varmış gibi hissediyorum. Open Subtitles قد يكون هذا جزئا ً من السبب لكن أشعر بأن هناك بعض الأعمال الغير منتهية والتي لا تخبرني بها
    Hiçbir şeyim yarım olmaz. Tanrı yeterince gördüğümü düşündü. Open Subtitles أنا دائما لا افعل أنصاف الأشياء الرب قرر بأني رأيت بما فيه الكفاية
    Olay devam ettikçe beyninizin yarım küreleri bir bilgi sağanağını işlemden geçirir: garsonun sallanan kolları, yardım çığlığı, makarnanın kokusu. TED مع حدوث المشهد نصفي دماغك يستوعب فيضاً من معلومات: تأرجح يدي النادل صرخته طلباً للمساعدة رائحة المكرونة.
    Önceki günkü hava ve deniz bombardımanından paniklemiş şekilde hava sahasını yarım bırakarak, birlikler iç kısımlara kaydı. Open Subtitles كانوا مرعوبين من قصف اليوم السابق و القصف الجوي وحداتهم هربت من المكان تاركة المطار الغير مكتمل
    İki yürüyüşçü yarım saat önce şüpheliyi ve yeğenini görmüş. Open Subtitles متجولين بالجبل ربما لمحا المشتبه وإبنة أخته قبل ثلاثين دقيقة
    Her yarım dakikada, ufak beyinleri hayatlarına dair geçen yarım dakikayı unutur Open Subtitles كُل نِصف دقيقَة ينسى دِماغَهُم الصغير ما كانَت عليهِ النِصف دقيقَة الماضية من حياتهِم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد