"أكذب" - Translation from Arabic to Turkish

• yalan söylemedim
• yalan söylemem
• Yalan söylemiyorum
• yalan söylemeyeceğim
• yalan söyleyeyim
• yalan söylüyorum
• yalan söylemek
• yalan söyledim
• yalan söylüyordum
• yalan söylememi
• yalan söyleyemem
• yalan söylediğimi
• yalandı
• yalan söylerim
• - Yalan

- Sana yalan söylemedim. Artık kürtaj yapamayız çünkü doğum başlamış bile.
لم أكذب عليك قط لا يمكننا فعل ذلك الآن، أنت في المخاض

Ben senin için yalan söylemem. Sen ve polislerin başınızın etini yiyin.
لن أكذب عليك ، أنت و شرطتك بإمكانكم أن تدمروا بعضكم البعض

- Dedektifler, tutuklayın onu. - Yalan söylemiyorum.
أيّها العملاء ، ألقوا القبض عليه أنا لا أكذب

Ve senin aksine, karşı cinsi etkilemek uğruna yalan söylemeyeceğim.
وبعكسك، أنا لن أكذب لأحصل على شخص من الجنس الآخر.

Evet, elbette. Neden sana, böyle bir konuda yalan söyleyeyim ki?
أجل ، بالطبع لما قد أكذب عليك حول شيء كهذا ؟

Ama başkalarıyla olmamı istemeyeceğini biliyorum ben de incinmesin diye yalan söylüyorum.
أعرف أنها لاتريدني أن .. أرى نساء أخريات لذا فأنا أكذب عليها حتى لا أجرحها

Ve onlara benimle birlikte olduğuna dair yalan söylemek zorunda kalacağım!
و أنا لن أكذب و أقول لهم أنك كنت فى منزلى

Evet, şüphesiz yalan söyledim ama yardım etmek istiyordum.
نعم، بلا شك أنا كنت أكذب رغم إنني كنت أحاول المساعدة فقط

yalan söylemedim. Sadece seni korumaya çalışıyordum. Duygularını incitmek istemedim.
لم أكذب فقد كنت أحميك ولم أرد أن أجرح مشاعرك

Neyse, ben yemin altında yalan söylemedim ve yoktan delil var etmedim.
على أي حال، أنا لم أكذب تحت القسم وأنا لم أصطنع الأدلة

Hakkımda ne düşünürsen düşün, ben sana hiç yalan söylemedim.
بغض النظر عما أكون في نظرك فلن أكذب عليك قط.

Asla ismim hakkında yalan söylemem. Herhangi bir şey hakkında, daha doğrusu.
لم أكذب من قبل حول إسمي الحقيقي حول أي شيء في الحقيقة

Aslında biliyor musun... ben yalan söylemem. Ben onları vurmaya gidiyorum.
في الواقع، أتعلمين أمراً، أنا لا أكذب أنا فقط سأذهب لأقتلهم

Tony, bana inanmalısın. Bu kez Yalan söylemiyorum.
تونى , يجب أن تُصدقنى . إننى لا أكذب هذه المرة

Bunu senden başka kimse yapamazdı. Yalan söylemiyorum. Sana Yalan söylemiyorum Rupe.
لا أحد يمكنه عمل هذا سواك لن أكذب عليك يا روب

Sana yalan söylemeyeceğim. - Sana istihbarat sağlaması kolay olmayacak.
مع ذلك، أنا لن أكذب عليك لن يكون التسليم سهلا

yalan söylemeyeceğim, çılgınca bir geceydi, ama yanımda olduğunuz için mutluyum, herbiriniz.
لن أكذب كان يوماً جنوني لكنني سعيدة بوجودكم معي كل فرد منكم

Böyle bir konuda niçin yalan söyleyeyim?
لماذا أكذب فى أمر كهذا؟ فأنا أعرفى أنكى تعرفين

SAT puanım ile ilgili 15 yıldır yalan söylüyorum. -Kaç aldın?
كنت أكذب بشأن معدّلي الدراسي لمدة 15 سنة

Eğer yalan söylemek konusunda yalan söylediğime karar verirse bana borçlanırsın.
حسناً ، إذا قررت أنى أكذب فإنى كذلك فإنك مدين لى

Sana bazen yalan söyledim ama kendime asla.
لقد كذبت عليك بضع مرات، لكنني لم أكذب على نفسي أبدا

Yani sana bunun ikimiz arasında olduğunu söylediğimde yalan söylüyordum.
لذلك حينما أخبرتك بأنّ المسألة بيني وبينك، كنت أكذب عليك

Tanrı huzurunda yemin edip sonra yalan söylememi istiyorsun.
أنت تطلب منى أن أقسم بالله وبعد ذلك أكذب

Ben bizimkilere yalan söyleyemem, tamam mı? Evden gizlice kaçamam.
أنا لا أكذب على أهلي أنا لا أتسلل خارج المنزل

Burada olanları anlatıyorum ve sen benim deli olduğumu yada yalan söylediğimi düşünüyorsun.
أقصد، ها أنا ذا، أخبرك عما حدث، و تعتقد أننيّ مجنون أو أكذب

Sana ekipten ayrıldığımı söylemiştim ya, o bir yalandı.
حينما قلت أنني تقاعدت من الخدمة العسكرية، كنت أكذب

Birçok kez yurttan kaçtım bazen hırsızlık yaparım, bazen yalan söylerim.
أنا أتسلل في الليل و أسرق في بعض الأحيان و أكذب