"تفعلين" - Translation from Arabic to Turkish

• arıyorsun
• yapıyorsunuz
• yaptığını
• yaptın
• yapıyordun
• yaparsın
• yapıyorsun sen
• yaptığın
• apıyorsun
• yapacaksın
• işin var
• yapıyor
• yapmana
• işiniz
• yapar

Cortina'da ne arıyorsun?
هل تمانعين إخباري ماذا تفعلين في كورتينا

Burada ne arıyorsun peki, ...eğer Çekoslovakya Birleşik Devletler'den çok daha iyiyse?
ماذا تفعلين هنا إذا كانت تشيكوسلوفاكيا أفضل بكثير من الولايات المتحدة

Garip görünüyor. Pazartesi, salı çarşamba ne yapıyorsunuz? O kadar gün.
..هذا يبدو غريبا , إذا ماذا تفعلين يوم الأثنين, الثلاثاء, الأربعاء

Anne, mesajını aldım ama izninle burada ne yaptığını öğrenebilir miyim?
أمّي، تلقيت رسالتك ولكن لو لا تمانعين سؤالي، ماذا تفعلين هنا؟

Bunu çoktan yaptın zaten, ...bu yüzden yaşamımı biraz daha güzelleştirmeye ne dersin?
حسناً, أنتي بالفعل تفعلين ذلك,‏ لذا ما رأيك أن تجعلي حياتي أفضل قليلاً؟

- Bir sürü parlak, yepyeni insanla tanıştım. - Ne yapıyordun?
قابلت العديد من الأصدقاء الجدد شئ مثير, ماذا كنت تفعلين ؟

Bilirsin, bir daha uçamayacaktır ama yine de elinden geleni yaparsın.
تعلمين أنه لن يطير أبداً و لكنكِ تفعلين ما تقدرين عليه

Burası Dubai yolları değil, köy yolları. Ne yapıyorsun sen?
انها طرق قريه , وليست طرق دبى ماذا تفعلين ؟

Burada ne arıyorsun? Gelmeni David mi istedi?
ماذا تفعلين هنا ، هل طلب منك ديفيد المجئ

Kate, burada ne arıyorsun?
أآآآآآآآآه ه ه ه ه ه ه آ آآ آ آ آ آ آ ه كيت ماذا تفعلين هنا

Lisa, burada ne arıyorsun?
ليزا .. ماذا تفعلين في مقاطعة نادنييت.. ؟

Gecenin bu saatinde cebin delik bir hâlde burada ne arıyorsun?
وماذا كنتي تفعلين في الغابة ليلاً بدون أن يكون لديك جينا واحداً في جيبك؟

PM: Yaşlanırken ve hayatın farklı yollarından geçerken, arkadaşlığınızı canlı ve hayatta tutmak için neler yapıyorsunuz?
بات ميتشيل: حسنا، عندما نتقدّم في العمر، وبينما نخوض مراحل مختلفة في حياتنا، ماذا تفعلين لتبقي صداقاتك حية؟

Çarşıda ne yapıyorsunuz acaba?
ماذا تفعلين في السوق التجاري على أية حال؟

bir şeyi bilmeni istiyorum, doğru olanı yaptığını düşünüyorum ve...
أريدك فقط أن تعرفى أننى أظن أنك تفعلين الشىء الصحيح

Kendi başına bir yerlere gittiğini, "bir şeyler" yaptığını duydum.
لقد سمعت أنكِ تذهبين للتخلص من نفسك .. تفعلين أشياء

Anlat bakalım. Bu kadar ay boyunca neler yaptın?
أخبرينى ، ماذا كنت تفعلين طوال هذه الشهور ؟

Tüm o beş dakika boyunca bensiz ne yapıyordun?
ماذا كنت تفعلين بدوني لمدة خمس دقائق كاملة؟

Aman Allah göstermesin, yanlışlıkla bir başkası için bir iyilik yaparsın.
لا سمح الله, أنتِ لا تفعلين أي شيء لطيف لأي شخص

Demek istediğim, o bana güvenmezken ben kendime nasıl güveneceğim? Tanrı'nın adı aşkına, ne yapıyorsun sen?
أعني , كيف لي أن أثق بنفسي إن لم يستطع أن يثق بي ؟ ماذا باسم الله تفعلين ؟

Ne yaptığın umrumda değil, yeter ki beni tekrar sev.
لا يهمنى ما تفعلين لو انك فقط تحبنى مرة أخرى

N'apıyorsun, sırf bir süt için Wisconsin'e mi gidiyorsun ?
ماذا تفعلين, اتحضرين الحليب من وسنسكوسن؟

neden ufaklığı arabada gönderin takside ne yapacaksın benimle bir görüşme yapmanı istiyorum.
لماذا أرسلتى الطفل للمنزل بالسيارة ؟ ماذا تفعلين فى سيارة الأجرة ؟ لقد تلقيت رسالة وأريدك معى

Bunun için çok küçüksün. Bu silahla ne işin var?
انت بحجم كوز الذرة ، ماذا تفعلين بهذا المسدس ؟

Ve kendim de doğru şeyi yapıyor muyum acaba diye düşünüyorum.
وانا اقلق عليكي حتي لو كنتي تفعلين الصواب

Bak, bunu tek başına yapmana izin vereceğimi sanmadın, değil mi?
أنظرى ، لا تظنين أننى كُنت لأتركك وحدك تفعلين هذا الأمر

Sabahın köründe burada, ne işiniz var?
‫اذهبي ونظفي الغرف‬ ‫ماذا تفعلين هنا في هذا الوقت من الليل؟

Birinin onu koruması gerekecek. Benim için yapar mısın?
يحتاج إلى من يحميه الآن هل تفعلين ذلك لأجلي؟