"جرحت" - Translation from Arabic to Turkish

• kestim
• incittin
• kesti
• incittim
• kestin
• kırdın
• yaraladım
• yaralandı
• yaraladın
• yaralandım
• zarar
• kesmişsin
• kesildi
• incindi
• Yaralandın

Yanlışlıkla bir vazo kırdım ve parçaları toplarken kolumu kestim.
كسرت الانية , و واحدى القطع جرحت يدي , حادث

Geçen sefer kolumu incittin, doktor bunun geçmeyeceğini söyledi.
لقد جرحت يدي في آخر مره، وأخبرني الطبيب أنه سيكون هنالك مضاعفات

Kendini 35 kez kesti, oldukça fazla kan kaybetti ancak derin değil.
لقد جرحت نفسها 35 مرة و نزفت كثيرا و لكنها جروح سطحية.

Bu koltuk yüzünden babamı incittim.
بوضعي لهذا الكرسي في القمامة قد جرحت أبي

Alnını tıraş olurken mi kestin yoksa çok mu düşünüyordun?
هل جرحت نفسك بالحلاقة أو كنت تفكر بقوة ؟

Kızımın kalbini kırdın çünkü lanet olası askercilik oyununu oynamak için çekip gittin.
لقد جرحت ابنتي لأنه كان عليك الذهاب و تكون جنديا لمدة سنة

Bu sabah tıraş olurken yüzümü öyle kötü kestim ki, az daha gözlerim açılıyordu.
لقد جرحت نفسى أثناء الحلاقة هذا الصباح لدرجة أن عينى توهجت

Yüzüne ne oldu? Traş olurken kestim.
جرحت نفسي عند الحلاقة الكعكة جاهزة تقريباً

Sahile gittik bıçağımı çektim avucumu kestim ve sonra senin avucunu kestim daha sonra kanımızı suya damlattık.
أخرجت سكينى و جرحت كفى ثم جرحت كفك و تركنا الدم ينقط فى الماء

Elimi kestim. Kanımla temasa geçmiş olabilirler.
لقد جرحت يدي , لذا من المحتمل أنه قد حدث اختلاط بدمى

Kolumu incittin, doktor iyileşmeyeceğini söyledi.
لقد جرحت يدي في آخر مره، وأخبرني الطبيب أنه سيكون هنالك مضاعفات

Ben hatırlıyorum. Sen beni lakaplarla çağırdın. Duygularımı incittin.
أتذكر, لقد نعتنى ببعض الاسماء انت جرحت شعورى

Hizmetçi Gladys, masadaki bıçak ucuna değince elini kesti.
ً غلاديس ً الخادمة . جرحت إصبعها حين عثرت على أثر من سكين

Sevdiğim adama yalan söyledim. En yakın arkadaşımı incittim.
كذبتُ على الرجل الذي أحبه جرحت مشاعر صديقتي المقربة

Burada değil yüzünü nerede kestin söyle bana.
هذه ليست الغرفة التي أخبرتني فيها أنّك جرحت وجهك.

- Son seferinde Donna'nın kalbini kırdın.
لقد جرحت مشاعر دونا في المرة السابقة يا توم.

Boşalmaya çalışırken kendimi yaraladım.
جرحت نفسي وأنا أحاول الوصول للنشوة الجنسية

Sakin olun, olur mu? Bugün biri intihar etti, bir hanım yaralandı, şimdi de bir adam öldü.
اليوم أحدهم قد إنتحر , ثم السيدة جرحت ثم هذا الرجل قد مات

Yaralanmana rağmen, birini öldürdün ve diğerini de yaraladın.
قتلت واحداً وجرحت الآخر بصرف النظر أنك جرحت نفسك

Düşman hattında bir görevdeyken yaralandım ve ölüme terk edildim.
بينما كنت في مهمة خلف خطوط العدو، جرحت وتُركت ميتاً.

Onu kurtarmaya çalışırken onu yaraladığımı ve kaburgalarına zarar verdiğimi iddia ediyor.
إنها تدعي بأنني جرحت أضلاعها و كدمتها بينما كنت أنعشها، هذا ما يسمونه بالإهمال

Oh tatlım, yüzünü kesmişsin. İşte.
لقد جرحت وجهك يا عزيزي.

Şezlongları koyarken kesildi.
لقد جرحت نفسي أثناء وضع الكراسي في صالة اللاونج

Kötü Bubba'nın duygularımı incindi?
هل بوبا الكلب الكبير الشرير قد جرحت مشاعره؟

- Başından Yaralandın. Seni hastaneye götürmeliyim.
لقد جرحت فى رأسك سأسرع بك إلى المستشفى