"لديّ" - Translation from Arabic to Turkish

• var
• bir
• bende
• yok
• vardı
• elimde
• aldım
• buldum
• sahip
• sahibim
• de
• için
• vardır
• Hiçbir
• getirdim

İnsanların neden hayatta çıkmaza girdiklerine dair bir teorim var.
لديّ نظريّة حول سبب شعور الناس بأنهم عالقون في حياتهم.

Söylemek istediğim üç genel şey var. Üç tane sonuçtan bahsetmek istiyorum.
لديّ ثلاث أنواع من العموميات أريد أن أقول; ثلاث تبعات لهذا الشئ.

Tam bir aşağılık olduğumu düşünmemeniz için size bazı haberlerim var.
فقط حتى لا تظنون بأنني إنسان حقير لديّ بعض الأخبار لكم

Tatlım, halletmem gereken bir iş var. Sorumsuz bir koca istemezsin.
. لديّ عمل عليّ القيام به أنت لا ترغبين بزوج مُستهتر

Biraz daha yapılacak işim var. Beni 20 dakika kadar bekler misiniz?
لديّ بعّض العمل الذي يجب عليّ إنّجازُهُ قدّ يسّتغّرِقُ الأمرَ 10 دقائق

bir köpek gibi ölmek istemiyorum. Karım ve çocuklarım var.
أنا لا أيد أن أموت مثل الكلب لديّ زوجة وأطفال

Bak, kamyonumda bir ton conta var, size birini vereceğim.
اسمع ، لديّ بعض الجلدات في شاحنتي ، سأعطيك واحدة

Yakında bir seçmem var! Yoksa aşağı inip, kıçına tekmeyi basardım... Yapma!
لديّ تجربة أداء قريباً، أنت محظوظ أنني لا أنزل كنت سأوسعك ضرباً

Çocuklar, içimde annenizin hapse girmeyeceğine dair delice bir his var.
يا أطفال ، لديّ إحساس قويّ أن أمكم لن تذهب للسجن

Yapmam gereken çok iş var. Sonra görüşürüz. Hoşça kal.
في الواقع, لديّ أمور علي فعلها، أراك لاحقاً, إلى اللقاء

Hayatımın geri kalanında bana Roger'ı hatırlatacak bir anım var.
لديّ 24 ساعة في اليوم تذكّرني بالجنس حتى نهاية عمري

Yarım saate öğretmenler toplantısı var ve boyayla kâğıt hamurunu evde unutmuşum.
.. لديّ إجتماع مُعلّمين خلال ساعة ونصف ولقد تركت أشيائي في المنزل

Anlaşılan sakatlığımı fark ettin. Başımda ölü doğmuş bir cenin var.
أرى أنك لاحظت اختلالي، لديّ نتوء جنيني وُلد ميتاً متصلاً برأسي

Hizmet etmek bir onurdu. Her zaman çok iyi rol modellerim vardı.
وأعتبر هذه الخدمة امتيازًا، ولكن كان لديّ دائمًا أفضل قدوتين يحتذى بدورهما.

Hatta notaları var bende. Bu senin ne istediğini değiştirmez.
أعتقد بأن لديّ النوتة الموسيقية هذا لا يغير مما تريدينه

- Hiçbir fikrim yok. - Söyle yoksa kafanı koparırım!
ـ ليس لديّ أدنى فكرة ـ أخبرني وإلا سأفجر رأسك

Nerede? elimde uyuşturucu olsa bu pire yuvasında kalır mıydım?
لو كان لديّ مخدرات تعتقد أنّني سأقع في فخكما ؟

— Hayır, biz hazine arıyoruz. — Dinleyin, bir haber aldım.
ــ كلا، نبحث عن الكنز ــ اسمعا، لديّ سبق صحفي داخلي

Kartın üzerine yazmak için kullanılan kanın kimin olduğunu buldum.
لديّ تطابق جزئي للدم الذي إستعمله القاتل ليكتب على بطاقته

bir keresinde yüksek IQ'ya sahip olmanın banyo yapmamak için mazeret olmadığını söylemişti.
أخبرني ذات مرّة أنّ وجود معدّل ذكاء عالي لديّ ليس عذراً لعدم الإستحمام

Ve bir Sepet Yakalama makinesinin görüp görebileceği en iyi yardımcı pilota sahibim.
و لديّ أفضل مساعد طيّار يمكن لآلة سرقة السلال أن تحظى به أبداً

Şeytani güçlerle savaşacak vaktim olacak yine de, tamam mı?
سيكون لديّ الوقت لأقاتل قوات الشرّ ، حسنا ً ؟

Ve bunu yapmak için 13 dakikam kaldığından, bu biraz hızlıca olacak.
وعلماً بأن لديّ 13 دقيقة لفعل ذلك، سيكون هذا نوعاً ما سريع.

Nezih bir müzik zevkim vardır. Hayvanlar ve çocuklarla iyi anlaşırım.
لديّ ذوق جيد في الموسيقى اجيد التعامل مع الحيوانات و الاطفال

Sana bir şey getirdim düşündüm ki, bunu sana bizzat kendim vermeliyim.
حسنًا لديّ شئ لك وإعتقدت أنه وجب عليّ أن أوصلها لكِ شخصيًا