"يتصرف" - Translation from Arabic to Turkish

    • davranıyor
        
    • davranmaya
        
    • yapıyor
        
    • davranmıyor
        
    • davranır
        
    • tepki
        
    • davrandı
        
    • hareket ediyor
        
    • davranışları
        
    • davrandığı
        
    • davranmasını
        
    • kendini
        
    • davranıyorsun
        
    • hareketleri
        
    • davranacağını
        
    Aradan hiç zaman geçmemiş gibi, hala küçük bir kızmışım gibi davranıyor, değilim. Open Subtitles إنه يتصرف ليس كأي وقت مضى, مثل أنني ابنته الصغرى, وأنا لست كذلك
    Tamamen bir yabancı gibi davranıyor, sanki onu tanımıyormuşum gibi. Open Subtitles , انه يتصرف بطريقة غريبة كأنني لا أعرفه على الاطلاق
    Masum olduğunu iddia eden biri için fazla suçlu gibi davranıyor. Open Subtitles اتعرف بالنسبة لرجل يدعي انه بريء انه يتصرف بالكثير من الذنب
    En gözde modlardan biri, Sentetigini aciyi hisseder gibi davranmaya programlamak. Open Subtitles واحد من التعديلات المفضله هو برمجة نضامكِ ان يتصرف ويشعر بالألم
    Karısı her nereye gittiyse, adam kaybolmuş fino gibi davranıyor. Open Subtitles منذ رحيلها إلى حيثما رحلت، بدأ يتصرف كأنه فقد كلبه.
    Bütün gazetelere kendi hakkında mektuplar yazarak, meşhur oluyor kahraman gibi davranıyor. Open Subtitles إنه يزداد شهـرة، يكتب خطابات عن نفسـة للصحف، يتصرف كنـوع من الأبطال،
    Sizi yıllarca korudum ama o alçak düşüncesizce böyle rezil davranıyor. Open Subtitles لقد قمت بحمايتكِ لعشرات السنين ولكن هذا اللقيط يتصرف بفظاعه شديدة
    Benim babam da ihtiyar Ravenwood gibi davranıyor. Hepsi kafayı yemiş. Open Subtitles أبي يتصرف على أنه شخص مسنّ من ريفينوود، هم جميعاً سيئون
    Başka bir arkadaşım daha var ve çok garip davranıyor. Open Subtitles وهناك ذلك الشخص الآخر يا رجل، إنه يتصرف بغرابة مؤخراً.
    Olmaz, olmaz, olmaz. Bunlar müesseseden. - Herkes çok nazik davranıyor. Open Subtitles لا, لا, لا, لا إنها على حساب المحل الكل يتصرف بلطف
    Bunu ne zaman görsem Tony Ödülleri seçmesindeymiş gibi davranıyor. Open Subtitles عرض صغير؟ كل مرة ارى هذا انه يتصرف كانه يتقدم
    Herkes birbirinin grubundaymış gibi davranıyor ve işler uygulanabiliyor. TED يتصرف الجميع كمجموعة من الأقران، ويتم تنفيذ الأشياء.
    Oğluymuşum gibi, varisiymişim gibi davranıyor. Open Subtitles لقد كان روث منذ البداية يتصرف كما لو كنت ابنة و خليفته
    Bu süre zarfında kötü davranmaya başlayan başka bir adam daha oldu. TED خلال ذلك الوقت، كان لدينا رجل آخر أصبح يتصرف بفظاظة.
    İşini iyi yapıyor görünüşe göre, bizi de komileri olarak görüyor. Open Subtitles أنه يتصرف كـ نادل طيب و على ما يبدو نحن مساعديه
    Gezegeninizde hiç kimse gerçeğe zıt bir şekilde davranmıyor mu? Open Subtitles ألا يتصرف أحد فى كوكبكم بطريقه عكس الواقع؟
    Sorarım size, bu nasıl medeniyettir Kocası olacak bir insan, nişanlısına böylemi davranır? Open Subtitles أسألك .. ما نوعية هذه الثقافة عندما يتصرف زوج المستقبل هكذا مع خطيبته؟
    Ayrıca şaşkın bir şekilde oturan Abby var çünkü aklında söylediği şeyin ciddiliğini ve herkesin neden bu şekilde tepki verdiğini anlamıyor. TED وهناك آبي، التي كانت تجلسُ حائرة تمامًا لأنها وحسب تفكيرها لم تفهم تأثير ما قالته ولماذا يتصرف الجميع بهذه الطريقة.
    Ben onun en eski dostuyum. Bana karşı hep domuz gibi davrandı. Open Subtitles لقد كنت صديقه الاقدم و على حد اهتمامي لقد كان يتصرف كـ خنزير
    Şu anda başka bir yerde olmasından hareketle, ...ondan bağımsız hareket ediyor denebilir. Open Subtitles بالنظر إلى كيف أنه بمكان آخر الآن فيبدو أنه يتصرف بشكل منفصل عنه
    Duyduğumuz şeyler... insanlardan ve dünyadan beklediğimiz davranışları yansıtıyor mu? TED هل ما نسمعه يعكس الطريقة التي نتوقع أن يتصرف بها البشر والعالم؟
    El' in davrandığı şekilde bir daha asla eskisi gibi olabileceğimizi düşünmüyorum. Open Subtitles بالطريقة التى يتصرف بها إل لا أظن أننا سنكون أبداً على يرام
    Herkesin iyi davranmasını ümit et, çok iyi davranmasını onlar da oğlunu hapse atsın ve uğruna çalıştığın her şeyi yok etmeye çalışsınlar. Open Subtitles وتأمل أن يتصرف الجميع بلطف ، بلطف شديد بينما يقومون هم برمي إبنك في السجن ويحاولون تدمير كل شيء قد عملت من أجله
    kendini tüm şehrin sahibi sanıyordu. Open Subtitles لقد كان يتصرف كما لو أنه صاحب المدينة كلها
    Tabii ki sana güveniyorum ama kafayı yemiş gibi davranıyorsun. Open Subtitles بالطبع أنا أثق بك. ولكن كنت يتصرف مثل مجنون سخيف.
    İkincisi, görüntüdeki adam, ne bin Laden gibi görünüyor, ne de hareketleri onunki gibi. Open Subtitles وثانيا، الرجل فى الفيديو لم يشبة أو يتصرف مثل بن لادن
    Tam da yeniden bir kitabın ne olduğunu ve okuyucunun nasıl davranacağını tanımladığımızda bir yazarın kim olduğunu yeniden düşündük. TED وكما أعدنا تعريف ماهو الكتاب وكيف يتصرف القارئ أعدنا التفكير بمن هو المؤلف.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more