"biraz daha" - Translation from Turkish to Arabic

    • أكثر
        
    • المزيد من
        
    • مزيد من
        
    • اكثر
        
    • القليل من
        
    • لفترة أطول
        
    • بقليل
        
    • مزيداً من
        
    • لبعض الوقت
        
    • للمزيد من
        
    • مزيدا من
        
    • قليلا
        
    • قليلاً بعد
        
    • بالمزيد من
        
    • لمزيد من
        
    Fakat bu muhtemelen başarısızlıkla sonuçlanacak, bu yüzden biraz daha odaklanmamız gerek. TED لكن هذا على الأرجح سينتهى بالفشل، لذا فعلينا أن نكون أكثر تركيزا.
    Benim yanıtıma karşı biraz daha ritmik, biraz daha şiddetli bir yanıt oldu. TED صار أكثر إيقاعية بقليل، أكثر حدة بقليل كاستجابة للكيفية التي تجاوبت بها معه.
    Pete giderken psikiyatriye uğra ve biraz daha ilaç al. Open Subtitles بيت، توقّفُ نفسياً وأحْصلُ على المزيد من المخدّراتِ لتعديل العقل
    Keşke, biraz daha zamanımız olsaydı. Biz hazır değiliz henüz. Open Subtitles ولكن اتمني ان يعطينا المزيد من الوقت لاننا غير جاهزون
    Bak şimdi, sen Ballon malikanesine dön ve biraz daha ipucu ara. Open Subtitles أنظر .. إرجع إلى منزل بالون .و إبحث عن مزيد من الدلائل
    Bu gizemli endüstriyi biraz daha ifşa etmeme izin verin. TED لذلك اسمحوا لي أن أفضح هاته الصناعة المتخفية قليلا أكثر.
    Bunun yerine, biraz daha karmaşık bir şeye bakmayı tercih ediyor olabiliriz. TED بدلا من ذلك قد نكون بحاجة لاختيار شيء أكثر تعقيدا بقليل لنحلله.
    Öylesine ilginç ki robotik otoritelerin yönetimi ele geçirdiği filmleri düşününce her şey senin tanımladığından biraz daha göz alıcı. TED هذا مثير للاهتمام: حينما تفكر في الأفلام التي يسيطر فيها الإنسان الآلي ويصبح الحاكم، إنها أكثر إبهارا قليلا عما تصفه.
    Öncelikle bana heyecan veren şey, uçmanın biraz daha kişisel olacak olması. TED لشيء واحد، وهو الذي جعلني أتحمّس، أن رحلات الطيران ستصبح أكثر خصوصية.
    Gail, Natasha'nın yeni annesi, sanki mevcut hale biraz daha çılgınlık eklemek istermişçesine öz kızının doğumuna üç gün kala. TED و مما جعل الأشياء أكثر جنونا، كانت جال ، والدة نتاشا الجديدة على وشك أن تضع مولودتها بعد ثلاثة الأيام.
    Yapmak istediği şeyleri yapmak için bundan biraz daha etkili yöntemleri vardır. TED إن لديه طرق أكثر قوة عن ذلك لفعل ما يريد أن يفعل.
    Deli misin sen? biraz daha kızarmış ekmek ister misin? Open Subtitles هل أنت مجنون؟ أتريدين المزيد من الخبز الفرنسى يا عزيزتى؟
    Önce inanmadım. Benden biraz daha para koparmak için bir gösteri olduğunu sandım. Open Subtitles كلا, في البداية لقد ظننت أنّها مجرد طريقة ليكسبوا المزيد من المال منّي
    Hem biraz daha iksir yapmış olsam da Piper, asla ona veremeyiz. Open Subtitles و حتى لو صنعنا المزيد من الإكسير فلن نتمكّن من إقناعه ليشربه
    Geç oldu biliyorum, ama biraz daha soru sormak istemiştim. Open Subtitles أعرف أن الوقت تأخر لكني أريد طرح المزيد من الأسئلة
    Bu klipte biraz daha popoya ihtiyaç var, o zaman canavar gibi olur. Open Subtitles كريس.. أنا أقول لك يا رجل نحتاج المزيد من المؤخرات وسوف نقفز للقمة
    Kızıyla biraz daha fazla zaman geçirmeyi seven bir baba. Open Subtitles الأب الذي يحب أن يقضي مزيد من الوقت مع ابنته
    Al bakalım aç dostum. Büyük bir balık ve biraz daha şarap. Open Subtitles ها هو , ايها الرفيق الجوعان سمكه كبيره من اجلك وخمر اكثر
    çocuklarımı özledim, ve burada olduğun sürece Francisco... benimle biraz daha fazla ilgilenebilirsin. Open Subtitles اشتقت لابنائي, بما انك هنا فرانسكو هل يمكنك ان تعطيني القليل من الاهتمام
    Eğer istersen biraz daha kalabilirim. Belki seni rahatsız edemezler. Open Subtitles لو أردتِ، أستطيع البقاء لفترة أطول قليلا ربما لن يزعجوك
    Garson gelip biraz daha kek isteyip istemediğini sorduğunda, "iyiyiz böyle" demen gibi. Open Subtitles مثلما يحدث عندما يسألك النادل هل تريد مزيداً من المافين فتجيب أنك بخير
    Her şeyi düzgün yaptığımdan emin olmak istiyorum. biraz daha zamana ihtiyacım var. Open Subtitles أريد فقط أن أتأكد أن كل شيء صحيح، وأنا أحتاج فقط لبعض الوقت
    Yaklaşıyoruz. Gerçekten yakınız. Ve şimdi biraz daha kötü haber. Open Subtitles نحن نقترب، نقترب جداً والآن للمزيد من الأخبار السيئة، مستعد؟
    Belki de biz Breeland'lerinki sadece... biraz daha uzun sürüyordur. Open Subtitles وربما نحن آل بيرلاند فقط000 نستغرق مزيدا من الوقت ليمون
    Burada, yeniden evinde aynı hastanede, 12 yıl sonra biraz daha gelişmiş olarak çocuklardan yaşlılara bütün hastalarda kullanılıyor. TED ها هي في نفس المكان في نفس المستشفى، تطورت قليلا بعد 12 سنة، تخدم المرضى من الأطفال إلى الشيوخ.
    biraz daha büyüdüğünde, sana onun hakkında bir hikaye anlatacağım. Open Subtitles وعندما تكبرين قليلاً بعد سأحكي لكِ حكاية عنه
    Her an gelebilirler o yüzden hazır bekliyorken kim biraz daha şarap ister? Open Subtitles حسنٌ, سيأتون في أي لحظة، لذا بينما ننتظر, من يرغب بالمزيد من النبيذ؟
    Anita biraz daha fazla para kazanmak için, dans dersleri veriyordu. Open Subtitles لمزيد من العجينه يدرس انيتا السكان في الضاحيه كيفية ديسكو الرقص

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more