"oda" - Translation from Turkish to Arabic

    • غرفة
        
    • الغرف
        
    • السكن
        
    • غرف
        
    • الغرفه
        
    • غرفه
        
    • غرفتي
        
    • سكن
        
    • حجرة
        
    • الحجرة
        
    • غرفتك
        
    • بالغرفة
        
    • بالسكن
        
    • لغرفة
        
    • غرفته
        
    Hatta binalardan birine bir oda daha tıkıştırdım, size göstermek isterim. TED حتى انني حشرت غرفة اخرى في المبنى، اود ان اريكم لها
    Sana bu katta bir oda ayarlayayım. Stone'un yanında başka kimler vardı? Open Subtitles سأحجز لك غرفة فى هذا الدور من كان ايضا مع ستون ؟
    342 numaralı oda, Bay Duchesne. Bir kaç gündür burada kalıyor. Open Subtitles غرفة 342, بها السيد دوشيه, وهو معنا هنا منذ عدة ايام
    - Ama hala oda sorunu var. - Hangi odalar kaldı? Open Subtitles لا يزال هناك مشكلة حول الغرف ما هى الغرف التى سنتركها؟
    Mesela bu oda da çok güzel bir bebek odası olabilir. Open Subtitles الآن هذه الغرفةِ على سبيل المثال ممكن تعملوها غرفة أطفال رائعة
    Boş bir süitimiz var ama sizden tek yataklı oda ücreti alacağım. Open Subtitles هنالك غرفة متاحة ، إنها جناح لاكني سأعيرك غرفة في الجناح فقط
    Bunu bozmak istemem ama, o oda benim egzersiz odam olacak. Open Subtitles أكره أن أقطع ذلك عليك ولكن الغرفة ستكون غرفة تمرينات لي
    Unutmayın, eğer bina müfettişi gelirse bu bir oda değil, pencere kutusu. Open Subtitles تذكر ، إذا جاء مفتش المنازل فهذه ليست غرفة ، إنها شرفة
    - Görelim. - Üzgünüm efendim, o oda temiz, statik... Open Subtitles فلنره أنا آسف سيدي لكنها غرفة معقمة خالية من العدوى
    Şimdi öğrenci yurdunda kalıyor, bende burayı yedek oda yaptım. Open Subtitles لكنها تعيش الان فى بيت الطلبة لذلك جعلتها غرفة احتياطية
    Tamam, oturma odası erkek oda olarak kalsın olur mu? Open Subtitles يجب أن تدل غرفة الجلوس على أنه منزل رجال, حسناً؟
    Bir oda yüzünden tüm bunları bir kenara mı atmak istiyorsunuz? Open Subtitles هل تريدان فعلاً أن تخسرا كل هذا من أجل غرفة ؟
    Bu belkide tüm ülkedeki en gizli oda ama, gördüğün gibi, nöbetçi yok. Open Subtitles ربما هى اكثر الغرف سراً على طول البلد ولكن, كما ترى, بلا حراس
    CID bir tanık daha getirmiş. Annapolis'teki bir otelden bir oda hizmetlisi. Open Subtitles ال سي آي دي احضروا شاهدا آخرا، عامل الغرف فى فندق انابوليس
    - Şey... Bu otel saatliğine oda kiralayan türden değil. Open Subtitles لان هذا الفندق ليس من النوع الذي يؤجر الغرف بالساعه
    Ben senin babanın kardeşinin yeğeninin kuzeninin eski oda arkadaşıyım. Open Subtitles أنا زميل السكن السابق لإبن عم إبن أخ شقيق والدك
    Burada yatacak oda bulamazsınız. Burası gazete binasıdır. Open Subtitles لا يوجد غرف نوم في هذا المكان هذا مبنى جريدة
    Bizim teçhizatımız dışında bir şey radyo frekansı gönderirse, oda kapanmaya geçer. Open Subtitles أى شئ يصدر تردد لاسلكى بخلاف معداتنا الغرفه تقوم بالاغلاق على الفور
    Geceyi bir oda dolusu ağlayan kadınla geçirince öyle oluyorum. Open Subtitles قضاء الليله في غرفه مليئه بالنساء الباكيين يفعل هذا بي
    Hayır, o odamın dışında bir oda daha kiralamak istiyorum. Open Subtitles كلا سيدتي، أريد الإبقاء على غرفتي والحصول على غرفةٍ أخرى
    oda arkadaşlarımın da bana özel muamele yapıldığını düşünmesini istemiyorum. Open Subtitles لا أحتاج إلى رفقاء سكن يعتقدون أنني أحظى بمعاملة خاصة
    Bu kapalı yolun altında saklı bir oda var. Oradaydım. Open Subtitles لديهم حجرة خفية فى هذا الطريق المغلق لقد كنت هناك
    Daha öğlen bile olmadı ama oda şimdiden fırın gibi. Open Subtitles تلك الحجرة كالفرن بالفعل ولم يحن وقت الظهيرة بعد
    Ben senin oda arkadaşınım. - Yeni bir sevgili mi buldu? Open Subtitles ـ أنا شريك غرفتك ـ هل حصل باريت علي شريكة جديدة؟
    Hadi sana bir içki alalım ve bir oda bulalım. Open Subtitles هيا بنا نحضر لك مشروب . ومن ثم نعمل بالغرفة
    Bu benim oda arkadaşım, Denise. Gürcistan'dan buraya yeni geldi. Open Subtitles هذه شريكتي بالسكن , دينيس لقد جاءت لتوها من جورجيا
    Bir devriye kattaki öğrencilerin ifadelerini alıyor, ve oda Oda arama yapıyor. Open Subtitles جعلتُ دورية تأخذ إفادات من الطلاب المُحتفلين، وتقوم بتفتيش من غرفة لغرفة.
    Olanları okuldaki oda arkadaşından öğrendim, çünkü, eh... ..Tommy ve ben altı aydır konuşmuyorduk. Open Subtitles كان على ان اسئل اصدقاء غرفته فانا وتومى لم نتحدث منذ 6 شهور

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more