"رغبت" - Traduction Arabe en Turc

    • istedim
        
    • istersen
        
    • istediğim
        
    • istiyorsan
        
    • istemişimdir
        
    • istemiştim
        
    • isterseniz
        
    • istedin
        
    • istiyordum
        
    • istediğin
        
    • istersem
        
    • istediğini
        
    • istediğimi
        
    • isterse
        
    • isterdim
        
    Artık kanıksadığımız istatistiki bilgilere, sizin insanlarınızı onların kalplerini ve ruhlarını eklemek istedim. TED رغبت في وضع قلب وروح والناس، شعبكم، حول الإحصائيات التي أصبحنا معتادين عليها.
    İstedim. O da gençti. Zor olan tek başına bir yer edinebilmekti. Open Subtitles رغبت بذلك, كانا يافعاً للغاية كان الجزء الأصعب أن نحظى ببعض الخصوصية
    Sana olan saygımdan dolayı izin istiyorum. Eğer onu istersen gelip alırım. Open Subtitles إنما أطلب إذنك بداعي الإحترام ، إن رغبت بها فيمكنني ببساطه أخذها
    Benim istediğim durum böyle değil ama anlıyor musun! ? Open Subtitles ليس هذا الوضع اللعين الذي رغبت به , حسنا ؟
    Gerçekten kilo kaybetmek istiyorsan Carl'ın "Ultra Aşırı Vücut Egzersizi'ni" denemelisin. Open Subtitles إذا رغبت بخسارة الوزن حقاً فعليك أن تجرب تمارين كارل القاسية
    Bu hikâyeyi her zaman bir sağ kalanın bakış açısından anlatmak istemişimdir. TED لطالما رغبت بإخبار تلك القصة بمنظور ناجية.
    Aslında her zaman bunu denemek istemiştim... ama her zaman bütün sorumluluk bendeydi. Open Subtitles الحقيقة, أنه طالما رغبت بتجربة هذه الأشياء و لكن كان يخالجنى الشعور بالمسئولية
    Cenazeye katılmak isterseniz, gece yarısı evin arka tarafında kalan mezarlıkta cenaze defnedilecek. Open Subtitles لو رغبت في حضور الجنازة، فإنها ستبدأ في منتصف الليل في المقبرة الموجودةخلفالمنزل.
    Angel'in hep yanımızda yaşamasını istedim ama bu şekilde değil. Open Subtitles لقد رغبت دائما أن تعيش معنا إنجل ولكن ليس هكذا
    Trip seni nerede bulacağımı söyledi, çünkü yakışıksız sözlerim için özür dilemek istedim. Open Subtitles تريب أخبرني أين يمكن أن أجدك لأنني رغبت بالإعتذار عن كلماتي الغير مهذبة
    Sana burasıyla ilgili o kadar çok emojili mesaj göndermek istedim ki! Open Subtitles أتدرين كم عدد الوجوه التعبيرية التي رغبت بإرسالها لك عن هذا المكان
    İstersen piyano bile çalabilirsin. Open Subtitles يمكنك العزف على البيـانو حتّى إذا رغبت في ذلك
    İş var. İstersen gel, istemezsen burada otur. Open Subtitles لدىّ وظيفة ، إذا رغبت بالحصول عليها ، فحسناً إذا لم ترغب ، فلتجلس هنا فحسب ، هذا كل شيء
    İş var. İstersen gel, istemezsen burada otur. Open Subtitles لدىّ وظيفة ، إذا رغبت بالحصول عليها ، فحسناً إذا لم ترغب ، فلتجلس هنا فحسب ، هذا كل شيء
    Yine de bu evde de zaman zaman öldürmek istediğim birisi var. Open Subtitles على الرغم من أنه بهذا المنزل يوجد شخص رغبت بقتله مرات عديده.
    Bu yüzden hayatın boyunca babamla kupa satmak istiyorsan, seni tutan yok. Open Subtitles وإذا رغبت ببيع الأكواب طوال حياتك مع والدي استمرّ بذلك، حسنٌ ؟
    Onunla hep konuşmak istemişimdir, ama şimdiye dek hiç nedenim olmadı. Open Subtitles لطالما رغبت في التحدّث معها، لكني لم أجد سبباً لذلك حتى وقتنا هذا.
    Ama ona Korece bir isim vermediğim için senin bir tane koymanı istemiştim. Open Subtitles لكني لم أطلق عليه إسم كوري، رغبت منك أن تفكر فى إسم له.
    Yani eğer çalışmak isterseniz, o zaman çalışma sisteminizi bir anlamda kurmak için değişebilir. TED فإذا رغبت في العمل، فبالتالي، يمكنها أن تتغير لنوع من إقامة نظام عملك.
    Aşk üçgeninden uzaklaşmak için mi yana yakıla benimle bu işi yapmak istedin? Open Subtitles أولهذا رغبت جداً بالقيام بهذا معي؟ لكي تتجنبي أحبائك بمثلث الحب خاصتكم ذاك؟
    Buraya geldim çünkü İngiliz edebiyatı okumak istiyordum. TED أتيت لأنني رغبت في دراسة الأدب الانكليزي.
    Her zaman sahip olmak istediğin oğul ile samimiyet kurmanı izlemenin benim için ne kadar zor olduğunu anlamanı istiyorum. Open Subtitles ما أريده هو أن تقدر كيف من الصعب علي مشاهدتك و أنت توثق علاقتك مع الإبن الذي لطالما رغبت به
    İstersem, onun yoksulluğunu kısmen giderebilirim fakat, onu hissetmesini yeğliyorum. Open Subtitles يمكنني تخفيف فقرها لو رغبت لكنني اخترت جعلها تشعر به.
    Bunu senin de istediğini itiraf ettiğinde kabul ederim. Open Subtitles سأتقبل الأمر عندما تعترفين أنك رغبت في أن يحدث الأمر.
    Her zaman bir model olmak istediğimi biliyordun... ve buna rağmen işi aldın. Open Subtitles علمت بأني دائما ما رغبت أن أكون عارضة أزياء وقبلت بالعمل بكل الأحوال
    Daha süresinin dolmasına çok var, canın sürmek isterse hiç durma. Open Subtitles بقي فيها الكثير من الوقت لو رغبت في نزهة ما تفضل
    Çocuklarımın, Kongo'daki ailemle görüşebilmelerini isterdim. TED رغبت في أن يُقابل أطفالي عائلتي في الكونغو.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus