Teşekkürler.İçeri gönder ve onlara söyle direk bana rapor verecekler. | Open Subtitles | شكراً لك, أرسله إلي و أخبريهم بأن يقدمواتقاريرهم لي مباشرة |
Gitsen iyi olur. Seninle tanışmak güzeldi. Geldiğin için Teşekkürler. | Open Subtitles | ينبغي أن ترحلي ، سعدت برؤيتك شكراً لك على المجيء |
Hayır, Teşekkürler. Bugün benim de yapmam gereken işler var. | Open Subtitles | لا، لا، شكراً لك لدي أشياء أريد القيام بها اليوم |
-Teşekkür ederim, efendim. -Yola çıkmaya hazır mısınız, Albay? Hayır, Teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لك يا سيدى هل أنت مستعد للرحيل , أيها العقيد ؟ |
Teşekkür ederim. üzgünüm, fakat önceden başka bir sözüm vardı. | Open Subtitles | شكراً لك ، أنا آسفة جداً لكن عندي إرتباط آخر |
- O zaman ellerinden kaçtığına sevindim. - Oh, Sağ ol. | Open Subtitles | حسناً ، انا سعيد لأنك استطعت الخروج أوه ، شكراً لك |
Bu yüzden, firmam adına bu parayı kabul ediyorum. Teşekkürler. | Open Subtitles | لذا أجل، بالنيابة عن شركتى أنا أقبل نقودك شكراً لك |
Evet, biliyorum. Teşekkürler. Doğrusu,birçok müşterimiz bu yolu tercih ediyor. | Open Subtitles | نعم ، شكراً لك احب ان ارضى زبائننا بهذا الاختيار |
Her neyse, o ziller çalarsa bize haber ver. Peki. Teşekkürler. | Open Subtitles | علي أيّة حال، اذا تذكّرتِ أي شيء، أعلمينا، حسناً، شكراً لك |
Hazırlıkların yapıIması için hastanemize 4 saat önceden gelmeniz rica olunur, Teşekkürler. | Open Subtitles | تأكدي من وصولك للمستشفى قبل أربع ساعات من أجل التحضيرات، شكراً لك |
Bence bu insanların kendi yapması gereken bir seçim ama Teşekkürler. | Open Subtitles | أعتقدُ أنه خيار بإمكان الناس إختياره بأنفسهم، مع ذلك، شكراً لك |
Buralara kadar gelip kulübümüzü kurtarmaya yardım ettiğiniz için Teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لك جزيلا على قدومك لمحاولة للمساعة في إنقاذ نادينا |
Böyle birilerini gördünüz mü hiç? - Hayır, Çavuş. - Teşekkürler, hanımefendi. | Open Subtitles | ـ لم نرى , ايها الرقيب ـ شكراً لك , يا سيدتي |
Teşekkürler. Yapacak çok iş var, ama hep yapmak istediğim buydu. | Open Subtitles | شكراً لك , إنه عمل كثير لكنه ما أردت عمله دائماً |
Teşekkür ederim. Bay Tipton, o gün gözlüklerinizi takmış mıydınız? | Open Subtitles | شكراً لك يا سيد تيبتون هل كنت ترتديها ذلك اليوم؟ |
Noel, özür dilerim. Teşekkür ederim. Pazartesi günü işte görüşürüz. | Open Subtitles | نول، أنا آسفة، شكراً لك سأراك يوم الاثنين في العمل؟ |
En azından benim tarafımda bir kişi vardı. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | على الأقل رجلاً واحداً كان واقفاً معي, لذا شكراً لك |
- Ben de yapabileceği bir şey varsa... - Teşekkür ederim. | Open Subtitles | إذاً لو كان هناك أي شيء يمكنني أن أفعله شكراً لك |
bu gnome beni kurtardığın için Teşekkür ederim. Ben ona boğazlamak oldu. | Open Subtitles | شكراً لك على إنقاذي من ذاك القزم كنت على وشك أن أخنقه |
Ama endişelenme. Sen yine de açılış gününe geleceksin. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | نعم، شكراً لك هل ممكِن أَن أَتكلم معك حول شيء مستعجل؟ |
Getirdiğin için Sağ ol. Sanırım buradan itibaren ben hallederim. | Open Subtitles | أنتي شكراً لك أعتقد بأني أستطيع تولي الأمر من هنا |
Hoşça kalın Bayan Scarlett. Güle güle, Sam. Sağol. | Open Subtitles | شكراً لك يا سيد فرانك إلى اللقاء يا سيدة سكارليت |
Sohbet için Sağ olun efendim. Bana çok faydası oldu. | Open Subtitles | شكراً لك على تلك المحادثة سيّدي عنى لي ذلك الكثير |
Benim bir randevum var. Çıkış yolunu biliyorsunuz. Zamanınız için teşekkür ederiz. | Open Subtitles | حسناً ، لدي موعد الآن ، بوسعك الخروج شكراً لك على وقِتك |