"هذا الوقت" - Traduction Arabe en Turc

    • Bu sefer
        
    • bu zamanında
        
    • Bu saatte
        
    • Bu kadar
        
    • Bu kez
        
    • bu saatinde
        
    • bu zamanlarında
        
    • bu saatlerde
        
    • O zamana
        
    • bu zamanları
        
    • O zaman
        
    • şu anda
        
    • Bu zamana
        
    • şu an
        
    • zamandır
        
    Ve Bu sefer seni küçük piç kurusu, tam istediğim yerde seni buldum. Open Subtitles هذا الوقت اللعنة عليك أيها الوغد الصغير قد ضبطك فى المكان الذى أردته
    3 erkek, kesinlikle silahlı... Ve Bu sefer hala otobüsteler. Open Subtitles ثلاث رجال بالتأكيد مسلحين وفي هذا الوقت هم في الحافلة
    Yılın bu zamanında benim için anlamlı olan bir şarkı ile başlıyorum. Open Subtitles اريد ان ابدأ بأغنية تعني الكثير لي في هذا الوقت من العام
    Sizi Bu saatte rahatsız ettiğim için özür dilerim. Eşinizi görebilir miyim? Open Subtitles مرحبا، آسف على ازعاجك في هذا الوقت المتأخر هل يمكنني رؤية زوجتك؟
    Sam'in Bu kadar uzun süre nereye kaybolduğunu merak ediyorum. Open Subtitles أتعلمون ؟ أنا أتسائل مالذي أخر سام طوال هذا الوقت.
    Her zaman her şeyi bildiğini sanıyorsun, Julie, ama Bu kez yanılıyorsun. Hadi. Open Subtitles تعتقدى دائماً بأنك تعرفى كل شيء، جولي، لكن هذا الوقت أنت على خطأ
    Gecenin bu saatinde uzun ve karışık masallar anlatmanın sırası değil. Open Subtitles لا لمدة طويلة ، قصص معقدة فى هذا الوقت من الليل
    Yılın bu zamanlarında, tek gidiş en az 10 saat sürer. Open Subtitles هذا الوقت من السنة، هو سيكون عشرة ساعات أيا كانت النتيجة.
    Eminim yarın bu saatlerde ne kadar adi olduğunu hatırlamayacak. Open Subtitles أنا متاكد أن بحلول الغد في هذا الوقت لن تتذكر
    Bu sefer daha sıcaktı, böylece kızlar üstlerinde bir şey kalmıyana kadar soyundular. Open Subtitles هذا الوقت كان , حار جدا. الفتيات اضطرو الي التعري بأضاف الي لاشيء.
    Hwang Tae Kyung Bu sefer gerçekten yardım etmek istemiştim. Open Subtitles هوانغ تاي كيونــغ أردت حقــا أن اساعد في هذا الوقت
    Bu sefer aslanların avlanmasına izin verecekler. Open Subtitles هذا الوقت الذي هم سيتركون الأسود تعمل الصيد.
    Yılın bu zamanında görmedim. Peki bunun cezası nedir söyler misiniz? Open Subtitles ليس في مثل هذا الوقت من السنة ما غرامة إشعال النار؟
    Anlaşmayı bozmak yılın bu zamanında sahil şeridinde sıradan bir sahnedir. Open Subtitles ضرب الذيل شائع قرب خط الشاطئ في هذا الوقت من العام
    Sabah Bu saatte, insanlar bir gazete ya da kahve alırlar. Open Subtitles في هذا الوقت من الصباح الناس فقط يشترون قهوه او صحيفه
    Öyleyse Bu kadar zamandır koloninizi temizlemek için neden önlemler almadınız? Open Subtitles إذن ، لم طوال هذا الوقت لم تتخذوا إجراءات لتنظيف مستعمرتكم؟
    - Gözümle görmeden inanmam. - Marc Bu kez geleceğine yemin etti. Open Subtitles سأصدق هذا عندما أراه مارك يقسم بأنّه سيكون هناك في هذا الوقت
    Durun bakalım! Gecenin bu saatinde kimse o bölgeye gidemez. Open Subtitles لا أحد سيتجول في المنطقة في هذا الوقت من الليل.
    Yaban domuzları yılın bu zamanlarında çok değerli bir av. Open Subtitles يُعتبر الخنزير الوحشيّ صيداً ثميناً في هذا الوقت من العام
    Bu bir Amerikan radyosu. bu saatlerde caz çalıyor. Open Subtitles هناك محطة أمريكية في هذا الوقت تذيع أغاني الجاز
    Eğer O zamana kadar azgın bir göçmen bulamazsam, burada kalmayı hak etmiyorumdur. Open Subtitles لو لم اجد مهاجره مثيره الى هذا الوقت لا استحق ان ابقى هنا
    Aslına bakılırsa yılın bu zamanları, iyi babalar çocuklarıyla vakit geçirmeli ve yeni yıl ağacını süslüyor olmalı. TED واكثر ما يتوجب على الاباء الصالحون عمله في هذا الوقت من العام ان يقضوا الوقت مع اطفالهم ويزينوا شجرة الميلاد
    O zaman kadar araziyi temizleyip evlerinizi inşa etmiş olursunuz. Open Subtitles بحلول هذا الوقت ستكون قد مهدت أرضك و بنيت منازلك
    şu anda memura ihtiyaçları yok, ama yer açılır açılmaz memurluk sözü verdiler. Open Subtitles ليسوا في حاجة لكتبة في هذا الوقت لكنهم وعدوني بوظيفة حالما تتوفر واحدة
    Öğretmenim, benimle Bu zamana kadar ilgilendiğiniz için teşekkür ederim. Open Subtitles ايها المعلم . شكرآ علي هتمامك بي كل هذا الوقت
    şu an için yok. Malesef, bütün adamları saldırı sırasında öldü. Open Subtitles لسوء الحظ، ليس في هذا الوقت فكل رجاله قُتلوا أثناء الهجوم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus