"haline" - Traduction Turc en Arabe

    • نفسك
        
    • لنفسك
        
    • لحالك
        
    • حالك
        
    • نفسكِ
        
    • اصبح
        
    • اصبحت
        
    • أصبحت
        
    • لنفسكِ
        
    • اليك
        
    • تصبح
        
    • يتحول
        
    • سيصبح
        
    • تحول
        
    • لتصبح
        
    Şu haline bak, kötü adam numarası hala işe yarıyor sanıyorsun. Open Subtitles أنطر الى نفسك الآن تجلس كالولد السيء .. دائماً كما كنت
    haline bak, deli gibi bakıyorsun. Elinde tüfek, kırmızı çorapları da giymişsin. Open Subtitles إنظر الى نفسك أنت عجوز مجنون تحمل مسدساً و ترتدي جراباً أحمر
    Benimle gelmen, benzinin parasını ödemem, ve şu haline bak. Open Subtitles أتيتي بهذه الرحلة، و دفعتي ثمن الوقود و انظري لنفسك
    Yani, şu haline bak, basketbol için biraz ufak tefeksin. Open Subtitles أَعني أنظر لنفسك بالنسبة للأعب كرة سلة أنت صغير القامة
    Şimdiyse bak şu haline, benim yardımım olmadan bir imparatorluk kuruyorsun. Open Subtitles الآن أنظر لحالك ها أنت تبني إمبراطورية خاصة بك بدون مساعدتي
    Şu haline baksana. Onca sene geçmesine rağmen değişen bir şey yok. Open Subtitles أعني انظر الى حالك كل تلك السنوات ومازلت عالقا في نقطة البداية
    Bir çeşit temel içgüdü gibi. haline bak, tereddüt ediyorsun. Open Subtitles انها غريزة اساسية لديهم انظر الى نفسك , انت تتردد
    Yani şu haline bir baksana. Sen tekerlekli sandalye bile kullanamazsın. Open Subtitles أعني، أنظر إلى نفسك أنت لا تستطيع أن تقود كرسي معوّقين حتى
    Şu haline bak. 60'ların yürüyen bir müzesi gibisin. Open Subtitles بويل انظر الي نفسك تبدو كمتحف متحرك من الستينيات
    Kraliçeyken, şeytan oldun. Şu haline bak! Open Subtitles كنت ملكة الحفلة و لآن أنت شريرة الحفلة انظري الى نفسك
    Şu haline bir bak. Hiç bir zaman olamadın. Open Subtitles والٓان انظر إلى نفسك أنت لست حتى من المشاهير القدامى
    Şu takım elbiseli haline bak. Seksi, İngiliz öğrenci olup çıktın. Open Subtitles والأن أنظر لنفسك في تلكَ البذلة تبدو مثل الفتى الإنجليزي المُثير.
    Şu haline bak. Çok fazla kokain çekiyorsun. Open Subtitles ،أنظرى لنفسك أنت تفعلين تلك الأشياء كثيرا ً
    Şu haline bak. Çok fazla kokain çekiyorsun. Open Subtitles ،أنظرى لنفسك أنت تفعلين تلك الأشياء كثيرا ً
    Ama şimdi şu haline bak! Ameliyat olmadan bir kaşını bile kaldıramıyorsun. Open Subtitles لكن أنظري لحالك الآن لا تستطيعين رفع حاجباً بدون جراحة
    Umarım söylememiştir. Şu haline bak. İyi misin? Open Subtitles لا ، انها افضل انظر اليك ، كيف حالك ، جيد ، صحيح ؟
    Şu haline bak kızım, beyaz çocuğu gözünle paramparça ettin resmen. Open Subtitles أنظري إلى نفسكِ يا فتاة، إنّكِ تحدقين على ذلك الرجل الأبيض.
    Bowery Şiir Kulübü evim ve okulum haline geldi. Şiirlerini okuyan her şair hikayelerimi paylaşmam için beni yüreklendiriyordu. TED لقد اصبح نادي الشعر ذاك منزلي .. و صفي الذي اتعلم فيه والشعراء الذين أدوا هناك شجعوني على مشاركة قصصي كذلك.
    Altın kaplama silahlar Asyalı toplumumuzun popüler bir takdir nesnesi haline geliyor. Open Subtitles المسدسات المطلية بالذهب اصبحت مشهورة كعلامة للتقدير ضمن فئة محدده من الاسيويين
    En çok bildikleriniz, artarak tarihsel ilgi kaynağı haline gelenler: Ani ölüm. TED الطريقة التي تعرفونها أكثر هي التي أصبحت ذات أهمية تاريخية: الموت الفجأة.
    Şu haline bak, yüzün kıp kırmızı oldu. Open Subtitles انظري لنفسكِ , انتِ تحمرين خجلاً بشكلٍ كامل.
    Şu haline bak. Kötü bir şey bile söylemedim ama korktun. Open Subtitles انظر اليك انا حتى لم اتكلم بقذارة وانت تبدوا خائفا
    Çiftler bir şeyleri boşvermiyor ve küçük meseleleri büyük bir sorun haline getirmiyorlar. TED الذين لا يدعون الأمور تمر والذين لا يدعون الأمور التافهة تصبح أمورا مهمة.
    Yıllık gelenek haline gelmesini umduğum gösteriyi düzenleyelim şimdi: - Balon patlatma. Open Subtitles و الأن فلنقم جميعاً بتفجير البالونات بما آمل أن يتحول لتقليد سنوي
    El yazınıza güvenmeyi öğrenmelisiniz. Bu hayatınızın önemli bir kısmı haline geliyor. Open Subtitles يجب أن تتعلم أن تثق بخط يدك سيصبح جزءاً هاماً من حياتك
    Fakat 60 yıl sonra, bugün, girişimciliğin yukselişinden dolayi, girişimciler rol model haline geldiler. Ve topluma muazzam bir katkı sağlıyorlar. TED ولكن اليوم وبعد 60 عاما، وبسبب ارتفاع روح المبادرة تحول أصحاب المشاريع إلى قدوة وهم يسهمون بشكل كبير في بناء المجتمع
    Cinsiyet şiddetinden sorumlu tutulmanın norm haline gelmesinin zamanı. TED حان الوقت لتصبح المساءلة هي جزاء العنف الجنسي.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus