Biliyorum bu seni suçlu hissettiriyor ama beni de öyle. | Open Subtitles | و أعلم بأن هذا يشعرك بالذنب أنا أيضاً أشعر بالذنب |
Babası kendisini o kadar suçlu hissediyor ki yaptığı her şeyi affediyor. | Open Subtitles | لكن ذلك مستحيل. والده يشعر بالذنب أيضاً إنه يغفر له كل شيء. |
- Peşimden geldin. - Bir suçlu olduğun için geldim. | Open Subtitles | ـ لقد جئتِ ورائى ـ لقد جئت ورائك لأنك مجرم |
Ted, bırak gideyim. Sen suçlu değilsin. Bunun kaza olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | انت لست مذنبة, اعرف انها حادثة انت ستشنقين نفسك جراء ذلك |
O durdu, çevresinde döndü, elleri tümüyle ıslaktı, suçlu gibi görünüyordu. | Open Subtitles | لقد وقف و استدر كانت يداه مبتلتين و يبدو مذنباً تماماً |
Ama sıcaklığa, şefkate, ağlayacak bir omza, gülücüğe, kucaklaşmaya ihtiyaç duyduğunda bir suçlu gibi, karanlık köşelere gizlenmek zorundasın. | Open Subtitles | لكن لو تريد بعض الدفء وكتف تبكى عليه وابتسامة تحتضنك000 أنت يجب أن تختبىء فى الزوايا المظلمة مثل المجرم |
Canının istediğini yapabiliyorsun, ve kimse seni suçlu hissettirmiyor çünkü kimsenin umrumda değil. | Open Subtitles | يمكنك فعل ما تريده دون أن يشعرك أحد بالذنب لأن لا أحد يهتم |
Demek istediğim, ayrılmam konusunda beni suçlu hissettirmeye çalışıyosun, ama işe yaramayacak. | Open Subtitles | أنـا أقول أنـك تحـاولين إشعـاري بالذنب بسبب مغـادرتـي و لـن ينجح ذلك |
Sonra da bana çalıştığı yerde iş görüşmesi ayarlamak için kendini suçlu hissettirdi. | Open Subtitles | ثم جعلته يشعر بالذنب كي يرتب لي مقابلة عمل بالمكان الذي يعمل به |
Çünkü kadın suçlu hissediyor, benden bu acısını sinsice tedavi etmemi istiyor. | Open Subtitles | إذ أنّ المرأةَ تشعرُ بالذنب وتريدني أن أعالجهُ سراً من كربه النفسيّ |
Kendimi suçlu hissedecek hiçbir şey yapmadım ben. Babanın, hafıza seviyesi çok düşük. | Open Subtitles | لم أفعل شيئاً لأشعر بالذنب عليه والدكِ ذاكرته صغيرة, يتنكر بزي ضمير حي |
1400 yeni yatak, sokakta 1400 suçlu demek. Bu eski hapishane doldu. | Open Subtitles | 1,400سرير جديد يعني 1400 مجرم أُبعد عن الشارع,السجن القديم امتلأ لأقصى حد |
Yabancı bir dine gönül verip ülkesini terkeden bir suçlu. | Open Subtitles | من أخذ قلبه دين أجنبي. مجرم رمى هذا البلد بعيداً. |
Cinayetten suçlu bulunduğunuz için... mahkeme sizi iğneyle ölüm cezasına çarptırdı. | Open Subtitles | جدناها مذنبة لجريمةِ القتلِ. حكمُت المحكمةِ عليها ان تحقن حتى الموت |
O durdu, çevresinde döndü, elleri tümüyle ıslaktı, suçlu gibi görünüyordu. | Open Subtitles | لقد وقف و استدر كانت يداه مبتلتين و يبدو مذنباً تماماً |
Suç soruşturmalarının kuralları gereğince suçlu en son şüphelendiğin kişidir. | Open Subtitles | وفقا لقواعد تحقيق الجريمة المجرم يكون أقل شخص تشك به |
Sevgilin ve yanındaki 6 azılı suçlu senin sayende hapisten kaçtı. | Open Subtitles | ان تتركي الباب مفتوحاً لصديقك . و 7 من المجرمين معه |
Herkes senin kederlerini içerek unutmaya çalışan suçlu adam olduğunu biliyor. | Open Subtitles | الجميع يعلم بأنّه الرجل المذنب الذي يشرب من أجل نسيان أحزانه |
Onun suçlu olmadığını biliyordum. Onda bir sineği bile öldürecek cesaret yoktur. | Open Subtitles | . كنت أعرف أنه غير مُذنب ليست لديه الشجاعة الكافية لقتل ذبابة |
Ayrıca Waldron'un suçlu olmak gibi küçük bir sorunu var. | Open Subtitles | وإلى ذلك هناك مشكلة صغيرة في ان يكون والدرون مذنبا |
Ancak kızımın suçlu olduğuna karar verdi, muhtemel nedenleri kim umursar ki? | Open Subtitles | ، ولكنه مقرّ من البداية أن هانا مجرمة فمن يهتمّ بالاسباب ؟ |
Yakın zamanda Kadimlere olan şeyden dolayı kendisini suçlu hissediyor olabilir. | Open Subtitles | ربما إنها تتحمل بعض الذنب عما حدث بالنسبة للإنشنتس هنا مؤخرا |
O davaları kazanmak, paraları almak. Onların suçlu olduğunu biliyorduk. | Open Subtitles | تفوز بتلك القضايا ثم تأخذ المال كنا نعرف بأنهم مذنبين |
O zaman aksini ispat eden somut kanıtlar Olmadıkça bir suçlu. | Open Subtitles | إذن فهو يعد مجرما حتى نحصل على دليل واضح بغير ذلك |
Eğer biri bir şeyle suçlanırsa, ben otomatik olarak suçlu olduklarını varsayarım. | Open Subtitles | إذا أي واحدِ أبداً متّهم بأيّ شئِ، أنا يَفترضُ آلياً بأنّهم مذنبون. |
- Bir suçlu özgür kalacaktı efendim... bence bu yanlış. | Open Subtitles | انهم مجرمون كيف ادافع عنهم سيدي وطبقاً لمباديء هذا خطئا |