ويكيبيديا

    "آسف" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Üzgünüm
        
    • bakma
        
    • pardon
        
    • Afedersin
        
    • Affedersin
        
    • özür dilerim
        
    • üzgün
        
    • üzüldüm
        
    • Affedersiniz
        
    • bakmayın
        
    • çok üzgünüm
        
    • afedersiniz
        
    • üzgünüm ama
        
    • için üzgünüm
        
    Sinsi : Üzgünüm Woody. Ama onlara hak vermek zorundayım. TED سلينكي: أنا آسف يا وودي لكن علي أن أوافقهم الرأي.
    Sana bunu söylediğim için Üzgünüm ama bu başarılı değil. TED أنا آسف لإخبارك بهذا، ولكنني لا أعتقد أن منتجك ناجح.
    Böldüğüm için Üzgünüm, ama Grant Kalesi genel alarm verdi efendim. Open Subtitles أنا آسف للمقاطعة، لكن حصن جرانت يومض بتوجيه إنذار عام، سيدي
    Sayın yargıç, adil olmaya çalıştığınızı fark ettim ve ben...ben o anın heyecanıyla söylenen sözler için çok Üzgünüm. Open Subtitles إننى أدرك أن سيادتك تحاول أن تكون عادلاً إننى آسف جداً على أى ملحوظات لقد كانت وليدة اللحظة الحارة
    "Ama son zamanlarda yapmadın ve geciktin." Geç kaldığım için Üzgünüm. Open Subtitles لقد فات الاوان على عمل اي حماقة ، آسف على تأخيركم
    Güzel bayanla konuştum, ve ona söylediğim efendim... bu olanlar korkunçtu... ve Üzgünüm. Open Subtitles تحدثت إلى زوجتك الطيبة وقلت لها أن الذي حدث كان رهيباً وأنّي آسف
    Güzel bayanla konuştum, ve ona söylediğim efendim... bu olanlar korkunçtu... ve Üzgünüm. Open Subtitles تحدثت إلى زوجتك الطيبة وقلت لها أن الذي حدث كان رهيباً وأنّي آسف
    Burada rahatsız ettiğim için Üzgünüm, ama pek evde olmuyorsunuz. Open Subtitles بأي حال آسف على مضايقتك فلم تكن في المنزل كثيراَ
    Benim hatam Üzgünüm, geçen haftaydı yani benim düşündüğümden bir hafta öncesi. Open Subtitles إنها غلطتى , أنا آسف لقد كنت أتحدث عن الثلاثاء قبل الفائت
    - Üzgünüm Çavuş, şimdi konuşamam. - Ne demek istiyorsun? Open Subtitles أنا آسف لا يمكنني التحدث الآن مالذي تعنيه بهذا ؟
    - Annen de çok oldu ama. - Üzgünüm, Marisa. Open Subtitles ـ لقد تجاوزت أمك حدودها ـ أنا آسف يا ماريسا
    Çok Üzgünüm Sayın Yargıç fakat Ludwig'in Kraliçe'yi öldürmek için plan yaptığını sanıyoruz. Open Subtitles آسف ، أيتها الموقرة لكننا نعتقد أن لودفيج مشترك فى مؤامرة لإغتيال الملكة
    Lütfen Tanrım, yaptıklarım için çok Üzgünüm. Bir daha hiç yapmayacağım. Söz veriyorum. Open Subtitles رجاءً، الله، آسف جداً على ما فعلت ، أنا لَنْ أَعْملَه ثانية، أَعِدُ
    Gerçekten Üzgünüm. Sana iyi eğlenceler. Haftaya konuşuruz, tamam mı? Open Subtitles و أنا آسف حقاً، استمتع بوقتك سنتكلم الأسبوع الماضي، حسناً؟
    O şeyin içinde olmasından dolayı Üzgünüm ama beni kurtaracaklar. Open Subtitles أنا آسف لكونك حاملة لهذا الكائن لكني سأنجو عندما يأتون
    Üzgünüm bayan, ama menüdeki her şeyin içinde balık var. Peki ekmek? Open Subtitles آسف يا سيدتي ، لكن كل ما في القائمة يحتوي على السمك
    Üzgünüm bayım, serserilerin bu gece spor salonunda uyumasına izin vermiyoruz. Ama ıvır zıvır şeyleri arka kapıya koyacağız. Open Subtitles آسف سيدي ، لن نسمح للمتشردين بالنوم في غرفة الرياضة الليلة لكن سنضع بعض الوجبات المنزلية في الباب الخلفي
    Üzgünüm evlat ama kampüs hayatı hakkında izlemem gereken bir program var. Open Subtitles آسف يا بني ، هناك برنامج عن الحياة الجامعية يجب أن أراه
    Üzgünüm, ama biraz sükunet için pahalı bir fotoğraf makinesini feda ettim. Open Subtitles آسف ، لكن تخليت عن الكاميرا الثمينة فقط لأحصل على وقت هادئ
    Çok Üzgünüm. Belki bir ara buluşup, bir kahve falan içeriz. Open Subtitles آسف ، ربما نجتمع يوماً ما ونتناول القهوة أو شيء كهذا
    Kusura bakma da umurunda olmadığının farkındayım benim başım belâya girecek. Open Subtitles انا آسف انا اعرف انك لن تهتم لكن هذا أمر يخصنى
    pardon. İşinize yarayabilecek diğer bir şey ise beş saniye kuralı. TED آسف. يوجد شيء آخر يمكنكم استعماله، أطلق عليه قاعدة الخمس ثوانٍ.
    Afedersin bebeğim, kafam fena karıştı ve bunu hiç bir bahane geri alamaz. Open Subtitles أنا آسف يا عزيزتى، لقد أفسدت الأمر ولا يوجد هُناك عُذر سيغير هذا.
    - Affedersin. Eski alışkanlıklar. Bir dahaki sefere zili çalarım. Open Subtitles آسف لذلك، عادات قديمة سأقرع جرس الباب في المرّة المقبلة
    özür dilerim. Bütün bu meseleler canımı sıktı. Yakında herşey iyi son bulacak. Open Subtitles آسف ، أشعر بالملل من الأمر كله وكلما انتهينا مبكراً كان ذلك أفضل
    Bu arada, Charlie'ye olanlar konusunda... çok üzgün olduğumu söylemek istiyorum. Open Subtitles بالمناسبة,أريد شخصياً أن أقول لك كم انا آسف لما حصل لتشارلي
    Bunu duyduğuma üzüldüm. Şimdi buraya gel de beni al. Open Subtitles أنا آسف لسماع ذلك و الآن احضر إلى هنا لتصطحبنى.
    Affedersiniz, Merhaba. Sizi rahatsız ettiğim için özür dilerim. Koalaca biliyor musunuz? Open Subtitles معذرة مرحباً أنا آسف لإزهاجك هذا أنا الكوالا هل تعرف الكوالا ؟
    Sizi buralara kadar getirttiğimiz için kusura bakmayın ama onları binadan çıkartamam. Open Subtitles آسف لجعلك تأتي هنا بهذه الطريقة ولكن لا يمكنني إخراجها مِن المبنى
    afedersiniz Memur bey ama kimliklerimiz içeride. Eğer isterseniz hemen gidip getireyim. Open Subtitles أنا آسف تركناهم بالداخل إذا تريد يمكن أن نذهب لنحصل عليهم الآن.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد