ويكيبيديا

    "أوقات" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zamanlarda
        
    • zaman
        
    • Bazen
        
    • zamanlardı
        
    • günler
        
    • anlar
        
    • kez
        
    • zamanı
        
    • zamanlarında
        
    • zamanında
        
    • zamanları
        
    • zamanda
        
    • günlerdi
        
    • vakit
        
    • Times
        
    Diğer zamanlarda insanlar, tam olarak beklediğiniz gibi tepki verirler. Open Subtitles في أوقات أخرى ، تكون ردّة فعل الآخرين مطابقة لتوقعاتك
    Feodal zamanlarda bir lord işgalciyi görmek için yüksekte otururdu. Open Subtitles في أوقات الحروب الرب عاش على الأرض المرتفعة ليلاحظ الغزاة
    Hadii, zaman pop star Rumi Hidaka'dan beri çok değişti. Open Subtitles حقا. أوقات تختلف عندما وكان هيداكا رامي المعبود البوب عامل.
    Ama Bazen kendilerini negatif bir şekilde de belli ederler, kıskançlık olarak. TED لكن بإمكانهم في أوقات كثيرة أن يظهروا أنفسهم بشكل سلبي، بصورة غيرة.
    Evet. Evet, evet harika zamanlardı. Harika bir yerdi. Open Subtitles نعم , نعم , كانت أوقات رائعة والمكان كان جميلا
    Artık taşra gezilerine gitme, artık parkta uzun günler geçirme. Open Subtitles لا رحلات خارج البلاد ولا تقضي أوقات العصر فى المنتزه
    O seneler boyunca, hatırlamak istemediğim anlar oldu. Open Subtitles كانت هناك أوقات أثناء هذه السنوات ، لا أحب أن أتذكرها
    Oysa, mantıksızlık, kararsızlık ve açıkçası çoğu kez salaklık yapıyorsun. Open Subtitles ليس لأنك عصبيّ لا عقلاني و غبي في أوقات كثيرة
    Böylesi zamanlarda eski göreneklerin insana yardım ettiği düşünülüyor sanırım. Open Subtitles أحياناً في أوقات كهذه الطرق القديمة يُفتَرَض أن تساعد، أفترض
    Böyle zamanlarda takım oyuncusu olarak görünmek daha güvenli olur genelde. Open Subtitles أوقات كهذه, ربما يكون من الأمن ان تُري كلاعب في الفريق.
    Demek istediğim en çok bu zamanlarda onu özlediğini anlıyorum. Open Subtitles كل ما أقوله أنه في أوقات كهذه، تفتقد أحبائك بشدة
    Her insanın hayatında yuvadan uçması gereken bir zaman vardır. Open Subtitles هنالك أوقات تمر في حياة الانسان عندما يرودون مغادرة العش
    WebMd, NIH ve Noah Health'de ...aşırı zaman geçirme var. Open Subtitles الأعراض تشمل قضاء أوقات طويله على مواقع الصحة و العلاج
    Ve Bazen bu şekilde hızlıca bir şeyler yapmak isteyebilirsiniz. TED و هناك أوقات ربما تريد فيها أن تفعل شيئا بسرعة
    Gerçi daha zor zamanlardı ama.."uğurlar olsun" diyelim. Open Subtitles كانت تلك أوقات عصيبة لكن.. بارك لها الربّ، أليس كذلك؟
    Birinci seçeneğe izin verdiğim günler de oluyor çünkü ikincisi çok zor ve riskli. TED وهناك أوقات أسمح بها باللجوء إلى الخيار الأول لأن الخيار الثاني صعب أو خطر.
    - Geçirdiğimiz anlar için sağol. - Özellikle duştakiler için. Open Subtitles ـ أمضيت وقتا ممتعا معك ـ أجل , لن أنسى أوقات الاستحمام
    Bu aslında iki farklı insanla beş farklı kez çekilen beş farklı set. TED في الواقع هو 5 مسارح منفصلة في 5 أوقات مختلفة بطفلين اثنين.
    Bana hastane odasında onca zamanı geçirmek için ne yaptığımı sordu. TED سألني عمّا قمت به لكي أعبرَ كل هذه أوقات الفترة الماضية التي أمضيتها في غرفة المستشفى.
    O yeri günün farklı zamanlarında ziyaret edin ve komşularla gürültü hakkında konuşun. TED زوروا الملكية الجديدة في أوقات مختلفة خلال اليوم وتحدثوا مع الجيران عن الضوضاء.
    İnsanların kriz zamanında niçin ve nasıl karar aldıklarını daha iyi anlamak zorundayız. TED نحن بحاجة لإدراك كيفية تفكير الإنسان للوصول ا لى قرار في أوقات الشدة، ولمعرفة لماذا يجب أن نأخذ هذه القرارات.
    Bu adama aşık olduğum yıllar ömrümün en karanlık zamanları çünkü beni sevmeyen ve asla sevmeyecek birine aşığım. Open Subtitles تلك السنوات التي كنتُ مٌحبة فيها كانت أصعب أوقات حياتي لأنني كنت ملعونة يحب رجل لا يبادلنى نفس الحب
    Çok yazık, çünkü hasetle dolu bir zamanda yaşıyoruz. TED الأمر يثير الشفقة، لأنّنا نعيش في أوقات الغيرة.
    Güzel günlerdi, dostum, senle ben fıstık ezmesiyle jöle gibiydik. Open Subtitles أوقات طيبة يا صاح أنت وأنا مثل زبدة الفستق والهلام
    Genellikle torunlarını severler, ve onlarla vakit geçirmek için can atarlar. TED ومه في الغالب يحبون أحفادهم، وهم مشتاقون لقضاء أوقات معهم.
    New York Times'dan birini buldum. Kenara çektim ve fikri sundum. TED وقد وجدت احد الصحفين من صحيفة أوقات نيو يورك وقد حصرته في الزاوية .. ومن شرحت ملخصي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد