ELA: Eğer hala deniz seviyesinin yükseldiğine ve atmosferik CO2 ve yerkürenin ısısının arttığına ikna olmadıysanız buna bakabilirsiniz. | TED | إ. ل. أ: إن لم تكونوا بعد مقتنعين، مستويات البحر ترتفع، وكذلك ثنائي أكسيد الكربون في الجو والحرارة العالمية. |
Eğer o insan yapmak istemezse, siz daha ne yapacaksınız? | TED | إن لم يرغب هذا الشخص بتنفيذها، ماذا عليك أن تفعل؟ |
Şimdi Eğer bu meşruiyet değilse, meşruiyet nedir emin değilim. | TED | والآن إن لم تكن هذه شرعية، فلست متأكداً من ماهيتها. |
Benim bildiğim bir gerçek sıfır değere sahip olabilir Eğer onunla gerçekten iyi bir şeyler yapabilecek kişi ben değilsem. | TED | ما أعرفه هو أن الشيء يصبح غير ذي قيمة إن لم أكن الشخص المناسب الذي يستطيع صنع شيء أفضل باستعماله. |
Sonra geri geliyoruz, Eğer bir telefonunuz yoksa, size basit bir telefon satıyoruz ve birkaç hafta sonra ona para yolluyoruz. | TED | بعد ذلك نعود، فنبيعك جهاز هاتف بسيط إن لم يكن لك جهاز من قبل، وبعد أسابيع قليلة، نبعث لك المال عبره. |
Ama bak sana ne diyeceğim, Eğer yapmazsan, umrumda da değil. | TED | موافق . لكن إن لم تفعل ذلك، أتعرف ماذا، عليك اللعنة. |
Eğer bu küçük kümeler yoksa daha az küçük galaksi oluşur. | TED | إن لم تتواجد هذه التكتلات الصغيرة، سيكون عدد المجرات الصغيرة أقل. |
Elbisemizi ilikle. Eğer iliklediğim sizin elbiseniz değilse nedir peki? | Open Subtitles | إن لم يكن ثوبكم الذي أقفله , فيكون شيئا آخر |
Bu benim için çok önemliydi. Eğer inanacak birşey bulamazsanız, nasıl karar verirsiniz? | Open Subtitles | هذا مهم جداً لأنه إن لم يكن لديك دافع، فأين قضيتك، أليس كذلك؟ |
Eğer onunla hapse giremezsem aziz peder çıkana kadar hapsin kapısında beklerim. | Open Subtitles | إن لم أستطع دخول السجن معه سأقف عند بوابة السجن حتى يخرج |
Eğer hiç işaret gelmezse, benim tehlikede olduğumu anlayıp saldıracaklar. | Open Subtitles | إن لم أعطي الإشارة معناها أنني في ورطة وأنهم سيهجمون |
Eğer dinlemezsen, dişlerini döker ve seni dışarı atarım. Defol! | Open Subtitles | إن لم تحذر قوة لكمتي سأطردك من هنا ، ارحل |
Eğer ona gülmezsen, kendini vursan daha iyi, o kadar. | Open Subtitles | إن لم تسخر من الحياة .فالأفضل لك أن تنتحر وكفى |
Bu şehirde Eğer The New York Times'dan övgü alamazsan yok olur gidersin. | Open Subtitles | في هذه البلدة إن لم تحصل على المديح من النيويورك تايمز سوف تغلق |
Eğer onu şimdi mıhlamazsam, sonra o benim işimi bitirir. | Open Subtitles | إن لم أقض عليه الأن, سوف يفعل هو ذلك لاحقا. |
Ama, Bart, Eğer orada kimse yoksa onun düştüğünü nerden bileceksin? | Open Subtitles | ولكن كيف يكون هناك صوت إن لم يكن هناك أحد ليسمعه؟ |
Hey, Eğer 10 gün içinde dönmezsem partiyi aramaya paşlarsın. | Open Subtitles | إن لم أرجع فى خلال 10 أيام, ابعث فريق للبحث. |
Reytingler baş aşağı giderse ya da bir müşteriyi kaybederseniz sizin hatanız olmasa bile, günah keçisi olan hesap yöneticisidir. | Open Subtitles | حسناً ، إذا انخفض التقييم أو أنك فقدت عميل حتى و إن لم يكن خطأك فإن العنزة هى الحساب التنفيذى |
Çünkü biliyoruz ki, dışarıdaki insanlar gelip bize yardım edebilirler, fakat kendimize yardım etmezsek, yapılacak hiç bir şey yok. | TED | لأننا نعرف، نحن ندرك بأن الناس في الخارج يمكنهم المجيء ومساعدتنا لكن إن لم نساعد أنفسنا، لا يمكننا فعل شئ |
Bu enerji, sadece onu tutacak bir boşluk olmadığı zaman taşacağı şekilde yağacak. | TED | ستنصب الطاقة بشكل يجعلها تفيض خارجا فقط إن لم يكن هنالك مكان ليجمعها. |
Satın almak ya da kiralamak için şehirde bir ev bulamasaydınız, siz de çoğu insanın sonunda yaptığını yapmaya sürüklenirdiniz. | TED | إن لم يكن بوسعك العثور على منزل بمدينة لتشتريه أو تؤجره، ستُجبَر أنت أيضًا على فعل ما يفعله معظم الناس، |
Madem bir yerde bıraktın o zaman ne halt etmeye çıldırıyorsun ki? | Open Subtitles | مجدداً، إن لم يكن المفضل لديكِ فلمَ أنتِ منزعجةً بحق الجحيم ؟ |
Peki, hayır, Eğer ilk önce bana gelmeseydin bunu kesinlikle yapmazdım. | Open Subtitles | لا، لم أكن لأفعل هذا أبداً إن لم تأتي لي أولاً |
Oliver, onu sen temsil etmezsen, diğer avukatları istemeyeceğini söyledi bana. | Open Subtitles | قال أنكِ إن لم تمثليه، فإنه لا يرغب بأي محاميّ آخر |
Yardımımın sizi nasıl etkilediği hakkında hiçbir bilgim olmazsa bu konuda nasıl hissedebilirim? | TED | إن لم يكن لدي فكرة كيف مساعدتي أثّرت عليك، كيف سيمكنني الشعور حيالها؟ |
Eğer lanet bir geri zekalı olmasaydı uzun bile sayılırdı. | Open Subtitles | كان يمكن أن يكون وقت طويل إن لم تكن غبية |