"اعتقدت" - ترجمة من عربي إلى تركي

• sanıyordum
• sanmıştım
• sandım
• düşünüyordum
• Ben
• düşündüğüm
• sanırdım
• sandın
• düşündün
• düşünürdüm
• diye
• Sanırım
• düşündüğümden
• dedim
• düşünüyorum

Fakat hep sanıyordum ki ilerleme kaydetmek için, esasında tüm beyni kopyalamam gerekiyor.
ولكن أنا دائما ما اعتقدت أنه لنحقق التقدم يجب أن أصنع دماغًا بشريًا.

Vay be, Ben de cinayet belasına bulaşacağım tek yer New York sanıyordum.
يارجل, لقد اعتقدت ان نيويورك هي المكان الوحيد سينتهي بي المطاف بها مقتولاً

Geldim çünkü,ormalık bir yere gideceğiz derken gerçekten ormanı kastediyorsun sanmıştım
اعتقدت انك عندما قلت اننا سنأتى للغابة فأنك كنت تعنى الغابة

Aslına bakarsan, senin de işin bir parçası olduğunu sandım.
هذه هى الحقيقه ، لقد اعتقدت انك جزء من هذا

işimin sona erdiğini düşünüyordum ve hiç bir şeye anlam veremiyordum.
اعتقدت أن عملي انتهى، اعتقدت أن ما أفعله ليس له معنى.

Oxford'dan sonra intikam almak isteyen bir K-Directorate ajanı sanıyordum.
اعتقدت انه قد يكون من ال ك.ديريكتوريت يبحث عن الانتقام.

Evet, biliyorum ama esas olayın istediğimiz zaman seyretmek olduğunu sanıyordum.
أعلم لكني اعتقدت أن العبرة هي أننـا نستطيع مشـاهدته متى نشـاء

Senin arkadaşın olduğunu sanıyordum. - Her zaman anlaşmalar yapıyorsun.
. اعتقدت انه صديقك . انه يصنع صفقات طوال الوقت

En üst katın ekstra lüks olduğunu sanıyordum. 62. kat.
اعتقدت أن الجناح الفاخر هو الطابق الأخير و رقمه 62

Ama sıcak yerlere gitmeyi sevdiğini böylece kısa şortlarını giymeyi sevdiğini sanıyordum.
لكني اعتقدت انك تحب الذهاب الى الاماكن الحاره حيث يمكنك ارتداء شورتاتك

Babam gitmiş. Düğünde koluma girmesi için ona ihtiyacım var sanıyordum.
لقد ذهب ، اعتقدت أنه يريد ان يمشى معي على الممشى

Chuyongdae yok edildiği için, bir daha asla bir iblis avcısı bulamayacağımızı sanmıştım.
منذ ان اعدم الشايونغندي جميعهم اعتقدت أنني لن اجد قاتل شياطين مرة أخرى

Birkaç reklam vereni kaybettim, Prada'yı alabiliriz sanmıştım ama başaramadım.
فقدت صفقة الاعلانات و اعتقدت بان لدي فرصة مع برادا

Hayır, Ben sadece orada geçirdiğim zamanı birlikte gözden geçireceğiz sanmıştım.
كلاّ، كلاّ، لقد، لقد.. اعتقدت أننّا سننظر الى تقرير التسلسل الزمنى

Bay Wang'ın çok yüksek sesli müzik dinlediğini sandım çünkü operayı seviyordu.
اعتقدت ان السيد وانج يقوم بأداء دور تمثيليا لأنه أحب تقمص الادوار

- Güzel. Harikaydın dostum. Gerçekten geri zekalı olduğunu sandım.
مهنة عظيمة يا رجل, أعني اعتقدت أنك حقاً متخلّف عقلياً

Bir oyuncu sürekli bana bakıyordu ve Ben de onu gülerken gördüğümü düşünüyordum.
لأن كان هنالك لاعب ينظر إلي باستمرار و أنا اعتقدت أنني أراه يضحك

Bu korkunç bir şeydi, fakat olmam gerektiğini düşündüğüm bir asker olmak için ne eğitimli ne de yeterli olmadığım açıktı.
كان ذلك مرعباً. لكن من الواضح أني لم أتدرب، ولم أكن مؤهلاً، كي أصبح الجندي الذي اعتقدت أني أريد أن أكونه.

Ama sonra aklım çok karıştı, çünkü o yaştaki insanlara sadece hormonları verip olmak istedikleri cinsel kimliğe sahip olmalarının kolay olacağını sanırdım
وبعد ذلك أصبحت مشوشًا لأني اعتقدت بأنه كان من السهل نسبيًا في ذلك العمر مجرد إعطاء الناس الهرمونات الجنسية لما هم متأكدون منه

Rüya ülkesine kaçarak, korkularından da kaçabileceğini sandın değil mi?
اعتقدت أنه يمكنك الهروب من الخوف بالذهاب إلى أرض الأحلام

Daha fazla seks yapmamız gerektiğini söyleyecek diye düşündün demek.
هل اعتقدت انة سيخبرنى ان امارس معك الجنس كثيرا ؟

Belki diye düşünürdüm oğlan olduğum için, bir prensese dönüşebilirdi.
اعتقدت انه ربما يتحول الى اميره منذ ان كنت طفل

- Neyse, bilmek istersin diye düşündüm. - Tamam, bu kadar yeter.
على ايه حال اعتقدت انه يجب ان تعرف حسنا هذا كل شيىء

Sanırım kadın, Eynollah'a beni kovmasını söyledi ve yerime iyi bir işçi önerdi.
اعتقدت أنها طلبت من عين الله أن يطردني وعرضت عليه استبدالي بعامل أفضل

- Sadece aklına girmek düşündüğümden daha fazla güç gerektiriyor.
إنه فقط يأخذ سحراً أكثر مما اعتقدت للدخول إلى عقلها

Carrie'nin doğum günü için biraz yayılabilsek ne güzel olur dedim.
اعتقدت فقط، لعيد ميلاد كاري، سيكون من الجميل أن تنتشر قليلا.

Onca insan arasından seni seçtim çünkü senin başaracağını düşünüyorum.
أردتكَ لأنني اعتقدت أنك قادر على التواصل معهم بعكس غيرك