Karım, kızım ve ben briç oynayacaktık, bize katılmak ister miydiniz? | Open Subtitles | اتمنى لو أنك تود الأنضمام لى وزوجتى وشقيقتى فى لعبة البريدج |
Biz düşünüyorduk da tekrar bir evin olsun ister misin? | Open Subtitles | كنا نفكر بأن هل تود أن يكون لك بيت مجددا؟ |
Konuşmayı ben mi yapayım yoksa sen mi yapmak istiyorsun? | Open Subtitles | تود أن تتحدث أكثر أو تريدني أنا أن أتحدث أكثر؟ |
Oda arkadaşım seninle tanışmak istiyor. Belki bu hafta sonu, çift çıkabiliriz? | Open Subtitles | صديقتى تود بالفعل رؤيتك , لربما إستطعنا مضاعفة أيام عطلة نهاية الإسبوع |
Yoksa her kadın senin için... sırlarını keşfetmek istediğin yeni bir kıta mı? | Open Subtitles | أم أن كل امرأة تُعد بالنسبة لك أرضا جديدة تود أن تكشف أسرارها؟ |
Küçük bir nokta hariç, ama Belki kayıt için istersin. | Open Subtitles | مجرد أمر تافه ولكن لعلك تود معرفته من باب العلم |
Sana duymak istediğini söyledim. Bunun dışında beni yoketmek istemiştin? | Open Subtitles | أخبرتك بما تود سماعه ثم ما الذي كنت ستفعله، تدمرني؟ |
Gelinle tanışmak ister misiniz, yoksa sadece viski için mi geldiniz? | Open Subtitles | هل تود مقابلة العروس، أم إنك حضرت من أجل الويسكي فقط؟ |
Anja'yı bulamazsak aynısını ona da yapacak. Bunu ister misin? | Open Subtitles | الرجل الذي قتلت لأجله فعل هذا هل تود ذلك ؟ |
Evde kimse yok. İçeri geçip çay içmek ister misin? | Open Subtitles | اسمع، لا يوجد أحد بالداخل هل تود الدخول للشرب الشاي؟ |
Arabaya ait adli raporu görmek ister misin yoksa çoktan ezberledin mi? | Open Subtitles | هل تود رؤية تقرير الطب الشرعيّ على السيارة أو إنّك حفظته بالفعل؟ |
Çaylak, öğrenecek çok şeyi var. İçeri gelmek ister misiniz? | Open Subtitles | متدرب، ما زال لديةِ الكثير ليتعلمة هل تود الدخول ؟ |
Birkezliğine ve tamamen canını hiçe sayıp, onun peşinden mi gitmek istiyorsun? | Open Subtitles | حسناً ، أنت تود الركض خلفه ، وترم حياتك إلي الجحيم للآبد |
İşler yolunda gitmezse, gerçekten burada sıkışıp kalmak mı istiyorsun? | Open Subtitles | هل حقا تود المكوث هناك لو ان شيئا سيئا حدث؟ |
İki kişilik bir iş bu, Şef. Kanadı takmak istiyor musun, istemiyor musun? | Open Subtitles | انه عمل رجلين ايها الرئيس هل تود رفع هذا الجناح أم لا ؟ |
Çirkin olduğu anlamına gelir ve o, insanların ayaklarını dikizlemesini istiyor. | Open Subtitles | ..هذا يعني أنها قبيحة وهي تود أن ينظر الناس لأرجلها فقط |
Gitmeden önce konuşmak istediğin bir şey var mı? Hayır, ben iyiyim. | Open Subtitles | تود ان تتكلم عن اى شىء قبل ان ارحل لا انا بخير |
Bir kurban olmayı ya da istediğin gibi biri olabilmeyi seçebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك ان تكون ضحية او اي شيء اخر تود ان تكونه |
Postahanede senin adına gelen bir mektup olduğunu bilmek istersin diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | فقط إعتقدت بأنك تود أن تعلم لديك رسالة مسجلة في مكتب البريد |
Onu görmek istediğini biliyorum, fakat bir sürü ışınlanma cihazından geçmemiz lâzım. | Open Subtitles | اعرف انك تود رؤية شقيقك، لكن علينا المرور بالعديد من الانتقالات الفضائية |
Eğer birine tuzak kuracaksan, ve işe yaramasını istiyorsan... bu süpriz olmalı. | Open Subtitles | إن كنت تود نصب كمين لأحد في العمل، يجب أن تكون مُفاجأة. |
Hayır. Onu korkutmak istemezsin herhalde. Öncelikle sudan şeyler konuşmalısın. | Open Subtitles | لا 0 لا تود أخافتها يجب أن تتحدث معها أولاً |
-Evet, eğer bana anlatmak istersen. -Bir film hakkında düşünüyorum. | Open Subtitles | ـ إن كنت تود إخباري ـ إنني أفكر بشأن الفيلم |
Toad, Mystique, hazırlıklı olun. -Yalnız değiliz. | Open Subtitles | تود , مستيك انتبهوا نحن لسنا الوحيدين هنا |
Konuşacak bir şeylerin olmasını istiyorsan, yazdığı kitaba göz atmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | ربما تود قراءة كتابه إن أردت أن تجد ما تتحدث عنه |
Yani bu öyle masandan sessizce okumak isteyeceğin birşey değil. | Open Subtitles | أعني أنه ليس بالأمر الذي تود قرأته بهدؤ على مكتبك |
Boşuna sızlanıyorum yani burda. Beni oraya geri göndermek istiyorsunuz galiba. | Open Subtitles | اذاً ان أُكرر نفسى, ظننت انكَ ربما تود إرسالى للداخل معه |
Tamam anladın -kadınların duymak istediği sadece üç şey vardır. | Open Subtitles | لقد فعلتها ، إنها الأشياء الثلاثة التي تود المرأة سماعها |