Burada yatacak oda bulamazsınız. Burası gazete binasıdır. | Open Subtitles | لا يوجد غرف نوم في هذا المكان هذا مبنى جريدة |
Bayan Jamieson'un konuk odaları ve silahlı bir kahyası var. | Open Subtitles | السيدة جيمسون لديها غرف إضافية و لديها خادم معه بندقية |
Kalacak yer arayan öğrencilerle, çocukları evden ayrılmış fazla odası olan aileleri buluşturuyorlar. | TED | هم يربطون الطلاب الذين يحتاجون مكان للإقامة مع بيوت فارغة تضم غرف إضافية. |
Saygısızlık etmek istemem hanımefendi ama ben her gün böyle odalar yönetiyorum. | Open Subtitles | بكل الاحترام لك يا سيدتي أنا أدير غرف مثل هذه كل يوم |
Editörler haber odalarında oturdu ve hükümetin onlara ne yapmaları gerektiğini söylemelerini bekledi. | TED | جلس المحررون فى غرف أخبارهم وانتظروا أن تخبرهم الحكومة بما يجب أن يفعلوا. |
Dört odalı bir süit filan olsun ki herkes birbirine göz kulak olabilsin. | Open Subtitles | إنه يبدو كجناح مشترك بأربع غرف لكي يكون بإمكان كل شخص مراقبة الآخر. |
- Önümüzdeki sonbaharda çocukların odalarını girişeyim diyorum. Şöyle bir temizleyeyim. | Open Subtitles | كنت أفكر, وأخيرًا بهذا الخريف سأرتب غرف الفتية القديمة, سوف أنظفهن. |
Yatak odalarına hapsedilmişken bile tam bir ilişki yaşayabiliyorlarken büyümelerini nasıl engelleyeceğiz? | Open Subtitles | كيف نجعلهم لايكبرون وهم يستطيعون تكوين علاقة كاملة وهم في غرف نومهم؟ |
Eşyalarını şuraya bırak. İki kişiye yetecek çok oda var. | Open Subtitles | ألق بأغراضك بالداخل فهنـاك غرف تكفي لإثنـان |
Paris'te böyle çok az oda var. | Open Subtitles | فى باريس ، غرف الخريف ليسوا فقط من الاشجار |
Buraya bir kaç oda şuraya bir kaç oda | Open Subtitles | انظري هنا سيكون حمامين بالنهاية وبضعة غرف نوم هنا |
Burada pek bir şey yok. Sadece buhar odaları ve jeneratörler olmalı. | Open Subtitles | لا يوجد الكثير هنا في الأسفل قد توجد غرف التدفئة و المولدات |
Gizli odalar, açılır kapanır duvarlar asit çukurları, boğulma odaları. | Open Subtitles | غرف سرية ، جُدران مُفصلة غرف حامضية ، غرف للإختناق |
O günlerde, sohbet odaları ve çevrim içi sanal iletişim yollarıyla tanışıyorduk. | TED | في تلك الأيام المتهورة، كنا نجري تجارب على غرف الدردشة والمجتمعات الافتراضية على الانترنت. |
Dinlenme odası da uyumanız için, kilide ihtiyaç duyulan işleriniz için değil. | Open Subtitles | , غرف الاستدعاء للقيلولة و ليس من أجل أشياء تطلب باب مغلق |
Yönetmeliklerine göre şehir sınırları içerisinde yeteri kadar otel odası olmayabilirmiş. | Open Subtitles | وفقًا لقواعدهم لا يمكننا الحصول على غرف فندقية داخل حدود المدينة |
Eski kontrol odası falan yok. Hepsi ya silindi ya da yeniden yapılandırıldı. | Open Subtitles | لا يوجد أي غرف تحكم قديمة لقد تم حذفها جميعا أو اعادة تشكيلها |
Bu zavallı Apsaralar eski ve küf kokulu bir kitaptaki Indra'nın odalarında binlerce yıl boyunca kapalı kalmışlardı. | TED | لقد علق هؤلاء الأبسارات المساكين داخل غرف إندرا لألوف السنين في كتاب قديم وبال |
Şehirde üç odalı bir evim olduğu için bir sorun yok. | Open Subtitles | في الحقيقة عندي ثلاث غرف نوم في المدينة لذا انا بخير |
Ailem hayalimin peşinden gidebilmem için otel odalarını temizledi, bulaşıkları yıkadı ve benzinlikte çalıştı. | TED | نظف والداي غرف الفنادق وغسلوا الأطباق وضخوا الغاز لكي أقدر على تحقيق حلمي. |
Şehir dışından gelen misafirlerimizin otel odalarına koyacağız. Burada Pasadena haritası var. | Open Subtitles | هذه حقائب هدايا سوف نضعهم في غرف الفندق لضيوفنا من خارج المدينة |
O ve karısı, aynı odada mı yoksa farklı odalarda mı yatıyorlardı? | Open Subtitles | وإن كان هو وزوجته ينامان مع بعضهما أو في غرف نوم منفصلة؟ |
Başka odamız yok, bu yüzden mülakat odasını kullanmak zorundayım. | Open Subtitles | ليست لدينا أي غرف شاغرة , لذا سنستخدم غرفة التحقيقات |
Duş odasında bir havalandırma var. Kantine veya başka bir yere gidiyor. | Open Subtitles | هناك منفذ فى غرف الاغتسال تؤدى الى غرفة مخزن او شيئا ما |
Herkesin odasına gidip yatmasını istiyorum, ışıklar saat 8'e kadar sönmüş olacak. | Open Subtitles | أريدكم جميعاً في غرف النوم , الآن وأطفئوا الأنوار في الساعة الثامنة |
Yatak odalarının mahremiyetinde yapılanlar bizi ilgilendirmez, değil mi? | Open Subtitles | ما يفعله الناس فى غرف نومهم لا يهمنا فى شئ, اليس كذلك؟ |
Bu gece için boş odanız var mı diye soracaktım. | Open Subtitles | أنا أتساءل لو أجد لديكم أي غرف فارغةٍ الليلة ؟ |