Bunun benim hizmetime girmesi de böyle olmuştu. ve Bu erkeklerinkinden farklıydı. | TED | لذلك كان هذا كيف جاء في خدمتي ، وكنت مختلفة عن الرجال. |
Bu Cebir 2 sınıfı öğrencileri için korkunç bir şeydi. | TED | كان هذا مريعًا لهؤلاء الطلاب في فصل علم الجبر 2. |
Bu projeyle ilgili en ilginç şey ise Beau ve bizim Bunun işe yarayıp yaramayacağına dair hiçbir fikrimiz olmamasıydı. | TED | ما كان مثيرا حقاً في هذا المشروع هو أننا، وبو، لم تكن لديه أي فكرة عما إذا كان هذا سيعمل. |
Ayrıca O sıralarda, evlere de, insanlar Bu bilgisayarı alıyordu. | TED | وفي تلك الأثناء، في المنزل كان هذا الحاسب الذي يشترونه |
Grubu temsil ediyordun ve belki senin de Bu şekilde, algılanıcağın düşüncesi Çok korkunç, alışması Çok zor bir düşünceydi. | TED | أنت مثلت مجموعة كان هذا أمرٌ من الصعب تقبله والتعامل معه و كان هناك احتمال أن يُنظر إليك بالطريقة نفسها |
Bu onlar için büyük bir başarıydı çünkü Bu çalışma ertesi gün basındaydı, her gazetede, köşe yazısında ve dergide. | TED | كان هذا نجاح ساحق بالنسبة لهم لأن الصور عرضت في صحافة اليوم التالي في كل الجرائد, صحف الفضائح, وصحف التابلويد |
Bu 5.5 gün boyunca el sallayan TV oldu. Sevdiklerine canlı bir mesaj gönderdiklerinde insanlar son derece mutlu oldular | TED | كان هذا تلفاز تلويح على مدار خمسة أيام ونصف، ويشعر الناس بسعادة بالغة عندما يستطيعون إرسال رسالة حارة إلى أحبابهم. |
Bu durum, benim için her anlamda Çok zor bir geçişti. | TED | لقد كان هذا تحولا قويا جدا بالنسبة لي في نواح كثيرة. |
Bu, korkularımdan doğan bir kurguydu, ama ben ona inandım. | TED | لقد كان هذا وهما توّلد من الخوف ولكن أنا صدقته. |
Bu daha yapılacak Çok fazla şeyin kaldığı bir şeydi. | TED | كان هذا شيئاً حيث ما زال هناك الكثير للقيام به. |
Eğer Bu konu sizi biraz temkinli olmaya sevkediyorsa sakin olun. İstatistik öğrenmek sizi çılgın bir komplo teorisyeni yapmaz, sadece şüpheci yapar. | TED | ولو كان هذا يجعلك في الحال حذراً بعض الشيء فلا بأس، فإن هذا لن يجعلك نوعا ما صاحب نظرية مؤامرة مهووس، بل متشكك. |
Demek istediğim, Bu -- ben, sahip olduğum şeyler miydim? | TED | أعني.. لقد كان هذا .. هل كنت أعيش بين مقتنياتي؟ |
Bu sekiz sene öncesiydi, O zamanlar bazı insanlar daha fazla cumhuriyetçiydi. | TED | كان هذا قبل ثمانية أعوام مضت، بعض الأشخاص كان أكثرهم جمهوريين حينها. |
O gerçek bir prodüktördü ve bana filminde bir rol vermek üzereydi. | Open Subtitles | كان هذا منتجا حقيقيا وكان علي وشك أن يعطيني دورا في الفيلم |
Evet, O uzun zaman önceydi ama problemlerinizi anlayabiliyorum, Komiser. | Open Subtitles | كان هذا قبل وقت طويل لكنني على الأقل أفهم مشاكلك |
Dünyaya bakış açım buydu. Patlayan nüfus, küçük gezegen, çirkin şeylere sebep olacaktı. | TED | كان هذا نموذجي الذهني للعالم إنفجار سكاني، وكوكب صغير سيقود الى أشياء قبيحة |
Ama gördüğünüz tek şey buysa O zaman beni görmüyorsunuz göremiyorsunuz demektir. | Open Subtitles | لكن إن كان هذا ما ترونه فأنتم لا ترونني لا تستطيعون رؤيتي |
Kısa bir süreliğine derken bunu kastediyorsan gerçekten mola verdiğin zamanları merak ediyorum. | Open Subtitles | إذا كان هذا ما تدعوه لحظة فسأود أن أراك عندما تأخذ استراحة حقيقية |
Evet, öyle anlaşmıştık J.B. Onu sadece, sarhoş olup taşkınlık çıkarmaktan tutuyordum. | Open Subtitles | لقد كان هذا اتفاقاً ، لقد قبضت عليه للسكر و عدم الإتزان |
Burası senin vizyonun, ama burayı hepimiz yaptık ve Burası hepimize ait. | Open Subtitles | كان هذا حلمك .. لكننا جميعاً بنينا هذا المكان وهو ملكنا كلنا |
RL: Rica ederim. CA: Bu harikaydı. | TED | رودين: شكرًا لكم. كريس: كان هذا رائعًا. |
Bİz de Bunun doğru olup olmadığına dair bir çalışma yapmaya karar verdik. | TED | وهكذا قررنا عمل دراسة بحثية لمعرفة ما إذا كان هذا صحيحًا أم لا |