ويكيبيديا

    "لفعل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapmak
        
    • yapmaya
        
    • yapmanın
        
    • yapacak
        
    • yapmana
        
    • yapmayı
        
    • yapma
        
    • yapmam
        
    • yapabilecek
        
    • yaparım
        
    • Buna
        
    • yapman
        
    • yapması için
        
    • yapabilmek için
        
    • yapar
        
    Bunu yapmak için, bu demokrasilerin bilgi alanlarını sızdırmanız gerekecektir. TED لفعل ذلك، ستحتاج إلى التسلل إلى مجالات المعلومات لهذه الديموقراطيات.
    Gerçekte önem arz eden şey: Gayret ederseniz düzenli olarak yapabileceğinizin en iyisini yapmak için, sonuçlar olması gerektiği şekilde olacaktır. TED هذا هو ما يهم حقاً: إذا بذلت جهدا لفعل أفضل ما تستطيع بصورة دائمة، فان النتائج ستكون كما ينبغي أن تكون.
    Bunu mümkün kılmanın tek yolu bu piyasa fiyatlarında ev almak salaklık olmasına rağmen bir ev almaktan geçiyorsa bunu yapmaya razıyım. Open Subtitles و إذا الطريقة الوحيدة لتحقيق ذلك هي بإيجاد منزلٌ جديد, فأنا مستعدة لفعل ذلك على الرغم أنهُ إستثمارٌ أحمق بحال السوق هذه
    Bu nedenle ana dilimizden farklı diller öğrenmenizi şiddetle tavsiye ediyorum, çünkü bunu yapmanın daha iyi zamanı olmadı. TED لذا أوصيكم أن تسعوا لتعليم أنفسكم لغات بخلاف التي أتحدثها أمامكم، لأنه لن يكون هناك وقت أفضل لفعل ذلك.
    Ama mücadele ediyordum. Doğru olanı yapacak cesareti bulmak için. Open Subtitles أنا ما زِلتُ أُكافحُ من أجل إيجاد الشجاعة لفعل الصواب
    Eğer "tereddüt" kelimesini dediğimi bile duyduysan bunu yapmana gerek yok. Open Subtitles كما لو أنك تسمعني أقول كلمة شك لست مضطرا لفعل هذا
    Hayır, onu arabamın arkasına koyduk. Daha sonra yapmayı planlıyorduk. Open Subtitles كلا، وضعناه في خلفيّة سيّارتي، كنا نخطط لفعل ذلك لاحقًا..
    yapmak istediği şeyleri yapmak için bundan biraz daha etkili yöntemleri vardır. TED إن لديه طرق أكثر قوة عن ذلك لفعل ما يريد أن يفعل.
    Ve bunu yapmak için 13 dakikam kaldığından, bu biraz hızlıca olacak. TED وعلماً بأن لديّ 13 دقيقة لفعل ذلك، سيكون هذا نوعاً ما سريع.
    Bu konuda bir şeyler yapmak için artık çok geç. Open Subtitles حسناً ، لقد تأخر الوقت قليلاً لفعل شيئ حيال هذا
    Haklısın. Bunu yapmak zorunda değiliz. Ama bunu Juno'ya ben söyleyemem ki. Open Subtitles أنت محقة لسنا مضطرات لفعل ذلك ولكن لست أنا من سيقول لا
    Hakkında Tüm l bakım Grand Design sürdürmektedir, ama bunu yapmak için, ben yakında papaz ruhunu iddia gerekir. Open Subtitles كل ما أهتم به هو أن أحافظ على الترتيب لكن لفعل هذا ، فيجب أن أحصد روح القسيس قريباً
    Shannon, çok önemli bir şey yapmak için hazır olmalısın. Open Subtitles شانون, يجب أن تكونى مستعدة لفعل شيئ هام للغاية, حسنا؟
    Her neyse, bu hükümet işlerini yapmaya zorladığım için üzgünüm. Open Subtitles بأى حال , أسف على توريطك لفعل هذا المهام الحكومية
    Kafatası tek başına yapamadıklarını kendine denk komplocularla yapmaya çalışıyor. Open Subtitles سكال يبني عصابة متوازنة لفعل ما لا يمكن فعله لوحده
    Bekle bir dakika, bunu yapmanın büyülü bir yolu olmadığını söylemiştin. Open Subtitles انتظر لحظة، لقد قلت بأنه لا توجد طريقة سحرية لفعل هذا
    Bak, sana katılıyorum. Bunu yapmanın daha iyi yolları var. Open Subtitles اسمع أنا أعلم, أن هناك العديد من الطرق لفعل ذلك
    Gizli yapacak kadar bile ince değilsin. İllâ tüm dünyaya gösteriş yapacaksın! Open Subtitles حتى انك ليس عندك الذكاء لفعل هذا بالسر لماذا امام كل العالم
    O yerleşkeyi tanımamıza yardım edebilecek bir tür işaret yapmana ihtiyacım olacak. Open Subtitles لا سوف أكون بحاجتك لفعل مايمكنني فعله لمساعدتنا في معرفة ذلك المجمع
    Ne yapmayı planlıyorsun, Süper fare, duvara mı tırmanacaksın? Open Subtitles ماذا تخطط لفعل هذا الفأر العبقري يقيس الحائط؟
    - Hayır, bunu yapma, benim istediğimi düşünür. Benim kıçım belaya bulaşır. Open Subtitles لآنهُ حينها سيظن بأني سألتك لفعل هذا, وسيكون كُل هذا على عاتقي
    Gayet yumacagım, sayet tekrar yapmam gerekse, 100 kez yapardım. Open Subtitles ذلك صحيح، وإذا اضطررت لفعل ذلك مجدداً سأفعلها 100 مرة
    Şimdi kendinize bunu yapabilecek kadar cesaretli olup olmadığınızı sorma zamanı. Open Subtitles انه وقت سؤالك لنفسك هل انت شجاعة بما يكفى لفعل المثل
    Bunu seve seve yaparım. Kızım için, senin için değil. Open Subtitles ساكون سعيداً لفعل هذا من اجل ابنتي وليس من اجلك
    Çünkü, patronun onların vakfını soydu sen de Buna yardımcı oldun! Open Subtitles لأن رئيسك في العمل نهب مؤسسته الخيرية وأنتِ ساعدتيه لفعل ذلك
    Zor olduğunu biliyorum ama seni doğru şeyi yapman için yetiştirdim. Open Subtitles نا أعرف أن ذلك صعباً، لكنني أثق بك لفعل الشيء الصحيح
    Bunu yapması için de bu genç arkadaşımın hazır olmasını bekliyordum. Open Subtitles ولقد كنت أنتظر لصديقتى الصغيره هنا كى تكون مستعده لفعل هذا
    Bunu yapabilmek için teknoloji yapay olduğu kadar insan da olmalı. TED لذا لفعل ذلك، يجب أن تكون التكنولوجيا بشريّة بقدر كونها صناعيّة.
    En nihayetinde bir çocuğun ailesi, çocuğunun güvende olması için her şey yapar. Open Subtitles على كلٍّ , فأيّ من الأبوين مستعدّان لفعل أيّ شيء لبقاء ابنهما آمنًا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد