ويكيبيديا

    "ماضي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • geçmişi
        
    • geçmişim
        
    • geçmiş
        
    • geçmişte
        
    • geçmişiyle
        
    • geçmişinden
        
    • geçmişine
        
    • geçmişimiz
        
    • geçmişimi
        
    • geçmişinin
        
    • geçmişimden
        
    • eski
        
    • geçmişin
        
    • geçmişleri
        
    • mazisi
        
    Hepimizin devamlı kendinden bile sakladığı karanlık bir geçmişi var. Open Subtitles كلنا عندنا ماضي مظلم ونحس بان حياتنا اختفت حتى عنا
    Wraith oluşu dışında geçmişi hakkında hiç bir şey bilmiyoruz. Open Subtitles لا نعرف شيئاً عن ماضي ما عدا أنه كان شبح
    Ben hep bir polis değildim, tatlım. geçmişim var, biliyorsun. Open Subtitles انا لم اكن دائما شرطيا ياعزيزتي انا لدي ماضي تعرفين
    geçmiş hayatında büyük bir savaşçı ya da kral olmalı. Open Subtitles لابد أنهُ كان محارب عظيم أو ملك في عصراً ماضي
    Bütün bu önemli veriler ortalık yerde dururken, geçmişte sevmiş olduklarınıza çok yakından bakmamak belki de iyi bir fikir olabilir. TED مع كل هذه البيانات هنا، قد تكون فكرة جيدة أن لا ننظر بعيداً جداً في ماضي من تحب.
    Eğer Woodcock'ın geçmişiyle ilgili birşeyler öğrenebilirsem... bu annemi gelecekte çekeceği ıstıraplarından kurtaracaktır. Open Subtitles ان علمت شيء عن ماضي وودكوك الذي سينقذ امي من وجع قلب المستقبل
    Aşırı doz. Evet, ama çocuğun uyuşturucu kullanımıyla ilgili geçmişi yok. Open Subtitles حقاً, ولكن هذا الصبي لم يكون لديه ماضي في تعاطي المخدرات
    Kardeşinizin geçmişi belliyken kimse adam kayırıyor gibi görünmek istemiyor. Open Subtitles إنها الإدارة واضح أن ماضي أخيك لا أحد يريد الإنخداع باللعب بأي صالح شخصي
    Eğer bu ailemizin geçmişi ile birlikte ortaya dökülürse bana nasıl bir etkisi olur biliyor musun? Open Subtitles هل تعين ما يمكنه فعل هذا بي إن إنتشر هذا مع ماضي العائلة؟
    Eğer bu ailemizin geçmişi ile birlikte ortaya dökülürse Open Subtitles هل تعين ما يمكنه فعل هذا بي إن إنتشر هذا مع ماضي العائلة؟
    Doğma büyüme Camden'lı Earl Hickey'in oldukça sabıkalı bir geçmişi var. Open Subtitles ايرل هيكي من مقاطعه كاندم رجل مع ماضي سيء
    geçmişim beni farklı bir noktaya getirmeliydi. TED ينبغي أن يكون ماضي هو من دفعتني إلى اتجاه مختلف.
    Korkunç bir geçmişim var. Üç yıldır, bir saksofoncuyla yaşıyorum. Open Subtitles لدي ماضي فظيع، قضيت 3 سنوات مع عازف ساكسفون
    Ve düşünmeye başladık: New York Times'ın ölüm ilanları için geçmiş analizi yapsak ne olurdu? TED وبدأنا التفكير: ماذا لو أعدنا رؤية ماضي الوفيات من صحيفة نيويورك تايمز؟
    geçmişte ne olduysa geçmişte kaldı. Open Subtitles أياً كان ما قد حدث في الماضي، فإنه ماضي.
    İtalyanlara oğlunun geçmişiyle ilgili bilgi vermek istemiyor. Open Subtitles كما أنه يرغب في عدم الإفصاح عن أي معلومة للإيطاليين بخصوص ماضي ديكي
    Bana bu anlattığın olay başkasının geçmişine saygısızlık etmek kendi geçmişinden kaçmanla hiçbir ilgisi yok. Open Subtitles هذا حيث تخبرني بأنّ كونكَ شهم تجاه ماضي شخص آخر لا علاقة له بتحاشي ماضيكَ الشخصيّ
    Arizona'nın Tucson şehrinde, Sonoran Çölü'nün geçmişine hayran olarak büyüdüm. TED نشأت في توسُن، أريزونا، ووقعت في الحب مع ماضي صحراء سونوران.
    Seninle bir geçmişimiz olmadığı için iş ortağı olabildik Lemon. Open Subtitles أنت و أنا كنا شركاء لأنه لم يكن بيننا ماضي مشترك
    Artık geçmişimi değil, geleceğimi düşünerek buradan ayrılabilirim. Open Subtitles و استطيع مغادرة و انا أفكر بمستقبلي لا ماضي
    Ağabeyinizin izini bulmak için, annenizin geçmişinin izini sürmeniz gerek. Open Subtitles إذا كنت ترغب في البحث عن أخوكم، عليك أن تعود إلى ماضي أمك
    Benim gerçek adım Marianne Lewis 1972'den beridir geçmişimden kaçıyorum. Open Subtitles إسمي الحقيقي ماريان لويس أهرب من ماضي منذ 1972
    Ama buradaki cezalar eski cezaların yanına bile yaklaşamaz. Open Subtitles لكنَ العُقوبات هُنا ليسَت سيئَة كما كانَت في ماضي الأيام
    Siz bunu düşünedurun, ben prostetiğin şartlarından bahsedeceğim. geçmişin, şimdinin ve geleceğin protezleri. TED وبينما تفكر في هذا، دعني أتحدث عن هذا في سياق الأطراف الصناعية، ماضي الأطراف الصناعية، وحاضرها، ومستقبلها.
    Ama bu caddelerde yürüyen bazı insanların gizlemek istedikleri geçmişleri vardı. Open Subtitles لكن بعضاً من الناس ممن يمشون فى هذه الشوارع كان عنده ماضي أراد إخفائه
    Bu şehrin, mazisi derin aktris sevdiğini söylüyor. Open Subtitles لقد قال لي أن المدينة تحب الممثلة التي لها ماضي إنه محق تماماً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد