"مره" - ترجمة من عربي إلى تركي

• kere
• En
• defa
• keresinde
• zaman
• tekrar
• daha
• sefer
• seferinde
• zamanlar
• bir kez
• onu
• defasında
• geri
• yine

Ve sen de bunu günde 20 kere yapıyorsun. Bana maval okuma.
و أنت تفعل ذلك عشرين مره فى اليوم لذلك لا تسمعنى هذاالهراء

beraber yalnız olduğumuz En son zaman, beklemeye değer bazı şeyler olduğunu söylemiştin.
آخر مره كنا فيها وحدنا سويا أنت قلت أشياءا كانت تستحق الأنتظار لأجلها

Hayatımda ilk defa bu takımlardan bir tane giyiyorum. Merhaba. Tam zamanında.
كما تري، إنها أول مره أرتدي إحدي تلك البدلات المفتوحه من الأمام

Bir keresinde şiddetli bir kalp krizi geçiren bir yaşlı hastaya müdahele etmiştim.
اهتممت مره برجل كبير في السن و الذي كان لديه ازمة قلبية كبيرة

Jackson ne zaman ayak işine koşsa, Cooney, rütbesini yükseltiyor.
كل مره يقوم فيها جاكسون بمهمه كونى يمنحه شريطه بقشيش

Beni zaten bıraktı. Sırf zevk icin tekrar bırakacağını sanmam.
لقد تركتني مره ، لا أظن انها ستفعلها مره اخرى

Bu zamana kadar o ayyaştan daha önemsiz bir konumundaydım.
لقد لعبت دور العازف الثانى لهذا المدمن السكير لآخر مره

Bunun bizi durdurmasına izin veremeyiz. Ben hiç yenilmedim. Bir kere hariç.
لن ندع ذلك يوقفنا ،انا لم اهزم من قبل ،ماعدا مره واحدة

Pekala. Bunu bana bırak. Bir şey yapmadan önce bir kere daha bakayım.
حسناً ، اترك هذا معى دعنى اشاهده اكثر من مره قبل ان اقرر

Bence o filmi 100 kere izlerim yine de sıkılmam.
يمكنني ان اشاهد الفيلم 100 مره ولا اشعر بالملل منه

En son geceyarısı civarında kız arkadaşıyla kulüpten ayrılırken görülmüş.
آخر مره شوهد يغادر الملهى فى منتصف الليل مع صديقته

Buraya En son geldiğinde 9 yaşındaydın, deli olma. Yani?
كنت بسن 9 عندما حضرت اخر مره هنا ايها الغبي

Şimdi fark ettim. Seni ilk defa iki numaralı kafa bandı olmadan görüyorum.
هل تعلم لقد ادركت الأن اني اراك لأول مره بدون الربطه رقم 2

Böyle bir yere ilk defa geliyorum, o yüzden sadece izleyeceğim.
انه اول مره لى فى مكان كهذا لذا انا سأتفرج فقط

Bir keresinde başka bir evrende kendini kendine karşı savunması gerekti.
وذات مره تم ارساله لحماية نفسه. ضد نفسه فى كون اخر

Yani , bir keresinde büyük bir parti yapmıştı ..babam şehir dışındaydı..
أعني، فى مره عمل حفله كبيره بسبب ان ابى كان خارج البلده

Dinle, olur da tekrar yakalanırsam bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
اسمعي اريد منكي معروف في حاله تم القبض علي مره اخري

Bir hata ettim ve dersimi aldım ve bir daha da yapmayacağım.
ارتكبت خطأ , وتعلمت من الدرس ولن افعل ذلك مره ثانيه ابدا

Benimle çok açık konuşman şart, bu son sefer bile olsa.
يجب أن تكوني صادقه معي. حتى إذا كان هذا لآخر مره.

Her seferinde gökyüzünü haftalar hatta aylarca karartan toz fırtınaları olur.
هناك عواصف رملية يمكنها إظلام السّماء مره واحدة لأسابيع وحتى لشهور

Fakat, o zamanlar Cuyahoga Nehri'nin kirlilik yüzünden alev aldığını,
لكنك تعلم بأن نهر الكايجو كان عليه خصام مره اخرى.

geri geleceğimi bildiğini söylemiştin. Evet, ama sadece bir kez diye düşünmüştüm.
قلت أنك تعلم أنني سأعود أجل لكن ظننت أنك تعني مره واحده

Kadın İncili alır, yeniden okumaya başlar, onu görmezlikten gelir.
امسكت بالانجيل وبدأت تقرأ مره اخرى , متجاهله اياه تماما

Bir defasında karanlık bir sokakta bir seri katille karşılaştı ve bana söylemedi.
قامت مره بلقاء قاتل متسلسل في زقاق مظلم و لم تخبرني بذلك أبدا

Hayır, hayır, tatmin olmadığını ve oraya geri döneceğini söyledi.
لا ,لقد قال انه مستاء وانه سيعود اليه مره اخري

- Hayır, efendim, saçıma dokunmayacaksın. - Ponyboy, yine uzayacak be, oğlum.
لا, لا لن تلمس شعري بوني بوي, سينمو مره اخرى يا رجل