Ve sonra şu anda içinde yaşadığımız toplumu inşa etti. | TED | و , كذلك بنت المجتمعات التي نعيش بها نحن الان |
Hepimizi pislik bir tavukla yaşamak zorunda bırakan ben değilim ama! | Open Subtitles | أنا لست الشخص الذى يجعلنا نعيش مع تلك الدجاجة القذرة الصغيرة |
Küçücük bir çocukken bile, finansal ve duygusal çöküşün gölgesinde yaşadığımızı biliyordum. | TED | وعلى الرغم من صغري عرفت بأننا نعيش في ظل الإنهيار المالي والعاطفي. |
Biz gece Hobları Güney'de yaşarız ve bizde de oldu. | Open Subtitles | نعم. نحن امنياتنا الليلية نعيش في الجنوب وهو هناك، أيضا. |
Lüks içinde yaşayacağız ve Wilma arzu ettiği her şeye sahip olacak. | Open Subtitles | سوف نعيش في رفاهية ، و ويلما ستحصل على كل شيء تستحقه |
Yüzyıl Savaşı'nın üzerinden uzun zaman geçmiş olsa da halen barış içinde yaşamıyoruz. | Open Subtitles | بالرغم من مرورمئات السنين على الحرب . فإننا لا نعيش فى وقت السلام |
Biz üst katta oturuyoruz. | Open Subtitles | نحن نعيش في الطابق العلوي ، إنه ملائم جدًا |
Çöküşte olan bir ülkede yaşıyorduk, yavaş yavaş çökmekte olan. | TED | كنا نعيش هناك مع بلد في حالة إنهيار، إنهيار بطيء. |
Bu büyük gezegende hepimizin kendi potansiyelimizin küçük bir parçasıyla beraber yaşadığımız gerçeğini gördüm ve tamamen canlanmış hissediyorum. | Open Subtitles | وأشعر بانتعاش شديد ودهشة مجددة من ادراكي بأن جميعنا على كوكب الأرض العظيم نعيش على جزء بسيط من امكانياتنا. |
Yine bir kere daha, onun hayalleri, içinde yaşadığımız dünyayı tarif ediyordu. | Open Subtitles | بث واضح ومره اخري رؤياه تصف بالضبط العالم الذي نعيش فيه الان |
Bana, son sekiz yıldır yaşadığımız dünyayı yaratabilme yeteneğini verdikleri yer. | Open Subtitles | و أعطائي تلك القدره لخلق عالم نعيش فيه منذ 8 سنوات |
Yasadışı bir şey yapmayı seçtim ve bazen verdiğimiz kararlarla yaşamak zorundayız. | Open Subtitles | واخترتُ القيام بعمل غير قانوني ويجب أحيانًا أن نعيش مع عواقب اختياراتنا |
Peki, hep kaçak yaşıyor olsak da vahşiler gibi yaşamak zorunda değiliz. | Open Subtitles | لأنه على المدى يجب أن نعيش مثل الهمج. يمكنني نقدم لكم كاردوني؟ |
Özgür bir ülkede yaşadığımızı bildiğimiz için gizli saklı bir şey olmuyor. | Open Subtitles | تعرف, نحن نعيش فى بلد ينادي بالحرية لأنه لا يوجد أية أسرار |
Belli standartlarla yaşarız ve bu standartlar başta korkutucu görünür. | Open Subtitles | نحن نعيش بمعاير معينه وهذه المعاير تبدو في البداية مرهقه. |
Deniz seviyesi yükseldikçe, veya fırtınalar şiddetlendikçe, suyun altında kalmamak için ya yüzen adalarda yaşayacağız, | TED | سواء أكنا نعيش على جزر عائمة أو كان علينا إنشاء الجزر للبقاء خارج المياه مع ارتفاع مستوى البحار وشدة الأعاصير. |
Yalnız, biz birbirimizle yaşamıyoruz; bizim deli benliklerimiz birbirleriyle yaşıyorlar ve bir kopukluk salgınını ebedileştiriyorlar. | TED | لكننا لا نعيش مع بعضنا البعض؛ ذواتنا الهلعة تعيش مع بعضها وتنشر وباء من الانفصال عن بعضنا الآخر. |
Evet banliyolarda oturuyoruz ama işim şehir içinde. | Open Subtitles | ،حسنا، نحن نعيش في الضواحي لكن عملي في المدينة |
Yeni gelen göçmenler olarak zihinsel engelli yetişkinlere bakım sağlayan bir evin tavan arasında yaşıyorduk. | TED | كمهاجرين جدد، كنا نعيش في الطابق العلوي لمنزل خاص للعناية بالأشخاص ذوو إعاقات عقلية. |
Bugün ya Afrika'da yaşıyoruz, ya da taze bir sürgündeyiz. | TED | سواء كنا نعيش في أفريقيا .. أو في خارج القارة |
Eğer evlenseydim Condoda yaşıyor, kupon kesip öğlen et yiyor olucaktık. | Open Subtitles | واذا كنت تزوجته لكنا نعيش الآن فى كوندو نأكل اللحم الطازج |
Burada yaşamaya niyetim yok. Çok farklı bir hayatımız olacak. | Open Subtitles | ليست لدى النية لأعيش هنا سوف نعيش حياة مختلفة تماماً |
Bunca yıldır... hiç kimseye bir zararı olmadı. Canlı bir kanıtı. Birlikte yaşayabiliriz. | Open Subtitles | لم يضر أحداً, كان يعيش هادئاً لكننا لا نعيش معاً ونحترم مصير بعضنا |
Her yeni gün, çok az zamanımız kaldığı ve ölenlere saygımızı göstermek için, hayatlarımızı dolu dolu yaşamamız gerektiği gerçeğiyle yüzleşiriz. | Open Subtitles | اننا كل يوم نقابل نفس الحقيقة , ان حياتنا هنا قصيرة ولتشريف السابقين , يحب ان نعيش حياتنا على اكمل وجة |
Bir Hıristiyan olarak Tanrı bu muhteşem gezegeni biz yaşayalım diye yarattı ve yaşayan bütün canlılarla birlikte sorumluluğunu bize verdiğine inanıyorum. | TED | كمسيحية، أؤمن بأن الله خلق هذا الكوكب العظيم الذي نعيش فيه وحملنا مسؤولية كل شيء حي يعيش عليه. |
Amir bey, sürekli ayrı tutacağımız çocuklarımızla nasıl yaşamamızı bekliyorsunuz? | Open Subtitles | كيف يفترض أن نعيش وابنانا منفصلان بصفة دائمة أيها المأمور؟ |