ويكيبيديا

    "يقف" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • duruyor
        
    • duran
        
    • duruyordu
        
    • çıkan
        
    • engel
        
    • durduğunu
        
    • bekliyor
        
    • dikiliyor
        
    • durur
        
    • dikilen
        
    • karşı
        
    • dikiliyordu
        
    • durmuş
        
    • durduğu
        
    • duracak
        
    Bu fotoğrafta gördüğünüz gibi; eskiden yol olan bir yerde duruyor. TED في هذه الصورة، هو يقف في ما كان طريقاً في السابق.
    Sonunda yedi yol sonra bulduğum adam, bir kaç adımlık yerde duruyor. Open Subtitles رجل بأنني أخيرا وجدت بعد سبع سنوات، يقف في غضون بضعة أقدام.
    Bir köşebaşında güneşin altında duran bir yabancı görüyor... ve ona yaklaşıp dudaklarından öpüyor, bu hiç tanımadığı adamı. Open Subtitles ثم ترى رجلاً غريباً يقف تحت أشعة الشمس في نهاية طرف الشارع ثم تذهب إليه لتُقبله. ذلك الشخص الغريب.
    Ölünün yanında duran eli silahlı bir adamı aramak gibi. Open Subtitles كما لو أننا رأينا أحداً يقف أمام جثة رجل بمسدس
    Vitrinin yanındaki kitapların orada duruyordu. Seks dergilerini gömleğinin altın atıyordu. Open Subtitles كان يقف نحو رف المجلات و يخبأ المجلات الإباحية في قميصه
    İstediklerini soydular ve yollarına çıkan her amcığı yok ettiler. Open Subtitles يسلبون من يُريدون ويقضوا على كل من يقف في طريقهم
    İki yaşlı kadını paravan olarak kullanırız. Önümüzdeki tek engel Mortimer. Open Subtitles . سيدتان مسنتان كواجهة . مورتيمر فقط من يقف فى طريقى
    O kişi bir iskelede duruyor, Atlantik veya Pasifik Okyanusu'nu geçecek bir gemiye binmek üzere. TED يقف هذا الشخص على الميناء، على وشك أن يركب السفينة التي ستعبر المحيط الأطلنطي أو المحيط الهادئ.
    Gördüğünüz gibi düşmeye başlayınca bot karşı tarafa geçti, ve adam da orada duruyor. TED يمكنكم رؤية أنها بدأت تتدحرج هنا، والقارب قد تحرك إلى الجهة الأخرى، والرجل يقف هناك.
    Sadece bir milimetre uzunluğunda, fakat küçük bir makinanın yanında adeta Godzilla gibi duruyor. TED ويبلغ طوله ميلليمتر واحد، لكن شكله أشبه بشكل غودزيلا وهو يقف الى جانب هذه الآلات الدقيقة.
    Ve işte, herşeyin ortasında duran Whitey Durham... olanları yalnız başına karşılıyor. Open Subtitles وهناك في وسط هذا كله وايتي درهام يقف لوحده محاولاً استيعاب الامر
    FBI Başkanı ile vaftiz kızı arasında duran adam olmak istiyor muyum? Open Subtitles اتريد حقا ان تكون الرجل الذي يقف بين مدير الأف بي آي
    Bir baba ile intikamı arasında duran her adam ölüm istiyor demektir. Open Subtitles أي رجل يقف بين أب يحاول أخذ ثأره إنما يسأل عن موته
    - Anliyorum ama resimde ticarî plakasi olan bir traktörün yaninda duruyordu. Open Subtitles أفهم ذلك، لكنّه في الصورة، كان يقف أمام جرّارٍ يحمل لوحةً تجاريّة
    - Anlıyorum ama resimde ticarî plakası olan bir traktörün yanında duruyordu. Open Subtitles أفهم ذلك، لكنّه في الصورة، كان يقف أمام جرّارٍ يحمل لوحةً تجاريّة.
    Yüzyıllardır sen ve yandaşların yolunuza çıkan herkesi yakıyor, asıyor, çarmıha geriyorsunuz! Open Subtitles لقرون أنت وأمثالك تقومون بحرق وشنق وصلب أى شخص يقف فى وجهكم.
    Dinle, Bunu yapmama kise engel olamaz neden öylcee eve babanın yanına dönmüyorsun Open Subtitles لن يقف شيء في طريقي لما لا تعود الى بيتك و والدك ؟
    Onun bir yere tutunmadan ayakta durduğunu... hiç görmemişimdir herhalde. Open Subtitles أبدا لم أراه يقف على قدميه من دون مساعده
    Kusmaları gerekirse diye yanı başlarında bir köle bekliyor. TED يقف أحد العبيد مستعداً في حال رغب أحدهم في التقيؤ.
    Sadece bir emirle bizi yok etmeye hazır robotu, oracıkta dikiliyor. Open Subtitles لديه هذا الروبوت يقف هناك ، فقط في انتظار الأوامر لتدميرنا.
    Tafta o kadar serttir ki müdahale olmadan bozulmadan durur ve şifon o kadar yumuşaktır ki cildinizin üzerinde su var sanırsınız. Open Subtitles كيف أن قماش التفتة قاسي للغاية يكاد أن يقف من تلقاء نفسه , والشيفون ناعم جداً بحيث ينساب على بشرتكم كـ الماء
    Karşında dumanı tüten silâhıyla dikilen bir adam yerde de her yana kanı sıçramış hâlde yatan başka bir adam var ve senin bütün yapabildiğin parayı düşünmek. Open Subtitles هناك رجل يقف امامك ومعه سلاح جاهز والرجل الاخر على الارض ينزف في كل ارجاء المكان وماذا تفعل انت؟
    Günün birinde, biri karşı çıkacak ve sana iyi bir ders verecek! Open Subtitles في يوم من الأيام أحد سوف يقف لك شخص سوف يعلمك درساً
    Arkamı döndüm, o orada dikiliyordu, Yüzünde suçlu bir ifadeyle duran erkek hostesi gördüm. Open Subtitles فكان المضيف يقف هناك، ونظرات الذنب تعلو محياه
    Yaşadığı şehirde, bir köşede durmuş böyle bir işaret tutan birini görenler elini kaldırsın. [İŞ İSTİYORUM] TED ارفعوا أيديكم إذا رأيتم شخصًا ما في مدينتكم يقف في زواية حاملًا مثل هذه اللافتة.
    Şu tren hakkındaki her şeyi bulun, durduğu her yeri bilmek istiyorum. Open Subtitles تفقدوا هذا القطار , أريد أن أعرف جميع الأمكان التي يقف بها
    Cevap vermeyeceğim çünkü gelecek arkamda duracak ve beni pişman edecek. Open Subtitles لـن أجيب عـن هـذا السؤال لانـه، إذا فعلـت ، سيدخـل و يقف خلفي تمـاما،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد