ويكيبيديا

    "şeyin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الشيء
        
    • شيئ
        
    • شىء
        
    • الشئ
        
    • الأمور
        
    • شيئاً
        
    • شيء
        
    • شيءٍ
        
    • شي
        
    • شيئا
        
    • لما
        
    • الشيئ
        
    • الاشياء
        
    • الشىء
        
    • لشيء
        
    Öğrendiğim en temel şeyin ise şu olduğunu düşünüyorum: Eğer yapabileceğini düşünüyorsan, yapacaksın. TED الشيء الأساسي الذي تعلمته أنني إذا فكرت، وأنت إذا فكرت، فأنت تستطيع، وستفعلها.
    Peki biri bu şeyin buraya nasıl geldiğini açıklayabilir mi? Open Subtitles والآن، فليخبرني شخص ما، كيف وصل هذا الشيء إلى هنا؟
    Dünyadaki her şeyin yanlış ve kirli olmasıda üzerimizden su gibi akabilir. Open Subtitles أنا أدع كل شيئ خاطئ وقذر في هذا العالم يعبث بي كالماء
    Şovumda göstermeye çalıştığım şey de bu. Her yerde iyi insanlar var. Her şeyin mahvedilmesi için bir kişi yeterli. TED هذا ما أحاول اظهاره في عرضي. هناك أناس طيبون في كل مكان. و يستحقّ الأمر شخصا واحدا ليفسد كلّ شىء.
    Bu şeyin ne olduğu hakkında bir fikriniz var mı? Open Subtitles لا أعتقد أن لديك فكرة عن كنه هذا الشئ اللعين؟
    Görüşmememiz gerektiğini biliyorum, ama her şeyin bir adabı var. Open Subtitles علينا أن نتجنب أحدنا الآخر,و لكن هناك طرقاً لتسوية الأمور
    Bu daha yapılacak çok fazla şeyin kaldığı bir şeydi. TED كان هذا شيئاً حيث ما زال هناك الكثير للقيام به.
    Odasına gireceğim ve öğrendiğimi sandığım şeyin gerçek olduğunu öğreneceğim. Open Subtitles سأذهب لغرفته وارى الشيء الذي اعتقد انني اعرف انني اعرفه
    Kahretsin, o şeyin kaç para edeceğinden haberi bile yok üstelik. Open Subtitles تبًا, إنه لا يعلم كم تبلغ قيمة هذا الشيء في الحقيقة.
    Ama temel bir şeyin deneyimi o ilkel şeyi uyandırabilir. Open Subtitles لكن التجربه لشيء بدائي يمكن أن توقظ ذالك الشيء البدائي
    Hayır, yarın sabah 8'di ve o lanet şeyin ne dediği umrumda değil. Open Subtitles لقد كان غداً في الثامنه صباحاً وأنا لا اكترث لما يقوله هذا الشيء
    Evet, duyuyorum ve hala O şeyin bir tekne olduğuna inanamıyorum. Open Subtitles أجل بالفعل، ما زلت لا أصدق أن هذا الشيء هو قارب.
    Eğer söyleyecek bir şeyin varsa şimdi tam zamanı . Open Subtitles إذا كان لديكِ أى شيئ لتقوليه فالآن هو الوقت المناسب
    Para için endişe etmenize gerek yok. Her şeyin icabına bakıldı. Open Subtitles لا يتوجب عليك القلق بِشأن المال لقد تم التكفّل بكل شيئ
    Bizim işimizde kim değil ki? - Her şeyin üzerine atlarsın. Open Subtitles من ليس موجود فى اعمالنا انت لا تعلم اى شىء عنهم
    Benim ne düşündüğüm önemli değil. Hala aynı şeyin peşindeyiz. Open Subtitles ليس مهما ماذا أعتقد نحن ما زلنا وراء نفس الشئ
    - O uyanınca her şeyin yoluna gireceğinden emin misin? Open Subtitles هل أنت متأكد أن الأمور ستعود طبيعية عندما يستيقظ ؟
    Şunu bil ki, kontrolüm dışına hiçbir şeyin çıkmasına izin vermem. Open Subtitles لمعرفة ذلك , يمكنني السيطرة على شيئاً لا يمكن السيطرة عليه
    Ve hayatımda ilk defa benden daha büyük bir şeyin parçası olduğumu hissettim. TED و شعرت لاول مرة في حياتي كنت جزءا من شيء اكبر من نفسي
    Benim için bu daha büyük bir şeyin habercisidir: Bu da DNA teknolojisin artık herkes tarafından ulaşılabilir olduğudur. TED حسناً بالنسبة إلي، ذلك يؤشر إلى شيءٍ أضخم: بأن تقنية الحمض النووي أخيراً وصلت إلى أيدي كل شخص منكم.
    Doktor hafızan için en iyi şeyin tanıdık bir yerde bulunmak olduğunu söyledi. Open Subtitles ربما يجب ان ابقى في البيت الطبيب نصح بانه افضل شي لاستعادة الذاكرة
    Ama ne zaman eve dönsem, hasretini çektiğim şeyin farklı olduğunu anlıyorum. Open Subtitles لكن عندما أصل إلى البيت أجده شيئا غير الذي كنت أشتاق إليه
    Öyle bir şeyin peşinde koşsaydım, bu kadar açık konuşmazdım. Open Subtitles لو كنت أبحث عن مصلحتي, لما كنت صريحا هذه الصراحة
    - Yeşil şeyin ne olduğu hakkında fikri olan var mı? Open Subtitles هل لدي أحدهم فكرة عن ما يكون هذا الشيئ الأخضر ؟
    Ve bunun bu kadar önemli olmasının ve yaptığımız her şeyin bu kadar önemli olmasının nedeni bu fikirlere olan ihtiyacımız. TED و جزء من لماذا هذه الاشياء مهمة و كل الاشياء التي نفعلها مهمة غير أن هذه هي الأفكار التي نحتاج إليها.
    Lanet olsun! Bu şeyin babamın lastik ayakkabılarından daha fazla deliği var. Open Subtitles اللعنة , هذا الشىء به ثقوب كثيرة اكثر من ممحاة ابى
    Ya da öyleyse, sandığımızdan farklı bir şeyin kavgası belki. TED إذا كان كذلك، فهي معركة لشيء مختلف عما نفكر به.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد