Vahşi bir hayvanın içeriye bir yol bulduğu çok açık. | Open Subtitles | من الواضح ان هناك حيوان متوحش وجد طريقه الى الداخل |
- Bence nedeni çok açık! "Angarya iş mi var? | Open Subtitles | حسنا، أود أن أقول هو لعنة جميلة من الواضح لماذا. |
Bu akşamı tamamiyle farklı bir yöntem ile başlatmak istiyorum. Bana katılarak karadan ayrılın ve birkaç anlığına açık okyanuslara dalın. | TED | أود أن أبدأ هذه الليلة من شيء مختلف تماما، بأن أطلب منكم الانضمام لي لترك اليابسة والقفز في المحيطات المفتوحة للحظة. |
JB: Ve siz ordan çıkıp, mağramsı açık bir alana geliyorsınız. | TED | جي بي: وتتحرك من ذلك المكان نحو ذلك المكان المفتوح المتكهف. |
açık hapishanesinde, finansal sahtekarların etkisine girdi, ve bu sahtekarlar onu cezadan sonra kendileri için çalışmaya ikna ettiler. | TED | و في سجنه المفتوح، وقع تحت تأثير محتالي المال، و هؤلاء المحتالون أقنعوه أن يعمل معهم عند إطلاق سراحه. |
Arka pencerelerden biri açık, ama zorla girilme belirtisi yok. | Open Subtitles | نافذه خلفيه كانت مفتوحه ولكن لايوجد اى علامه على اقتحام |
Lütfen rahatla ve açık ol. Söyleyeceğin her şey gizli kalır. | Open Subtitles | أرجوكى أن تهدئى وتتكلمى بصراحة كل ما ستقولينه هنا سيظل سرا |
Oh, sonunda ne olduğu gayet açık. ondan sorasını özel efekt uzmanı halledecek. | Open Subtitles | من الواضح جداً ماذا سيحدث في النهاية ثم سيتولى جماعة التأثيرات الخاصة الباقي |
Bu zavallı yaratığın nerede olduğu konusunda bir fikrin olmadığı çok açık. | Open Subtitles | من الواضح أنه ليس لديك أدني فكرة عن مكان هذا المخلوق المسكين |
Sen benim kocamsın. Seni seviyorum. Ziyaretine geleceğim çok açık. | Open Subtitles | أنت زوجي ، وانا أحبك من الواضح أن ءأتي لزيارتك |
Bu görselde ITO dünya tarafından konulan her bir flash 2009'da açık sokak haritasına yapılmış bir düzeltmeyi gösteriyor. | TED | كل ومضة على هذا التصوير وضعت سوياً بواسطة منظمة التجارة الدولية تعرض تحريراً في 2009 صُنعت لخارطة الشارع المفتوحة. |
"Şey, açık Kaynak demek kaynak kodu yayınlamaktan farklı birşey." | Open Subtitles | حسنا المصادر المفتوحة تعني اكثر من طرح مصدر البرنامج للعموم |
Böylece eğer çalışırsa gitarı, kucağımda açık akortlu bir şekilde elimi kaydırarak çalabilirdim. | TED | إذا نجح هذا، سأكون قادرًا على عزف الجيتار المفتوح على حِجري مثل الزلاّقة. |
Saat geç, evden çıkmam lazımdı, ve bu saatte açık tek yer burası. | Open Subtitles | تأخر الوقت و أردت الخروج من المنزل و كان هذا المكان الوحيد المفتوح |
Çok sevimli bir şey. Bilerek benim ocağı açık bırakmıştı. | Open Subtitles | ,لطيفة فى وجهها فقط لقد تركت موقدى يعمل عن عمد |
Pencerelerim açık uyuyorum, ve bu şey sürekli işememe neden oluyor. | Open Subtitles | لقد ذهبت للنوم وتركت النافذه مفتوحه وهذا جعلنى أذهب للتبول بإستمرار |
Zaten biri yaptı. Oldukça açık bir şekilde bununla mücadele edeceğime emin değilim. | Open Subtitles | لقد صدّق أحدهم بالفعل و بصراحة أنا لستُ متيقناً من أني سأُعارض هذا |
Doktor, açık olduğuna emin misiniz? Ben bir şey duyamıyorum. | Open Subtitles | دكتور ، أمتأكد أنها تعمل ، لست أسمع لها صوت |
Kulaklarım açık, gayet iyi duyuyorum ama anlamıyorum. | Open Subtitles | أذناي مفتوحتان جيداً، لهذا يمكنني أن أسمع ولكن لا أفهم |
Machine Learning ve katkıda bulunduğumuz zekâ için açık kaynak araçlarına sahibiz. | TED | لدينا ادوات مفتوحة المصدر للتعلم الآلي و الذكاء التي يمكننا المساهمة فيها. |
Benim iniş pistimin size daima açık olacağına emin olabilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك ان تتأكد من هبوطي , سيكون واضحا بالنسبة لك |
Kapıyı açıp odaya girdiğinde kapıyı tamamen açtığından emin ol ve açık bırak. | Open Subtitles | الآن ، عندما تفتح الباب وتدخل الغرفة تأكد من فتح الباب وتركه مفتوحاً |
O en iyi köpeğimdi. açık kahverengiydi ve üstünde kalp şeklinde tüyü vardı. | Open Subtitles | إنه أفضل كلب على الإطلاق لونه بني فاتح وعليه بقعة على شكل قلب |
Sorun şu ki, Lestercorp gündüzleri açık ve gündüz gidemeyiz. | Open Subtitles | المشكلة أن ليستركورب تفتح بالنهار لذا لا نستطيع الذهاب بالنهار |
Ve hastanelerde çalıştığımız model ve başka bir sürü farklı binada çalıştığımız modeller, açık havayı dışarıda tutmak için. | TED | والنموذج الذي نشتغل به في المستشفيات، وكذلك في الكثير والكثير من المباني المختلفة، من أجل ترك الهواء الطلق خارجا. |
Eğer bu konuşmaya devam edeceksek şunu çok açık ifade etmeliyim: | Open Subtitles | أذا ما أردت أن نكمل محادثتنا فيجب أن أوضح لكِ شيئاً |