"عاد" - Translation from Arabic to Turkish

    • geldi
        
    • dönmüş
        
    • tekrar
        
    • döndüğünü
        
    • gelmiş
        
    • artık
        
    • yeniden
        
    • dönüyor
        
    • yine
        
    • dönerse
        
    • dönmüştü
        
    • gelirse
        
    • gitti
        
    • geldiğinde
        
    • dönen
        
    Hartum'dan daha yeni geldi. O benden daha iyi açıklayabilir. Open Subtitles لقد عاد توا من الخرطوم و يمكنه التفسير أفضل منى
    Sonra Çarşamba yine geldi, ve alışıldığı şekilde sipariş verdi. Open Subtitles و ثم عاد يوم الأربعاء كالعادة و عاد لحالته الطبيعية
    Başka yerde olduğunu ispatlamak için cinayetten sonra suya dönmüş olabilir. Open Subtitles مما يعني أنه عاد إلى الماء بعد الجريمة لتأكيد حجة غيابه
    Daha yeni İtalya'dan dönmüş, 8 hafta önce ve polisler... Open Subtitles لقد عاد للتو من إيطاليا قبل ثماني أسابيع والشرطة تعتقد
    1990'dan beri tekrar Berlin'de. Doğu'da ve Batı'da çeşitli ev adresleri var. Open Subtitles عاد لبرلين منذ العام 1990 العديد من عناوين صناديق البريد شرقا وغربا
    Özellikle bir şey anlatmadı ama eski erkek arkadaşının şehre döndüğünü biliyorum. Open Subtitles هي لم تقول بالتحديد، لكن أعرف أن صديقها السابق عاد إلى المدينة.
    Bacağı yerine gelmiş gibi hissediyordu, vücuduna yeniden kavuşmuş gibi. TED إنه يشعر وكأنه عاد لقدمه، وأن جسمه قد عاد إليه.
    Ama sonra gaz içeri falan mı kaçtıysa artık, inek patladı. Open Subtitles لكن ذلك الغاز عاد إلى الداخل أو شيء من هذا القبيل
    Birisi kızla stüdyoya geldi, onu öldürdü ve etrafı temizledi. Open Subtitles شخص ما عاد إلى المسكن معها، قتلها، ونظف نفسه بعدها.
    Önce görmezden geldim onu, bir kaç dakika sonra geri geldi. Open Subtitles تجاهلته في البداية , لكن بعد عدة دقائق عاد مرة أخرى
    Buraya hale, kanat takan bir çılgından bahseden zırvalıklarla geldi. Open Subtitles عاد إلى هنا يصرخ ويتعجب بشأن هذا الملاك ذو الجناحين
    Yok kocam sağ salim dönmüş, yok kocam hastanede ölmüş. Open Subtitles لقد عاد زوجك بخير وآمان، زوجي ميت في إحدى المستشفيات
    Sonra eve dönmüş ve orada silahla öldürülmüş şekilde bulunmuş. Open Subtitles لكنه عاد إلى المنزل وهناك عُثر عليه مقتولاً رمياً بالرصاص
    Doug ile angut arkadaşı bırakmasaydı, işe geri dönmüş olurduk. Open Subtitles دوغ وصديقه الغبي لم يختلساه لقد عاد مالك إلى الشركة
    Şimdi tekrar otobüs kullanıyor. Ve o kadar mutlu ki. Open Subtitles ثمّ عاد لقيادة الحافلة مجدداً، سعيد من أيّ وقت مضى
    Birçok aydan sonra, bir sabah uzun sessizlik bozulur ve vahiyler tekrar başlar. Open Subtitles وفى صباح احد الايام بعد عدة شهور الصمت الطويل إنتهى والوحى عاد ثانيةً
    Ama çocuklar viski şişesini almak için geri döndüğünü söyledi. Open Subtitles ولكن الصبية الآخرين قالوا لي أنه عاد ليجلب زجاجة الويسكي
    Gelecekle ilgili taze umutların güveni askerlerle geri gelmiş gözüküyordu. Open Subtitles شعور بالثقة فى أمل جديد للمستقبل قد عاد مع القوّات
    artık baban döndüğüne göre eminim onu gördüğüne memnun olmuşsundur. Open Subtitles بما أن والدك قد عاد فأنا واثق بأنك مسرور لرؤيته
    Kızını terkediyor ve 20 yıl sonra sürünerek, gözyaşları içinde geri dönüyor. Open Subtitles لقد ترك ابنته, وبعد 20 سنة, عاد مرة آخرى والدموع في عينيه..
    Eğer bir şeyi çok seviyorsan onu özgür birakırsın, geri dönerse senindir. Open Subtitles إذا كنت تحب شيئا, إتركه بحريته وإذا عاد لك, عندها سيكون لك
    Hayır, rüyamda babam geri dönmüştü ve yine beni dövüyordu. Open Subtitles ممم، مم لا، حلمت بأن والدي قد عاد وضربني ثانية
    Ama o şey geri gelirse diye en az birinizin telefonuna ihtiyacım olacak. Open Subtitles ولكن إذا عاد ذلك الشيء, فسوف أحتاج إلى رقم واحدة منكن أو كلاكم
    Belki Usta zamanda geri gitti ve onlarca yıl boyunca burada yaşadı. Open Subtitles ربما يكون السيد قد عاد في الزمن وهو يعيش هنا منذ عقود
    Kocam geçen sefer cepheden geldiğinde küçük şeyi neredeyse kopacak gibiydi. Open Subtitles في آخر مرة عاد زوجي من جبهة القتال كان عضوه مهتريء
    Burada protez bir uzuv var, aslında Irak'tan dönen bir askerinkiyle tamamen aynı... TED هذا طرف صناعي هنا مثل هذا الذي عند الجندي الذي عاد من العراق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more