"davranma" - Translation from Turkish to Arabic

    • تتصرف
        
    • تتصرفي
        
    • التصرف
        
    • تعاملني
        
    • تتظاهر
        
    • لا تكن
        
    • تدعي
        
    • تتصرّف
        
    • تعامليني
        
    • تتظاهري
        
    • تتصرفى
        
    • تتصرفين
        
    • تتعامل
        
    • لا تكوني
        
    • تَكُنْ
        
    Bana karşı bir şey hissetmiyormuş gibi davranma. Belki sana bir şey öğretebilirim, öğretmen. Open Subtitles لا تتصرف هكذا لا تفعل أي إحسان ربما أنا يمكن أَن أَتعلم منك قليلاً، معلمة
    Böyle cesur davranma. Başımın etini yemediğinde çıldıracağını biliyorum. Open Subtitles لا تتصرف بشجاعة، أعلم أنك ستجن من غير أن تودعني
    Bir yetişkin gibi davranma zamanın geldi. Üzerini değişiyor gibi yapmayı bırak. Open Subtitles لقد حان الوقت لكي تتصرفي بطريقة ناضجة و توقفي عن اللعب بملابسكِ
    Hepimizin içinde, özellikle hayranı olduğumuz kişi gibi davranma arzusu gizlidir. Open Subtitles إن لدينا جميعاً سر فى التصرف مثل شخص نعجب به بشكل خاص
    Ve tanrı aşkına bana *ahişen Malini Mishra gibi davranma. Open Subtitles وارجوك لا تعاملني على الأقل مثل بائعة الهوى ماليني ميشرا
    Uyurken beni izlemen ürkütücü değilmiş gibi davranma çünkü öyle. Open Subtitles لا تتظاهر أن التحديق بي هكذا ليس مرعباً لأنه كذلك
    Bu kadar küstah davranma. Ne için geldiğimi bilmiyosun ki. Open Subtitles لا تكن وقحا هكذا إنك لم تعرف بعد لماذا أتيت
    Beni artık sevmez olduğun gün sakın seviyormuş gibi davranma. Open Subtitles اليوم الذي لا تحبني فيه كثيرا لا تدعي بأنك تحبني
    Böyle cesur davranma. Başımın etini yemediğinde çıldıracağını biliyorum. Open Subtitles لا تتصرف بشجاعة، أعلم أنك ستجن من غير أن تودعني
    - Düşmanca davranma; evrensel karşılamayı kullanacağım. Open Subtitles لا تتصرف بعدوانية ساستخدم التحية العالمية
    Zaten şehir dışından geldim. Polis gibi davranma. Open Subtitles انا من خارج البلده لا تتصرف كشرطى, تصرف كسائح
    Bu şehirden değilim zaten. Polismişsin gibi davranma. Open Subtitles انا من خارج البلده لا تتصرف كشرطى, تصرف كسائح
    Öyle davranma öyleyse, ders ücretini alayım lütfen. Open Subtitles . حسناً ، لا تتصرف و كأنها المرة الأولى ، الـ 50 بنس من فضلك
    Bunu daha yeni öğrenmişsin gibi davranma. Open Subtitles لا تتصرفي وكأنك اكتشفتِ ذلك للتو لقد أعطيتك تشخيصي للمريضة
    Bu kadar sert davranma. Korktuğunda, yardım istemek yanlış bir şey değil. Open Subtitles لا تتصرفي بشجاعة دائماً , فعندما تشعرين بالخوف , لا بأس ان تطلبي المساعدة
    Soylu olmanın dezavantajlarından biri de... arada sırada soylu gibi davranma zorunluluğudur. Open Subtitles أحد عيوب أن تكون من النبلاء أنك أحياناً تكون مُكرهاً على التصرف كواحد منهم
    Sanki hiç beyaz insan görmemişsin gibi davranma. Open Subtitles كفّ عن التصرف و كأنها أول مرة ترى صبياً أبيضاً
    Bana sıradan bir kadınmış gibi davranma Guilford. Open Subtitles مولاتي , إبقي في الخلف غلفورد , لا تعاملني مثل النساء الأخريات
    Ama kariyerini geri alman, insanlık için büyük savaşımmış gibi davranma, tamam mı? Open Subtitles لكن لا تتظاهر بإنّك تعيد حياتك المهنية كجزء من حملة صلبية كبيرة، إتفقنا؟
    Bu kadar sert davranma, bütün çocuklar okuyor bunları. Open Subtitles لا تكن قاسيا جدا عليه كل الأولاد يقرأونها
    Sakın kendinin ya da benim herhangi bir adamımızı umursuyormuşsun gibi davranma. Open Subtitles لا تدعي بأنك تهتم لأي عميل سواء أكان يعمل لديك أو لدي
    Hayır, bunu ben istemişim gibi davranma. Buna kendin sebep oldun. Open Subtitles لا، لا تتصرّف وكأنّي أردتُ هذا، قد جلبتَ هذا على نفسكَ
    Amanda, bana sanki asistanınmışım gibi davranma eğilimin var. Ne? Open Subtitles اماندا، لديكِ ذلك الميل في ان تعامليني كـ مساعدة لكِ
    Güven bana, kimliksizlik bu işin anahtarı ve sakın ilgilenmiyor gibi davranma lütfen. Open Subtitles تقي بي ,السرية شيئ مهم جدا ولا تتظاهري بانك لم تريدي هذا ابدا
    Neden söz ettiğimi bilmiyormuş gibi davranma. Open Subtitles لا تتصرفى كما لو كنت لا أعرف الذى اتحدث عنه
    Asla bu şekilde davranma. Katiyen hiçbir yerde. Open Subtitles أبدا لا تتصرفين هكذا أبدا لا تتصرفين هكذا في أي مكان
    Hayır, garajımda yabancı bir adamı sorgulayıp hayatını kurtarmama, tesadüfmüş gibi davranma. Open Subtitles لا تتعامل مثل العفوى عندما استجوب رجال غرباء فى المرآب لأنقذ حياتك.
    Ona bir daha rastlarsak bu kadar samimi davranma. Open Subtitles لا تكوني وديّة جدا معه اذا قابلنه مرة أخرى
    Lütfen, Billy. James'e kaba davranma. Open Subtitles رجاءً، بيلي لا تَكُنْ وقحــاً مع ، جيمس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more