| Ama aynı noktada, kendine sormak zorundasın "Hayatının neyle ilgili olmasını istersin?" diye. | Open Subtitles | و لكن عليك أن تسأل نفسك ؟ كيف تريد حياتك أن تكون ؟ |
| ve benimle yemeğe çıkmak ister misin diye sormak istemiştim. | Open Subtitles | و أود سؤالك إن كنت ِترغبين في الخروج للعشاء معي |
| Bahsetmek istediğim örnek ya da sormak istediğim soru şu: sıtma nedeni olan organizmayı daha zararsız hale evrimleştirmek için ne yapmalıyız? | TED | و المثال الذى أود طرحه هو, أو الفكرة التى أود طرحها, السؤال هو, ماذا يمكننا أن نفعل كى نجعل الملاريا أقل ضرراً؟ |
| Ve sonra şunu sormak zorundayız: Bundan kim sorumlu olmalı? | TED | ثم علينا أن نسأل: من يجب أن يكون مسؤولاً عنها؟ |
| Eğer sizin için de uygunsa birkaç soru sormak istiyordum. | Open Subtitles | كنت آمل ان اسألك بعض الاسئلة إذا كنت لا تمانع |
| Öyleyse, şu soruyu sormak gerekiyor; İnsan Genomu Projesi kimin için? | TED | وهذا يجعلنا نطرح سؤال: من المعني بمشروع الجينوم البشري في الحقيقة؟ |
| Sana daha önce hiç sormadığım bir şey sormak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أطلب منكِ شىء لم أطلبه منكِ من قبل |
| Bize biraz esrar tedarik edebilir misin diye sormak istemiştik. | Open Subtitles | نحن نريد أن نسألك إن أمكنك أن تمدنا ببعض السجائر؟ |
| Şimdi muhtemelen nasıl olup uyuyabildiğimi sormak için can atıyorsunuzdur. | Open Subtitles | وربما أنك تتوق حتى تسألني كيف بإمكاني النوم ليلاً ؟ |
| Zaten sigorta şirketi frenleri kontrol etmek isteyecektir, ...ama ben sadece sormak istiyorum. | Open Subtitles | الأن , شركة التأمين سوف تتفقد عمل الكوابح لكنني فضلتُ أن أسألكِ فحسب |
| Evet ama sormak istediğim genç güzel bir kız neden... ..benimle çıkmak istesin ki ve buna cevap verebilirsen... | Open Subtitles | سؤالي كان، لماذا تريد فتاة صغيرة جدا مثل تلك تخرج مع رجل مثلي؟ وإذا يمكنك أن تجيب على ذلك |
| Bunu görmenin bir şekli kültürlere ve çağımıza şunu sormak olacaktır: İnsanlar neye tapıyor? | TED | وإحدى الطرق لرؤية ذلك أنه ربما الطريقة الأسهل لفهم ثقافة أو فهم عصر هو أن تسأل: ما الذي يعبده الناس؟ |
| Kendine kendin ile ilgili bir çok soru sormak zorundasın. "Eğer yaparsam?-- Şimdi burada jetlag oldum. | TED | عليك أن تسأل الكثير عن ذاتك: ‘ماذا لو؟‘ .. أنا أعاني من إختلاف التوقيت. |
| Birleşik Devletler hakkında sormak istediğim o kadar çok şey var ki. | Open Subtitles | يوجد الكثير من الأشياء التي أود سؤالك إياها عن الولايات المتحدة. ـ .لم |
| sormak istediğim ikinci soru ise daha basit, Diyelim ki örnek olarak vefat etmiş olan kayınpederimin ruhu ile iletişime geçmelerini istedim. | TED | السؤال الثاني الذي أود أن أسأل، بسيط إلى حد ما. لنفترض انني اطلب منهم الاتصال بروح حماي المتوفى ، على سبيل المثال. |
| Kendimize büyük soruyu sormak için küçük ölçek kullandığımız dört bildirge. | TED | أربعة نماذج حيث نستخدم نطاقاً محدوداً لكي نسأل أنفسنا أسئلة مهمة. |
| Sana kişisel bir soru sormak istiyorum: Sen de yapıyor musun? | TED | لذا أود أن اسألك سؤالاً شخصيًا هو: هل تفعل ذلك؟ |
| Bir insana karısını sormak geçen yılın modasını sorgulamak gibidir. | Open Subtitles | ..سؤال الزوج عن زوجته .مثل الحديث عن موضة العام الماضي |
| Bu akşam birkaç saatliğine evin dışında olabilir misin diye sormak istedim. | Open Subtitles | كنت أود أن أطلب منك أن تخرجي من بيتك لبضع ساعات الليلة |
| Griffen Holm'daki sınıf arkadaşlarınız hakkında birkaç soru sormak istiyoruz. | Open Subtitles | نريد أن نسألك عن بعض زملاؤك في مدرسة غريفن هولمز |
| Şimdi her şeye dokunmadan önce bu sıcak mı diye sormak zorunda değilsin. | Open Subtitles | الأن أنت لست مضطر لسؤالي. إذا كان كل شيء ساخن قبل أن تسألني. |
| Zaten sigorta şirketi frenleri kontrol etmek isteyecektir, ...ama ben sadece sormak istiyorum. | Open Subtitles | الأن , شركة التأمين سوف تتفقد عمل الكوابح لكنني فضلتُ أن أسألكِ فحسب |
| Asıl sormak istediğim... bu gizemli adamla ne zaman tanışacağımız. | Open Subtitles | اعتقد ان سؤالي الحقيقي هو متى ستقابل ذلك الرجل الغامض؟ |
| - Fakat sormak istediğim birşeyler var! - Hepimizin sormak istediği birşeyler var. | Open Subtitles | ـ أريد أن أسأله شيء ـ كلنا نريد أن نسأله شيئا ً ما |
| Kadınlar hakkında sorular soran insanları susturmayacağım. Bunu sormak meşru bir şeydir. | TED | ولن اُسكت الناس الذين يطرحون الأسئلة حول النساء، حسناً؟ أنها أسئلة مشروعة |
| Sana bunu sormak zorunda olduğuma inanamıyorum, ama ondan hoşlandın mı? | Open Subtitles | حسناً,أنا لا أستطيع أن أصدق أنني يجب أن أسألك عن هذا |