"المهم" - Traduction Arabe en Turc

    • önemli
        
    • önemlidir
        
    • büyük
        
    • önemlisi
        
    • Mesele
        
    • neyse
        
    • Büyütülecek
        
    • önemliydi
        
    • önem
        
    • mühim
        
    • Sorun
        
    • şu
        
    • Olay
        
    Bu tsunami sirenlerinin çalışması çok önemli, fakat insanlar sirenlerin bataryalarını çalıyorlar. TED من المهم أن تشتغل صافرات التسونامي هذه لكن الناس يسرقون منها البطاريات.
    Ancak sözcüklerin politikanın tam ortasında yer aldığı gerçeği çok önemli ve politikacılar da dili kontrollü kullanmayı denemeleri gerektiğinin farkındalar. TED ولكن من المهم جداً أن نعرف أن الكلمات محور الحياة السياسية، وأن جميع السياسيين يعرفون أن عليهم محاولة التحكم في اللغة.
    Uluslararası ayakları var, ve buna doğru eğilmemiz bizim için önemli. TED لديهم فروع دولية، ومن المهم بالنسبة لنا أن نتجه إلى هذا.
    Ama bu, ölçeğin sonundaki zengini umursayan herkes için önemli. TED ولكن من المهم لكل شخص من يهتم بالأغنياء بهذا المستوى؟
    Bir yakınınız öldüğünde, kafanızı suyun yüzeyinde tutmanız çok önemlidir. Open Subtitles حينما يموت شخص قريب منك, من المهم أن تستمر بحياتك.
    Bu gerçekten önemli, çünkü teknolojinin geldiği bu seviyede fiziksel bir alete uyum sağlamamız için bir neden yok. TED وهذا هو المهم حقا ، لأنه لا يوجد أي سبب في أيامنا و عصرنا هذا أن نتقيد بجهاز مادي
    Marrina Barrage'ın harika yanı büyük boyutuyla maksimum kullanım sağlamak için tasarlanması ve hiç umulmadık ama önemli yeri. TED الشيء المثير في مارينا باراج هي أنه بني لاستغلال الحد الأقصى من مساحته الكبيرة وموقعه غير المتوقع ولكن المهم.
    Körfez hakkında bir diğer önemli konu da buradakş hayvan türlerinden birçoğunun yılın yalnızca belli zamanlarında körfeze gelmesidir. TED والشيء المهم اكثر في الخليج بالنسبة للعديد من الكائنات الاخرى التي تتجمع في الخليج اثناء اوقات معينة من السنة
    Çünkü kızım gelmemin kendisi için çok önemli olduğunu söyledi. Open Subtitles لأن أبنتى أكدت لى أنه من المهم لها أن أحضر
    Fakat dört dörtlük olmak önemli, özellikle biri tek başına öldüğünde. Open Subtitles لكن من المهم أن تكون دقيقاً خاصةً حينما يموت رجل وحده
    Adi, iğrenç bir gazete neden bu kadar önemli ki? Open Subtitles ما هو المهم جداً حول جريدة رديئة ، وتافهه ؟
    Katılıyorum! önemli olan eylem, kelimeler değil, ve şimdi yapmalıyız! Open Subtitles أوأفق, التصرف هو المهم, لا الكلمات ونحتاج إلى التصرف الان
    önemli olan, bu büyük projenin yayınlandığında üstünde senin adının yazacak olmasıdır. Open Subtitles المهم هو أنه عندما ينشر هذا المشروع الضخم، فإنه سيحمل اسمك عليه
    önemli olan ile önemli görünen arasında doğru seçimi yapmayı nasıl bilebiliriz? Open Subtitles بين المهم وما يبدو مهماً كيف للعالم الذي نعرف أن يحكم بحكمة؟
    önemli olan, temiz ve güzel bir insan olarak hatırlanman. Open Subtitles المهم هو أنه يجب أن يتذكركِ الناس كإنسانة جميلة ونظيفة
    Bu, hayatın bir parçasıdır. önemli olan bittiklerinde ne yaptığımız. Open Subtitles انه جزء من الحياة المهم هو طريقة تعاملنا مع النهاية
    Ama derler ki; önemli olan tek şey denemekten asla yılmamaktır. Tamam mı? Open Subtitles ولكن الأمر الوحيد المهم فعلاً هو ألا تكف عن المحاولة أبداً موافق ؟
    önemli değil. önemli olan benim haklı olmam. Bu senin kararın. Open Subtitles لا يهم ، المهم هو أنى كنت على حق قرارك أنت
    "Bazen ne yöne zıpladığın önemli değildir, "zıplamış olman önemlidir." Open Subtitles بعض الأحيان ليس المهم أين تقفز ولكن المهم أن تقفز
    Buradan çıkarılacak büyük ders şu, asıl sihir kağıt üzerinde olmuyor. TED والدرس المهم هناك كان أن السحر الحقيقي لا يُنجزُ على ورقة،
    Ama en önemlisi, devasa bir sur duvarı kalıntıları vardı, muhtemelen Priam ve Hector'un Yunanların yaklaşmasını izlediği duvardı. TED والأمر المهم أنه يوجد بقايا جدارٍ حصني ضخم ربما يكون هو نفسه الذي شاهد منه بريام وهيكتور قدوم اليونانيين.
    Mesele şu, 18 yaşındasın ve kendi seçimlerini yapmaya başlamak için yeterince büyüksün. Open Subtitles يبقى المهم وهو انك في الثامنة عشرة وانت في عمر تستطيع معه اختيار
    Her neyse, bu kadar yoldan sadece yahni için gelmedik. Open Subtitles المهم , لم نأتي حقيقة الى هنا من أجل الشوربة
    Gerçekten, gelir. O kadar Büyütülecek bir şey değil. Öyle olsa bile, nasıl bir duygu biliyorum. Open Subtitles حقاً ،إنه يحدث، إنه ليس بالأمر المهم أنا أعلم ماهو الشعور الذي تشعرين به
    O poşetlerin batması sizin için çok önemliydi değil mi? Open Subtitles كان من المهم لك أن تغرق الاكياس ، أليس كذلك؟
    Dünya öncüsü Amerikanın, bilimadamlarına sistemli araştırma bursları sağlaması önem taşımaktadır. Open Subtitles وكزعيم عالمي، من المهم لأمريكا التَزويد من منح البحوثِ المنظّمةِ .لعلمائِنا
    Baktık işler yürümüyor kovarız olur biter. mühim bir şey değil. Open Subtitles وإذا لم يفلح الأمر معها، يمكننا أن نطردها، ليس بالأمر المهم.
    - İşte ondan! Sorun ne anlamıyorum. Babamın Fransız olması hiçbirinizi rahatsız etmemişti. Open Subtitles لا أعرف ما المهم بالأمر ، أعني لم ينزعج أحدكم أن أبي فرنسيّ
    Havada daha ne kadar olduğunu bilmiyorum ,efendim, ama Olay şu ki; Open Subtitles لا أدري كم من الممكن أن يكون عددهم سيدي،لكن المهم هو الاتي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus