"تستحقين" - Traduction Arabe en Turc

• hak
• hakediyorsun
• değersin
• değer
• hakkın
• hakettin
• haketmiyorsun
• layık
• hakkediyorsun
• hakettiğini
• değmezsin
• hakkettin

Henüz farkında olmasan da, her şeyin en iyisini hak ediyorsun.
انت تستحقين افضل ماهنالك حتى لو كنت لا تعرفين حتى الآن

Ne malımız varsa hepsini almanı istiyorum. Tümünü hak ediyorsun.
أريدك أن تحظي بكل المال , إنك تستحقين كل شئ

Ben söylerim dedim çünkü bence bir açıklamayı hak ediyorsun.
لذا فقلت أنني سأتولى الأمر لأنك تستحقين تفسيرا لما حدث.

Sana söz veremem ama herşey daha güzel olacak, hakediyorsun
اعدك انني ساعمل على جعل الاشياء افضل, انت تستحقين الافضل

Siz mutlu olmayı, tüm kadınlardan daha çok hak ediyorsunuz.
أكثر من أي امرأة أخرى أنت تستحقين أن تكوني سعيدة

Düzgün bir maaşı ve ikinci dönemde zammı hak ediyorsun.
انت تستحقين أجرا مناسبا و زيادة للراتب في النصف الثاني

Çaldığını duyduğumda seni gördüğümde bir şansı daha hak ettiğini düşündüm.
عندما سمعتك تعزفين الليلة, عندما نظرت هناك ورأيتك, أنت تستحقين فرصة.

Çünkü sana ihtiyacın olanı, istediğini hak ettiğini veremediğim için endişeleniyorum.
لأنني قلق بأني لا أعطيك ما تحتاجين ما تريدين, ما تستحقين

Hayır, mutlu olmayı hak ediyorsun ve ben seni mutlu edemiyorum.
لا , أنتٍ تستحقين أن تكوني سعيدة وأنا لا أستطيع إسعادكٍ

Sende bir erkekle aynı işte çalışıp aynı parayı kazanmayı hak etmiyor musun?
ألا تستحقين كسب نفس القدر الذي يكسبه الرجل من نفس العمل؟

Başkasının karısının kürklerini hak etmezsin tamam mı?
أنت لا تستحقين معاطف فرو زوجات الآخرين,حسناً؟

Daha iyisini hak ettiğinin farkına vararak ettin bile.
لقد فعلت حينما ادركت إنك تستحقين أفضل منه

Sevdiğin biriyle evlenmeyi hakediyorsun ya da en azından hoşlandığın biriyle.
أنت تستحقين أن تتنزوج بشخص تحبينه أو على الأقل شخص محبوب

Tatlım, sen buraya aitsin. Sen kocaman bir ev ve kocaman eşyalar hakediyorsun.
عزيزتي ، هنا حيث تنتمين انت تستحقين بيتا كبيرا واشياء جميلة.

Senin için iki işte çalışıyorum çünkü buna değersin.
أنا أشتغل بعملين من أجلك لأنكِ تستحقين ذلك يا عزيزتي،

Menüdeki en pahalı yemeği sipariş etmelisin, ki buna değer biri olduğunu anlasın.
يجب عليكي أن تطلبي الأشياء الغالية في القائمة ذلك ليعلم أنك تستحقين العناء

Hata olduysa affola. Herşeyi bilmeye hakkın var. Heralde en iyisi sana göstermem.
أنتِ تستحقين أن تعرفي كل شيء محتمل أنه من الأفضل أن أريكِ فقط

Cesur bir hasta olduğundan sürprizi hakettin.
لقد كنتِ مريضة شجاعة لذا أظن أنكِ تستحقين مفاجأة

Bunu haketmiyorsun, biliyorum ve bunu telâfi edeceğim, söz veriyorum.
وأنا أعلم، ليس هذا ما تستحقين سأعوّضُكِ عن هذا، أعدك

Hayattayken seni uzun ve zalim acılara layık gördü.
في حياتك لقد وجد أنك تستحقين آلاما ومعاناة في سكرات الموت

Sıfırı hakkediyorsun, fakat sen iyi bir kızsın sana on sekiz veriyorum.
تستحقين صفر، لكنك بنتطيبة. سأعطيكِثمانيةعشر.

O bir çift yeni ayakkabıyı hakettiğini hissetmen gibi.
أعني أنك تشعرين حينها بأنك تستحقين ذلك الزوج الجديد من الأحذية

Sana vurarak gireceğim sıkıntıya değmezsin.
انت لا تستحقين العناء من اجل ان اضربك

Ama gayrı meşru olarak, öyle olduysa bile, ...başına gelenlerden daha fazlasını hakkettin, bayan.
وبشكل غير رسمي ... حتى لو حدث أنت تستحقين جحيما أسوأ مما حصلتِ عليه آنستي