Küçük fikrim şu, Hepimiz bu konuya Jason'ın görselleştirdiği gibi yaklaşalım. | TED | الفكرة الصغيرة، جميعنا فل نرتبط أكثر بهذا بالطريقة التي شرحها جايسون. |
Hepimiz bunun gibi fotoğrafları televizyonda ve haberlerde gördük. Bu bir operasyon merkezidir. | TED | جميعنا شاهد صور مثل هذه على التلفاز و شاشات الأخبار، هذا مركز عمليات |
Böyle bir durumda yapmamız gerekeni Hepimiz biliyoruz, öyle değil mi? | TED | ونحن نعلم جميعاً ماذا سيحدث في هذه الحالة .. صحيح ؟ |
Bunu yapsak bile hala büyük bir sorunumuz var. Bizi insan gen haritası konusuna geri getiren bir sorun: Hepimiz farklıyız. | TED | ولكن حتى مع ذلك، مازالت هناك عقبة، وهذا في الواقع يعيدنا إلى خريطة الجينوم البشري، لأننا جميعاً نختلف بعضنا عن بعض. |
Ve bu soru şekil değiştirerek Hepimiz yapmaya çalıştığımızda nasıl iyi oluruza döndü. | TED | ثم يصبح سؤالا عن, كيف يمكننا جميعا أن ننجح فيما نحاول فعله ؟ |
Hepimiz önce görmezden gelinen ve küçümsenen sonra haklılığını kanıtlayan insanları biliyoruz. | TED | نعرف جميعًا أشخاصًا تم تجاهلهم في البداية لكن أثبتوا للجميع عكس المتوقع. |
Ama bütün konu yetiştirmek üzerine değil çünkü Hepimiz bu yapbozun parçalarıyız. | TED | لكن الأمر لا يتعلق فقط بالزراعة، لأننا جميعنا جزء من هذه الأحجية. |
Çünkü sonuç olarak Hepimiz insanız ve beyinlerimiz bir spektrumda deneyim sunar. | TED | لأننا حسب التحليل النهائي: جميعنا بشر توفر لنا أدمغتنا سلسلة من التجارب. |
Hepimiz çok gezegenli bir tür olma yolunda uzaya gidiyoruz. | TED | ونذهب جميعنا إلى الفضاء في طريقنا لنصبح كائنات متعددة الكواكب. |
Ama şimdi Hepimiz bir şey saklıyoruz, istesek de istemesek de. | TED | لكن اﻵن، جميعنا نحتفظ بشيء ما. سواءً أردنا ذلك أم لا. |
Hepimiz, birilerinden daha ayrıcalıklı ve bir başkasından daha az ayrıcalıklıyız. | TED | جميعنا ذوي امتيازات أكثر من أحدهم وذوي امتيازات أقل من غيره. |
olan bitene anlam yüklemek için ve sonra Hepimiz yanılıyoruz. | TED | لنفهم ما الذي يجرى حولنا و جميعنا نفهم بشكل خاطئ |
Haydi şununla yüzleşelim: Diyetler işe yarasaydı; Hepimiz çoktan incecik olmuştuk. | TED | دعونا نواجه الأمر: إذا الحميات فعلاً كانت تعمل، فلكنا جميعاً نحفاء. |
Dünyamız değişiyor. Şu anda farklı bir dünyada yaşıyoruz ve bir zamanlar kişisel olan sorunlar şimdilerde Hepimiz için dünya çapında sorunlar oldu. | TED | إن عالمنا يتغير. نعيش في عالم مختلف الآن، و ما كان مرة مشاكل فردية هي الآن في الحقيقة مشاكل عالمية بالنسبة لنا جميعاً. |
Ama Hepimiz yeniden diriliş hikayesinden biliriz ki önce ölmek zorundayız. | TED | لكننا نعلم جميعاً من قصص الشفاء عليك أن تختبر الموت أولاً |
Eğer Hepimiz sade çözümlerle gelirsek neler başarabileceğimizi bir düşünün. | TED | تخيل ما يمكننا جميعاً فعله إذا توصلنا جميعاً لهذه الحلول، |
Aşırı düşük maliyetlidir, Hepimiz bunun ne anlama geldiğini biliyoruz. | TED | إنها منخفضة التكلفة للغاية، ونحن جميعا نعرف ما الذي يحدث. |
İşte bu Hepimiz için yeni türde riskler demek olacaktır. | TED | و هذا ما يفتح نوع جديد من المخاطر لنا جميعا |
Hepimiz bir küp görüyoruz. Çünkü, Hepimiz, her birimiz oluşturduğumuz küpü görüyoruz. | TED | نحن جميعا نرى مكعبا لأننا وكل واحد فينا ينشئ المكعب الذي يراه |
Hepimiz biliyoruz ki herhangi bir etkin eğitim, araştırma, sağlık ve hatta savunma reformu 10, 15, belki de 20 yıllık çalışmayı gerektirir. | TED | نعلم جميعًا أن أي نوع من الإصلاح الفعال للتعليم والأبحاث والصحة وحتى الدفاع، يستغرق 10 أو 15 أو ربما 20 سنة كي ينجح. |
Ver onu bana. Silahşörlerin sloganı: Hepimiz birimiz, birimiz Hepimiz için. | Open Subtitles | لنأخذه ، شعار الفرسان الفرد للجميع و الجميع من أجل الفرد |
Gelecekte, Hepimiz koşu gibi genel aktivitelerde dış iskelet giyiyor olacağız. | TED | في المستقبل سنرتدي كلنا الهياكل الخارجية في نشاطات إعتادية مثل الركض |
Bunu hiç birimiz istemiyoruz ve Hepimiz bu konuda mutabıkız. | TED | لا يوجد أحد منا يريد ذلك، وكلنا نشترك في ذلك. |
Ve şu an Hepimiz kendi pop kültürümüzde biraz aidiyet hissediyoruz. | TED | وكلنا نحس الآن بنوع من الملكية في ثقافة البوب الخاصة بنا. |
Hepimiz aynı deriye sahibiz... onlar değil. | Open Subtitles | مَوضوعي بَسيط. جميعُنا نَتشارَك في لون البَشَرَة و هُم لا |
İstediğin gibi tüm olasılıkları hesaplarsın sonra işin içine şimdiki gibi hesapta olmayan bir şey giriverir sonra Hepimiz burada kalıp duygularımızdan bahsederiz. | Open Subtitles | تستطيعين ان تأخذي كل الخطط الطارئة التي تريدنها وبعد ذلك شخص ما يفعل ذات الشيء وفي النهايه الكل يجب ان يبقى بعد المدرسة |
Partilerde bağlantıyı koparmaktan Hepimiz endişelenirdik, bu yüzden hep kayıt tuttuk. | Open Subtitles | كنا نقلق من أن ننفصل في الحفلات لذا تلحق كلانا الأخرى |
İlkeli ve katı bir liderdi ve Hepimiz için hem öğretmen hem arkadaştı. | Open Subtitles | كان مفكّرًا شموليًّا وقائدًا حازمًا وكان لكلّ الحاضرين منّا هنا الليلة أستاذًا وصديقًا. |
Pekala, bu kadar dramatik bir olay görmemiştim, ama Hepimiz biliyoruz ki, senin beynin bizimkilere göre biraz farklı donatılmış. | Open Subtitles | لم أرى حالة درامية هكذا ولكننا جميعاً نعرف أن دماغك ذو تركيب مختلف عن أدمغة بقيتنا |
Siz grevdeyseniz biz de grevdeyiz. Birimiz Hepimiz, Hepimiz birimiz için. | Open Subtitles | إذا أضربتم فسنضرب , الكل للواحد و الواحد للكل |