Evet, şu çılgın kısım dışında, işte ihtiyacımız olan ruh. | Open Subtitles | حسنا ،وبإستبعاد الجزء المجنون تلك هي الروح تماما التي نحتاجها |
Sen, enerji santraline girip ihtiyacımız olan enerjiyi bize kaydır. | Open Subtitles | وأنت، ستنسلّ إلى محطّة الطاقة الكهربائية لتحوّل الطاقة التي نحتاجها. |
Bunlar Julian Hodge'a ait olmalılar, gerçek katile. ihtiyacımız olan kanıt bu. | Open Subtitles | لابد انها تعود الى جوليان هوج القاتل الحقيقي هذا البرهان الذي نحتاجه |
Bir cinayet için ihtiyacımız olan şeyler bir ceset ve bir olay yeri. | Open Subtitles | كلّ ما نحتاج إليه من أجل جريمة قتل هو جثث و موقع جريمة |
İhtiyacımız olan tek şey biraz sabır. Ne yapılacağını o bilir. | Open Subtitles | كل ما نحتاجه هو القليل من التريث إنه يعرف ما العمل |
İhtiyacımız olan şey iyi bir suç avukatı ve ben birini tanıyorum. | Open Subtitles | ما نحتاجه هنا هو محامي جنائي رائع و أنا أعرف واحدًا مناسبًا |
Tek ihtiyacımız olan sahte bir baba ve imzası sonra herşey tamamdı. | Open Subtitles | كل مانحتاجه هو أب مزور لكي يوقع اوراق العمل ونكون قد انتهينا. |
Yerel bir haber programında duyulursa, ihtiyacımız olan gücü kazanmış oluruz. | Open Subtitles | واعتقدت أن نجعل هذه قصة وطنية هلأ اعطيتنا الدفعة التي نحتاجها |
Yine de, ihtiyacımız olan istihbari bilgiyi sağlayabilecek bir hareket şekli var. | Open Subtitles | على اي حال ذلك هو عملهم الذي قد يأتينا بالمعلومات التي نحتاجها |
Hayatta kalmak için ihtiyacımız olan beyinler için yardımcı olurlar mı? | Open Subtitles | هل تعتقدين أنهم سوف يساعدوننا للحصول على الأدمغة التي نحتاجها للنجاة؟ |
İhtiyacımız olan şeylerden biri de yemek eğlencesini kaybetmemek. | TED | وأرى أن واحدًا من آخر الأشياء التي نحتاجها هو أن لا نفقد متعة الغذاء. |
Bunlardan sonra çöl toprağını gübrelemek için ihtiyacımız olan fosfatlar gibi çıkarabileceğimiz bir sürü bileşen ve madde vardır. | TED | أي بعد كل هذا .. يمكننا ان نستخرج كل العناصر .. مثل الفوسفات .. الذي نحتاجه للتربة الصحراوية لكي نعيد احيائها .. |
Toprak yapıyor, havayı temizliyor, suyu temizliyor, Sizin benim yaşamak için ihtiyacımız olan gaz kokteylini yapıyor. | TED | انها تنشيء التربة وتنظف الهواء وتنظف الماء، انها تخلط مزيج الغازات الذي نحتاجه أنا وأنت للحياة. |
Bunun da üzerinde, daha sonra ihtiyacımız olan bin misli artışı sağlamak için beyin yapısı ve bellek hakkındaki sürekli gelişen bilgimizi ayrıştırabiliriz. | TED | وبالإضافة الى ذلك, نستطيع ان نصف جميع ما تعلمناه عن هيكل الدماغ والذاكرة للحصول على التحسن بمقدار ألف مرة الذي نحتاجه. |
İhtiyacımız olan son şey, ameliyatın ortasında Kızıl Deniz gibi ortadan ikiye ayrılması. | Open Subtitles | آخر شيء نحتاج إليه أن تنشق تلك الطاولات كالبحر الأحمر في مُنتصف العملية |
İhtiyacımız olan ilk şey, herkesin riayet ederek yaşayacağı birtakım kurallar. | Open Subtitles | اول شيء نحتاجه هو انظمة القوانين لا يعيش احد الا به |
- Şimdi ihtiyacımız olan şey özellikle Beth'ten bilgi almak. | Open Subtitles | ما نحتاجه الآن هو بعض المعلومات الخلفية ومعظهما من بيث |
Nedenmiş? Tek ihtiyacımız olan şey güzel bir fikir üretmek. | Open Subtitles | لا يمكنك الإستسلام بعد ، كل مانحتاجه هو فكرة عظيمة |
-Tek ihtiyacımız olan 4000 dolar daha. -Sonra bir aydaha gideriz. | Open Subtitles | هذا سيكون جيداً كل ما نريده هو 400 دولار و سنتحمل هذا لشهر آخر |
Zaten görebildiğimizi düşündüğümüz ama biraz daha iyi görebilmek için gerçekten yardıma ihtiyacımız olan dünyaya dair anlayışımızı arttırıyor. | TED | فهو يعزز من فهمنا للعالم من حولنا الذي ظننا أننا نراه بالفعل ولكننا نحتاج إلى المساعدة لرؤيته على نحوٍ أفضل |
'Ama halkımızdan hâlâ... '... ihtiyacımız olan isimleri talep ediyoruz. | Open Subtitles | لكنّي ما زلتُ أحثّ الجاليات على أعطائنا الأسماء التي نريدها |
Burada ihtiyacımız olan biraz nezaket ve işbirliği. | Open Subtitles | مانحتاج إليه هنا هو القليل من المجاملة و التعاون |
Aslında, ihtiyacımız olan şeyi orada olduğumuzu fark ettirmeden almak istiyoruz. | Open Subtitles | في الحقيقة .. علينا الحصول على مانريد من دون ملاحظة أحد بأننا كنا هنالك |
Her ajanı Stadın bir noktasında topladım, ve ihtiyacımız olan tüm desteği de yerel Polis Karakolundan alıyoruz. | Open Subtitles | كل الوكلاء قريبون من الصالة, و سنحصل على الدعم الذى نحتاجه من الوحدات المحلية. |
Sona çok yaklaştık ve bunu tehlikeye atman şu anda en son ihtiyacımız olan şey. | Open Subtitles | الموضوع هو أننا علي وشك النهاية وأخر شئ نريده هو تعريضك لكل هذا للخطر |
Mutlu olmak için ihtiyacımız olan her şey şu an burada. | Open Subtitles | لدينا كل شيئ نحتاجهُ الآن لكي نكونَ سعداء بشكلٍ كامل. |
- Bir uğraş bulmamı söylemiştin. İhtiyacımız olan da buydu. | Open Subtitles | اخبرتني ان اجد لي هوايه وهذا بالضبط ما نحتاج اليه |