Sanırım buna dünya tarihindeki en büyük yanlış kaynak dağıtımı demek de doğrudur. | TED | أعتقد أنه من المناسب أن نسميها أعظم سوء توزيع الموارد في تاريخ العالم. |
Sanırım bu işi yapanın bu adam olması, hepimizi oldukça rahatlatırdı. | TED | أعتقد أننا سنكون كلنا مرتاحين مع هذا الشخص الذي يقوم بها |
Sanırım bu daha çok basitçe 'daha çok karşısında daha az'dır. | TED | أنا أعتقد أنه يمكننا ذلك بجعل الأمور بسطة أكثر منها قليلة. |
Ama bu noktada engeller olduğunu sanmıyorum, sadece yapılması gereken işler. | TED | لكن لا أعتقد أنّ هناك أي عوائق، العمل يحتاج لإنجازه فقط. |
Şimdi sadece bunlardan birkaçına odaklanacağım ve yangınla başlayalım, çünkü Sanırım yangın muhtemelen şu anda hepinizin hakkında düşündüğü ilk şey. | TED | سوف أركز فقط على بعضها، ولنبدأ بالحريق، لأنني أعتقد أن الحريق والذي من المحتمل أن يكون أول شيء تفكرون به الآن. |
Sanırım savaşarak tartışma modeli bu tip diğer tartışma çözümlerini de engelliyor. | TED | و أعتقد أن الجدال بصيغة الحرب يعطل هذه الأنواع الأخرى من الحلول. |
Bill Gates: Yani, Sanırım hayatımızda bu parayı nasıl geri vereceğimizi bulmak için birlikte çalışacağımız bir dönem olacağı için heyecanlıydık. | TED | بيل: حسنا، أعتقد أننا كنا متحمسين أن تكون هناك مرحلة من حياتنا حيث نعمل سوية وأن نعرف كبفية إعادة هذا المال. |
KH: Sanırım buradaki pek çok insana ifşa ettin bile. | TED | ك.ه: أعتقد أنك أفصحت عنهم للكثير من الناس نوعاً ما. |
Sanırım, pek çok insan sermaye piyasalarıni bir okyanus gibi düşünüyor. | TED | أعتقد أن العديد من الأشخاص يشبهون الأسواق المالية نوعاً ما بالمحيط. |
Sanırım tüm bu üstadların bildiği şey, kaynağı saklayarak gizem hissi yaratıyorsunuz. | TED | أعتقد أن هؤلاء أدركوا أنهم بإخفاء مصدر الصوت، يخلقون جوًّا من الغموض. |
Sanırım bunun geldiğini anlıyorum. Bir çok potansiyel sunuyor ve karmaşık. | TED | أعتقد أنني فهمت أنها قادمة، وتقدم الكثير من الإمكانات، وهي معقدة. |
Sanırım imal etmekten ziyade yetiştirme yapılan bir dünyaya doğru yol alıyoruz. | TED | أعتقد أننا سنرى عالم حيث سننتقل من الأشياء المصنعة الى الأشياء المزروعة. |
Sanırım temel şeylere geri dönmeliyiz alfabenin renklerine geri dönmeliyiz. | TED | أعتقد أننا نحتاج لأن نعود إلى الأساسيات، إلى ألوان الحروف. |
ama onu onda kullandığım oydu. özel kategori, çünkü Sanırım en iyi olmak için gayret sarfetti [Belirsiz cümle]. | TED | ليس وحده، لكنه كان الشخص الذي أعتمدت عليه في تلك المجموعة تحديداً، لأني أعتقد أنه بذل الجهود ليصبح الأفضل. |
Sanırım Tanzanyalı olduğum için hepinize bir kez daha hoşgeldiniz deme sorumluluğum var. | TED | لأنني من تنزانيا أعتقد أنه يجب عليّ أن أرحب بكم جميعًا مرة أخرى. |
50, 60, 70, 80 bin yeni ofis yerinin yerlerinin açılması -- sayısı her ne ise -- konuyla hiç bir alakası olduğunu sanmıyorum. | TED | لا أعتقد بأن لها علاقة مع 50 أو 60 أو 70 أو 80 ألف من مساحات المكاتب الجديدة بغض النظر عن ما هو الرقم |
Onun öyle bir çocuk olduğunu sanmıyorum. bence hiçbirşey yapmadı. | Open Subtitles | لا أعتقد أن نوعية الفتى يجب أن تؤثر في حكمنا. |
bunun ulaşılamaz, uyumlu bir ütopya olduğunu düşünmüyorum. Kutuplaşmanın zıttının ikilik olduğunu düşünüyorum. | TED | لاأظن انها مدينة فاضلة متناغمة لايمكن الوصول إليها، أعتقد أن عكس التناقض الازدواجية. |
Kuzey tarafı olarak adlandırılan mahalle için bir logo tasarımına davet edilmiştim ve bir mahallenin logosu olmasının aptalca olduğunu düşündüm. | TED | كنت مدعوة لأصمم شعارا لهذا الحي الذي يدعى الحي الشمالي وكنت أعتقد أنه من السخافة أن يكون هنالك شعار لحي معين |
- herhalde artık ışıkları yakabiliriz. - Hayır daha değil. | Open Subtitles | أعتقد أن الوضع آمن لإضاءة الأنوار كلا , ليس بعد |
- Onları nehirde atlattık sanıyordum. - Atlattık ama adam haklı. | Open Subtitles | ـ أعتقد أننا تركناهم عند النهر ـ نعم ، لكنه مُحق |
Kölen bana saldırdığı için, bunun senin işin olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | كنت أعتقد أنك من فعل ذلك. لآنك حارسك قد هاجمنى. |
Belki de yapabilirsiniz, ancak büyük olasılıkla oldukça uyduruk bir şey olur. | TED | يمكنك ربما القيام بذلك، لكنها ستكون عدة رديئة للغاية على ما أعتقد. |
Böyle bir insan olduğunu düşünmemiştim. Aynı ahlaki değerleri taşıyoruz sanmıştım. | Open Subtitles | لم أعتقد أنّك بتلك الوقاحة ظننت أنّنا نتشارك في بعض القيم |
Annemin de babamın da, sigara ve alkolden doğan hastalıklardan öldüklerini tahmin ediyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن كلا من أبي وامي قد مات بمرض يتعلق بالتدخين أو الكحول |
Ama bence farklı olmak iyidir çünkü farklı bir bakış açısı sunarsınız. | TED | و لكن أعتقد أن تكون مختلف شيئ جيد لأنك تقدم وجهة نظر |
Bir arkadaşımın başından geçen bir olayı anlatacağım, çünkü bu Bosnalı arkadaşıma olanlar, bu anlattıklarımın tam olarak nasıl hissettirdiğini size göstereceğini düşünüyorum. | TED | سأقوم بسرد قصة حدثت لأحد أصدقائي ، صديقة بوسنية .. حول ما حدث لها. لأني أعتقد أنها ستصور لكم ذلك الشعور على حقيقته. |
Bu çerçeve günümüzde önemlidir, bu karmaşada, belirsiz bir yerde, sanatçıların ve tasarımcıların bize öğretecek çok şeyleri olduğuna inanıyorum. | TED | و هذا الإطار مهم جدا اليوم ، في هذا التعقيد، مساحة غامضة، والفنانين والمصممين لديهم الكثير ليعلمونا، على ما أعتقد. |
sanıyorum ki, o şeyin kendisi üzerinden nasıl işlediğini kesinlikle bilmiyordu. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه كان يعلم تماما كيف كان يعمل من خلاله |