şimdi tek bir şey bile anlamıyorum ama çocukken yapabiliyordum | TED | لا أفهم منه شيء الأن، لكني كنت أستطيع وأنا طفل. |
Bu adamların benimle böyle çalışmalarına nasıl izin verdiğini anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أفهم كيف تسمح لهؤلاء الشباب بإذلالى بمثل هذا الشكل؟ |
Neden bunları anlatmak zorundayım anlamıyorum. Bunlar benim özel meselelerim. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لم علي أن أتحدث هذه أموري الخاصة |
Kızların neden matematikçilerle değil de müzisyenlerle çıktığını şimdi anladım. | Open Subtitles | الآن أفهم لماذا تخرج الفتيات مع الموسيقيين و ليس الرياضيين |
Bunu anlayamıyorum çünkü eğer salınımların durması gerekiyorsa o zaman salınımları durdurmalıyız. | TED | لا أفهم ذلك، فإذا كان للانبعاثات أن تتوقف، فيجب علينا إيقافها إذاً. |
Hiçbir şey anlayamadım bayan. Biraz daha yavaş konuşmanız gerekiyor. | Open Subtitles | إننى لم أفهم ذلك يا سيدتى يجب أن تتحدثى ببطئ |
Bunu nasıl yapabildiklerini anlamıyorum. Ben asla bir böcek yiyemem. | Open Subtitles | لا أفهم كيف يفعلون ذلك، ما كنت لآكل حشرةً أبدا |
Sıkı dost olduğumuzu sanıyordum ama bana Noel kartpostalı yok. anlamıyorum. | Open Subtitles | حسبت أننا صديقان مقربان، لا أفهم لماذا لم أحصل على واحدة |
anlamıyorum. Bütün notlarım A, okula katılımım yüksek, sayaç gibi işliyorum... | Open Subtitles | لست أفهم ، درجات كاملة سلوك مثالي ، استخدام قليل للحمام |
Her gün, okula neden 4 çanta kitap götürüyorsun, anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أفهم لمَ تحتاج لأربع حقائب من الكتب لتذهب للمدرسة |
Her gün, okula neden 4 çanta kitap götürüyorsun, anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أفهم لمَ تحتاج لأربع حقائب من الكتب لتذهب للمدرسة |
Neden olduğunu anlamıyorum, ama görünüşe göre hayvanlara kendinizden daha çok değer veriyorsunuz. | Open Subtitles | لا أفهم لماذا لكن يبدو أنك مهتم بالوحوش أكثر مما تهتم بسلامتك الخاصة |
Gördün mü, bunu anlamıyorum. Sen neden AT'ye okuyorsun ki? | Open Subtitles | أترين, أنا لا أفهم هذا لِما جئتِ إلى هنا إذاً؟ |
Kızların neden matematikçilerle değil de müzisyenlerle çıktığını şimdi anladım. | Open Subtitles | الآن أفهم لماذا تخرج الفتيات مع الموسيقيين و ليس الرياضيين |
Beni ne kadar özlediğini gördüm ve Pavel lahana gecesindeki gibi koktuğumu anladım. | Open Subtitles | حسنا أفهم إنك تفتقديني بشدة وعقب ماحدث بالليلة التي أعد لنا بافل الطعام |
Bu kadar tepki göstermeni anlayamıyorum. Aldığımız iyi haberin gölgede kalmasına izin veriyorsun. | Open Subtitles | لا أفهم ردة فعلك هذه أنت تدع الخبر السيء يطغى على الخبر الجيد |
Ne olduğunu anlayamıyorum sana. aniden değişip başka biri oluyorsun | Open Subtitles | أنا لا أفهم ماذا حدث فجأة من لحظة إلى آخرى |
O kadar güzel varlığın benim gibi bir kötülüğü nasıl sevdiğini hiç anlayamadım. | Open Subtitles | لم أفهم قطّ كيف يمكن لشخصٍ بهذا الجمال، أن يحبّ شيئاً بهذه السواد. |
O halde Anladığım kadarıyla bir konukçu olarak Jolinar'ı siz davet etmediniz. | Open Subtitles | هل أفهم من هذا أنك لم تقومى بدعوة جولنار لإستخدامك كمضيف ؟ |
Evet, o uzun zaman önceydi ama problemlerinizi anlayabiliyorum, Komiser. | Open Subtitles | كان هذا قبل وقت طويل لكنني على الأقل أفهم مشاكلك |
Ben bunları biliyorum, ama o kendi yolunu gitmek istiyor. | Open Subtitles | أفهم الوضع .. لكنه يريد فقط أن يصنع أشياء لنفسه |
Hala, bunu güçlerimiz olmadan ona nasıl içireceğimizi anlamış değilim. | Open Subtitles | مازلت لا أفهم كيف يمكننا جعله يشرب هذا بدون قدراتنا |
Ve ben neden şöyle dendiğini anlamaya başladım: Kuran ancak Arapça olarak Kuran'dır. | TED | وثم بدأت أفهم لماذا قيل أن القرآن هو حقا القرآن باللغة العربية فقط. |
Bu lanet olası işlerden anlamıyor olabilirim ama vazgeçmemeyi kesinlikle anlarım. | Open Subtitles | أنا لا افهم في كل هذا الأشياء لكنني أفهم عدم الاستقالة |
Ayrıca, aldığımız kararların bize daha güvenli bir ortam sağlayıp sağlamadığını anlamak istedim. | TED | و أردت أيضاً أن أفهم إن كنا نتخذ القرارات بطريقة تجعلنا أكثر أماناً. |
Biliyor musunuz, ben bu iş meselelerinden hiç anlamam hiçbir zaman da Anlamadım. | Open Subtitles | أتعلم ؟ لا أفهم حقاَ هذا العمل لأني في حياتي لم أفهم التجارة |
Sizi anlıyorum hanımefendi fakat benim işimde çok riskli birçoğunu taşıyabilsem bile. | Open Subtitles | أنا أفهم ذلك سيدتي ولكن مجال عملي محفوف بالمخاطر ولقد خاطرت كثيراً |