ويكيبيديا

    "أنف" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • burun
        
    • burnu
        
    • burnunu
        
    • burnun
        
    • burunlu
        
    • burnunun
        
    • burnum
        
    • burnuna
        
    • burnundan
        
    • kokusunu
        
    • burnunuz
        
    • burnunda
        
    • burna
        
    • buruna
        
    • burunla
        
    Basit bir burun estetiği yaptıran kişiler bile kendi yansımalarından rahatsız olurlar. Open Subtitles حتى الأشخاص الذين يخضعون لجراحة أنف تجميلية بسيطة ينزعجون من رؤية انعكاسهم.
    Oraya bakıp da, "Şimdi ben ne görüyorum? "Bir burun, tamam" demiyorsunuz. TED المسألة ليست في أن تنظر هناك ثم تسأل نفسك: ماذا أرى الآن؟ أنف حسناً.
    İlk insan, burnu akan adamı öldürmeyi çok kolay başarabilirdi. Open Subtitles الإنسان الحاذق كان سيجد طريقة لقتل الشخص بإستعمال أنف سائل
    Bu komik. Onun kocaman bir burnu var ve senin... Open Subtitles ذلك مضحك هو يكون لديه أنف ضخم و أنت لديك
    Dün bu odada Bölge Savcısı yardımcısının burnunu çimdiklediğiniz doğru mu? Open Subtitles قمتَ بالنقر على أنف مساعد المدّعي العام في هذه القاعة بالتحديد؟
    Eğri bile olsa burnun güzel biliyor musun. Open Subtitles اتعلمين, هذه أنف جميلة حتى ولو كانت ملتوية
    Onun sadece başka bir burun deliği daha var. bir yarış kazasından dolayı. TED لدى الحصان فتحة أنف تماثلت للشفاء وذلك كان بسبب حادث ركوب
    Belirli bir şeye bağlı olduğu görülmeyen büyük bir burun var. TED وهناك أنف كبير جداً لا يبدو أنه يرتبط بأي شيء على وجه الخصوص.
    200 milyon koku alıcısı bulunan uzun bir burnunuz var, koku moleküllerini çekip yakalayan ıslak burun delikleriniz var ve hatta burun deliklerinizde, kocaman nefesler alabilmek için yarıklarınız var. TED فلديك أنف طويل به 200 مليون خلية من مستقبلات الروائح، ولديك فتحتي أنف رطبتين يقومان بجذب جزيئات الروائح ويوجد بها شقوق تمكن من التقاط أكبر كم من الانبعاثات في الهواء
    Orta boylu, normal yapılı, kırmızı burun ve mavi saçı var. Open Subtitles متوسط الارتفاع, متوسط القامة, أنف حمراء و شعرّ أزرق
    Burunu elde etmek için kopça filan açmazsın ve şimdiye dek hiçbir erkek bir kadının burun deliğine bakmayı denememiştir. Open Subtitles لا تفك أي شيء كي تصل إلى الأنف ولا رجل حاول قط النظر إلى فتحة أنف إمرأة
    Bayan Reddding'i bir palyaço burnu takıp iğrenç espriler yaparak iyileştiremem. Open Subtitles انظري, أنا لن أعالج المرضى بوضعي أنف مهرج وإخبارهم نكتا خفيفه
    O boğazı kesilen, burnu kırılan ve beyni çıkartılmış olarak bulunan üçüncü kadındı. Open Subtitles هي كانت ثالث امرأة تم العثور عليها بحلق مقطوع، أنف محطم، دماغ مفقود.
    Trenin burnu kar ve buzu topluyor ve suya dönüştürüyor. Open Subtitles أنف القطار،يقوم بإختراق الثلج و الجليد ويقوم بتحويلها الى مياه.
    En büyük çocuğun burnunu kırdım, onlar da beni rahat bıraktılar. Open Subtitles أصبحت أدافع عن نفسي كسرت أنف أكبرهم . وبعدها تركوني وشأني
    Josh bir çocuğun burnunu kırmış, ve ailesi dava açacakmış. Open Subtitles كسر جوش أنف أحد الأولاد و الوالدين سوف يرفعون دعوى
    Çok hoş bir gülüşün, güzel dişlerin, erkekliği simgesi büyük burnun var. Open Subtitles عندك إبتسامة لطيفة، أسنان جميلة أنف كبير يشير إلى الرجولة
    Adın Rudolph, kırmızı burunlu bir mahluksun, hiç sevilmezsin. Open Subtitles أنت رودولف , حقبة مع أنف أحمر ولا أحد يحبك
    Saçını kestir, yoka seni siyahi bir adamın burnunun içine tıkarım. Open Subtitles قم بقص شعرك, وإلا سأقوم بحشرك في أنف هذا الرجل الأسود
    Sonucunda yapay bir burnum, porselen dişlerim ve bunun gibi bir sürü şeyim oldu. TED وآل بي الحال إلى تركيب أنف بلاستيكية وأسنان من البروسلين. وأشياء آخرى كثيرة.
    Ve sunu soylemek makul ki eger birinin burnuna bakarsaniz, buna benzeyen birsey gormeniz mumkun degildir. TED ومن الإنصاف القول أنه إن نظرنا داخل أنف أحدهم من غير المرجح أن نرى ما يشبه هذا.
    Bu şey 2 yaşınızdaki çocuğunuz üşüttüğünde burnundan gelen şeye benziyor. TED فهذه الأشياء تشبه ما يخرج من أنف الطفل ذو عامين عندما يصاب بالبرد.
    Çok hassas bir burnum var. Belanın kokusunu on milden alırım. Open Subtitles لدى أنف حساسة تجاة المشاكل استطيع أن أشعر بها من على بعد 10 أميال
    Kurbanın burnunda ve ağzında... bulduğunuz parlak madde... güneş kremi. Open Subtitles المرطّب اللامع الذي وجدتيه على أنف وفمّ الضحية ، إنّه واقي من الشمس
    Bir yıldız burunlu köstebek, ...muhtemelen gezegendeki en sıra dışı burna sahip canlı. Open Subtitles الخلد ذو الأنف النجمي لعلّه المالك لأغرب أنف على وجه المعمورة
    Ayrıca bu, burundan buruna değişen kokular için tek örnek değildir. TED وهذه ليست الحالة الوحيدة لاختلاف الشم من أنف لأنف.
    O burunla büyümek çok zordu. Open Subtitles لقد أضحكتني, يا رجل. لقد كان صعبا علي أن أكبر مع أنف كهذا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد