Çin Mahallesi'nde genç siyahi bir çocuk elleri kesilerek öldürüldü. | Open Subtitles | تم قتل صبي أسود في الحي الصيني وتم تشويه جثته |
Kuzey tarafı olarak adlandırılan mahalle için bir logo tasarımına davet edilmiştim ve bir mahallenin logosu olmasının aptalca olduğunu düşündüm. | TED | كنت مدعوة لأصمم شعارا لهذا الحي الذي يدعى الحي الشمالي وكنت أعتقد أنه من السخافة أن يكون هنالك شعار لحي معين |
Bu yaşayan şey, nefes alan canlı şey son nefesini alıyor. | Open Subtitles | ذلك الشيئ الحي ذلك الشيئ الذي يتنفس يأخذ اخر نفس له |
Doktorlar kurşunları çıkardı, beni derleyip toparladı ve vurulduğum aynı mahalleye geri gönderdi. | TED | قام الطبيب بإخراج الرصاص، وقطب جرحي، وأعادني إلى نفس الحي الذي أُصبت به. |
Bu ipler, mahalleden çok daha büyük bir şeylere katkı koyabileceğimiz bir alan yaratıyorlardı. | TED | أحدثت هذه الحبال مساحة حيث كنا قادرين على المساهمة بشيء ما الذي كان أكبر بكثير من الحي والجيرة. |
Hayatım boyunca annemle Çin mahallesinde 5. kattaki bir dairede oturdum. | Open Subtitles | عِشتُ طوال حياتي مع أمي في الطابق الخامس من الحي الصيني |
Şiddet bu gece şehri kapattı ve yarım saat öncesine kadar bir Çin Mahallesi Kulübü'nde silahlı çatışma devam ediyordu. | Open Subtitles | لقد هز العنف المدينة الليله استمر في معركة مسلحة دموية في نادٍ ليلي في الحي الصيني منذ أقل من ساعة |
Diğeri ise otele girişinden yarım saat sonra Çin Mahallesi'nden. | Open Subtitles | والآخر في الحي الصيني بعد حوالي نصف ساعة من وصولهم |
Tren yolu için ayrılmış deniz ile raylar arasında inşa edillmiş olan gecekondu Mahallesi tamamen yok olmuştu. | TED | الحي الفقير الذي بني في مقاطعة سكة الحديد الذي يقع بين البحر و خطوط السكك الحديدية قد دمر تماماً |
Altı yıl önce bu mahallenin en büyük uyuşturucu satıcısydı. | Open Subtitles | كان أحد أكبر موزعي المخدرات في الحي قبل 6 سنوات |
mahallenin aşağısında bazı çocuklar babası olmadığı için alay etmişler. | Open Subtitles | بعض الأولاد في الحي كانوا يضايقونه لأنه ليس لديه أب |
Alçak gelgitler boyunca, sular geri çekilir ve normalde sualtında olması gereken tüm yaşayan mercan bölümü, meydana çıkar. | Open Subtitles | خلال أَدْنَى مد وجزر, يفر الماء, و قطاعات كاملة من المرجان الحي, الذي عَادَةً ما يكون مُعَرَّض, تحت الماء. |
Her yöne 100 mil uzakta yaşayan tek insan sen olacaksın. | Open Subtitles | ستكون الرجل الحي الوحيد الذي يعيش وحيداً على بعد مائة ميل |
Üniversite ikinci sınıfın sonunda o mahalleye taşındım ve gelecek altı yılı genç insanların olgunlaşırken nelerle karşılaştıklarını anlamaya çalışarak geçirdim. | TED | ومع نهاية سنتي الثانية، انتقلت للسكن في هذا الحي وقضيت الست سنوات التي تلت أحاول فهم ما يواجهه الشباب عند بلوغهم. |
Bakın, yanlış mahalleye girdik ve bir çete gelip önümüzü kesti. | Open Subtitles | أسمعي، لقد مررنا عبر الحي الخاطئ، وعصابة ما ظهرت وقطعت طريقنا. |
Çünkü yüksek gelirli çocuklar olaya karışırsa aileleri onları özel okula gönderir ya da o mahalleden taşınırlar. | TED | لأنه إذا وقع ضرر للأطفال مرتفعي الدخل، سيرسلهم آبائوهم إلي المدارس الخاصة أو ينتقلون من الحي. |
Peki, sorun değil. Çin mahallesinde olanlar için özür dilemeye geldim. | Open Subtitles | إسمع, لقد جأت فقط للإعتذار عن ما حدث في الحي الصيني |
Aynı zamanda oraya komşu olan 10 daireye daha baktım. | Open Subtitles | نظرت إليه بالإضافة إلى الشقق العشرة أو ماقارب في الحي. |
Bu fahişelerden biri olan Cindy Jackson, onun 3 kaçırılma olayında da civarda bulunduğuna dair mahkemede tanıklık etti. | Open Subtitles | ـ إحدى المومسات ، سيندي جاكسون إعتلت المنصة شاهدةً بأنه شوهد في الحي ـ خلال وقت ثلاثة من الإختطافات |
Ama biz Mahalleyi beğendik, ve biz düşünüdük, bilmelisin, geldiğimizi bilmeli. | Open Subtitles | لقد كنا في الحي وفكرنا أننا يجب أن نمر ونلقي التحية |
Bu komşular arasında sadece bir evde aile yemeği, özel anlamını koruyabildi... | Open Subtitles | وكان هنالك منزلاً واحداً في الحي يكون العشاء فيه ، مناسبةٌ عائليه |
Ve aracınızı değiştirmek yerine, yaşadığınız çevrede bunun gibi şeylerin değişmesinde aracılık yaparak, çevre ve doğa hakkında da etkili olabilirsiniz. | TED | ويمكن أن يكون لكم أثر أكبر على المحيط بأن تشجع الحي الذي تسكنه ليغير هذه الأشياء من خلال تغيير سيارتك. شكراً جزيلاً. |
komşuları sormamdaki neden ise, kesme masası oldukça gürültülü olabiliyor. | Open Subtitles | سبب سؤالي عن الحي هو أن منشار الطاولة بصوت عال |
- Bir saat içinde dönerim. - Batı Yakası Hikâyesi gibi yapmalarını söyle. | Open Subtitles | عُد بعد ساعة ولا تهرب أخبرهم أن يؤدوا قصة الحي الغربي |
Evrenin çok canlı bir görsel anlayışına sahip olmamıza rağmen, evrenin nasıl bir sesi olduğuna dair bir algımız yok. | TED | ولكن إمتلاكنا هذا الكم الهائل من من الفهم البصري الحي للفضاء, لم يعطينا اي فكرة عن ما هو صوت الكون. |