ويكيبيديا

    "بالنسبة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • göre
        
    • için
        
    • geliyor
        
    • gelince
        
    • gibi
        
    • da
        
    • geldi
        
    • Bence
        
    • olarak
        
    • içinse
        
    • adına
        
    • ilgili
        
    • kadar
        
    • hakkında
        
    • karşı
        
    En azından bana göre bu sorunun cevabı kesinlikle evet. TED والجواب على هذا السؤال، بالنسبة لي، من الواضح سيكون نعم.
    Bana göre bu yolculuk Doug Dietz'e benziyor. Doug Dietz teknik bir adam. TED بالنسبة لي، تبدو تلك الرحلة مثل دوغ ديتز. دوغ ديتز هو شخص تقنيّ.
    Sizi bilmem ama bana göre, bu fikir fazlasıyla sıkıcı. TED لا أعلم بشأنكم، لكن هذه الفكرة مملة للغاية بالنسبة لي.
    Bu yüzden, kendimizi dünyaya yansıtmaya çalışırken yüzümüzün görünümü bizim için hayatidir. TED لذا مظهر وجوهنا امر حيوي بالنسبة لنا ونحن نحاول تقديم انفسنا للعالم.
    Bana ne gibi geliyor biliyor musun? İptal için bir bahane. Open Subtitles هل تعرف كيف يبدوا الأمر بالنسبة لي هو عذر لإلغاء العملية
    Bana gelince, tabi ki, vücut dilime tamamen inanmam lazım. TED و بالنسبة لي طبعا علي ان اثق تماما بلغة الجسد
    Bize göre, bu çalışma da kendi ikilemini ortaya koyuyor. TED لذا بالنسبة لنا، هذا العمل يمثل أيضاً التناقض المتضمن فيه.
    Bana göre tahminimce gizlilik ve güvenlik çok önemli şeyler. TED لكن بالنسبة لي، أعتقد أن موضوع الأمن والخصوصية مهم جدا.
    Kesinlikle daha fazlası vardır ama bunlar bana göre öne çıkanlar. TED وهناك بالتأكيد دروس كثيرةغيرها، ولكن هذه الأفكار هي الأهم بالنسبة لي.
    Ve 21. yüzyılda yaşayan Amerikalı bir sanat tarihçisi olarak bana göre, resmin bana seslendiği an işte oydu. TED و بالنسبة إلي، كمؤرخة للفن الأمريكي من القرن الحادي عشر، كانت هذه هي اللحظة التي تحدثت فيها اللوحة إليّ.
    Romalılara göre bir Vesta'nın bakireliği yalnızca vefasından veya ılımlı ruhu ve vücudundan değil, ayrıca saflığından da anlaşılıyordu. TED بالنسبة إلى الروم، لا تشير عذرية الكاهنة إلى طهارتها فحسب، أو تواضع روحها وجسدها، وإنما إلى نقائها الطقوسي أيضًا.
    Evet, bu erkek ve kadınlar bana göre gösterinin yıldızlarıydı. TED نعم، بالنسبة لي كان هؤلاء الرجال والنساء هم نجوم العرض.
    Ve bana göre, bu verdiğim örnek, oto koltulkarıyla benzerlik taşımakta. TED وهذا ، بالنسبة لي ، هو وجه التشابه مع مقاعد السيارة
    Ve anlayabileceğiniz üzere, burada ben bir yatırım fonu için analisttim. Sosyal değeri olan bir iş yapmak benim için çok garipti. TED لذا يمكنك أن تتخيل كنت هنا محلل مالي في صندوق هيدج كان غاية في الغرابة بالنسبة لي فعل شئ ذا قيمة إجتماعية
    Ve benim için size burada ilk defa gösterebiliyor olmak muhteşem bir onur. TED و انه لشرف عظيم بالنسبة لي ان استطيع ان اقدمه لكم هنا اولا
    Benim için pek öyle değil. Planlarım vardı. Tüm ailem bana geliyor. Open Subtitles حسنا انه ليس خبر مهم بالنسبة لي لقد خططت لمجيء كل عائلتي
    Bana gelince, bu sadece yüzleşmek zorunda kaldığım saldırılarla ilgili değildi. TED بالنسبة لي، لم تكن فقط حول هذه الهجمات التي كنت أواجهها.
    Bir süredir dış kaynaklı Afrika imajları eskimiş olabilir. Afrika evrilmeye devam ediyor, tıpkı Afrika filmlerinin yaptığı gibi. TED إذ أنه ورغم كون صورتها الخارجية غير معاصرة، فأفريقيا لا تزال في تطور، كما هو الحال بالنسبة للأفلام الأفريقية.
    Bunlar torunlarınızın ya da onların torunların sahip olacakları seçenekler. TED هذه هي الخيارات بالنسبة لأحفادكم أو أحفادهم ستكون مطروحة أمامهم.
    Günde bir dolar bana gereksiz bir masraf gibi geldi. Open Subtitles دولار في اليوم تبدو كأنها مصاريف غير ضرورية بالنسبة لي
    Bence gerçek tarz tasarım ve özgünlüğün kesişiminde yer alır. TED بالنسبة لي، تظهر الأناقة الحقيقية عند التقاء التصميم مع التفرّد.
    Benim gibi adamlar içinse bir gün önceden kalmış balık ezmesi sandviçi. Open Subtitles و بالنسبة لشاب مثلي فان المشهد المثالي كان يتجلى بعمل سندويش السمك
    Hiç tüm geleceğinin senin adına karar verildiğini hissettin mi? Open Subtitles أشعرتَ يوماً بأنّ مستقبلكَ بأكمله قد حُسم بالنسبة إليك ؟
    Ama kostarika alanıyla ilgili ilginç olan buranın kalıcı bir yer olmadığı. TED ولكن ما ليس مألوفاً بالنسبة للكوستاريكا هو أنها ليست مكاناً دائماً لها
    Bugün burada aramızda bulunanlarla, ne kadar şanslı olduğumuzu kabul ederek başlayalım. TED بالنسبة لنا نحن من في هذه الغرفة اليوم، بدايةً لنعترف بأننا محظوظون
    Onlar hakkında tüm duyduğum ne kadar fakir olduklarıydı, bu yüzden onları fakirlik dışında, başka bir şekilde görmem imkansız hale gelmişti. TED كل ما سمعته عنهم هو كم كانوا فقراء، بحيث أصبح من المستحيل بالنسبة لي أن أراهم في أي وضع سوى أنهم فقراء.
    Beni kurtaran kişi nasıl olur da bana karşı nazik olabilir? Open Subtitles كيف يمكن لشخص انقذ حياتي ان يكون مجرد بالنسبة لى ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد