Böyle bir gecede insanın boş bir eve girmesi ürkütücü oluyor. | Open Subtitles | في ليلة كهذه، إنه شيء مخيف، أن تدخل إلى شقة فارغة |
Bütün bu sistemi, bir gecede onun siyah k...ı uğruna değiştirecekler. | Open Subtitles | هل سيتحدى كل هذا النظام بمؤخرته السوداء في ليلة وضحاها ؟ |
Charlie ve arkadaşları Hunter annesinin cenazesinin olduğu gece Beyaz Mike ile kaldılar. | Open Subtitles | تشارلي و صديقهم هنتر مكثو مع وايت مايك في ليلة جنازة والدة مايك |
Ama yarın akşam çocuklara bakması için annemi ayarladım bile. | Open Subtitles | لكني جعلت أمي توافق أن تعتني بالأطفال في ليلة غد |
Cumartesi akşamı, bir öğrenci senin okul malını içtiğini iddia etti. | Open Subtitles | طالب يدعي بأنك كنت تشرب فى ملكية المدرسة في ليلة السبت |
Hey sen kaybeden değilsin çünkü bir gecede başarısız olmadın. | Open Subtitles | حسنا, أنت لست فاشلا لأنك لم تنجح في ليلة وضحاها. |
Kimse bir gecede peyda olan yeni adamı fark etmeyecek mi? | Open Subtitles | لن يلاحظ أحدهم أن شخصا جديدا ظهر في ليلة وضحاها ؟ |
Bir bot, suç mahallinde izler ve bir gecede uydurulmuş görgü tanığı. | Open Subtitles | قارب، بصمات في موقع الجريمة وحجة غياب تمّ اختلاقها في ليلة وضحاها |
Oğlum böyle bir gecede doğmuştu. Bunlar süt köpek dişleri. | Open Subtitles | ابني وُلِدَ في ليلة كهذه هذه هي أنيابه وهو طفل |
Oğlum böyle bir gecede doğmuştu. Bunlar süt köpek dişleri. | Open Subtitles | ابني وُلِدَ في ليلة كهذه هذه هي أنيابه وهو طفل |
Devlet böyle karanlık bir gecede arkadaşın, Sizi ve ailenizi izliyor. | Open Subtitles | المنظمة هي صديقك في ليلة مظلمة كهذه، تحميك و تحمي عائلتك |
Bay Joyce, Sarah Tobias'ın yer aldığı olayların olduğu gece Mill'de miydiniz? | Open Subtitles | سيد جويس, كنت هناك في الطاحونة في ليلة الاحداث التي حدثت لساره توبياس |
Kusura bakma. Bu akşam bir kenara kıvrıIıp yalnız kalmak istiyorum. | Open Subtitles | آسف , أنا فقط أبحث عن الاعتكاف في ليلة هادئة ووحيدة |
O zaman niye cuma akşamı işte benimle film izliyorsun? | Open Subtitles | ما الذي تفعلينه معي، بمشاهدة فيلم في ليلة الجمعة بالعمل؟ |
Aklı başında bir adam böyle bir operasyonu daha müsait bir akşamda yapabilirdi. | Open Subtitles | الرجل الحكيم كان يمكن أن يختار اقامة مثل هذه العملية في ليلة أخرى |
Bu havyar satış makineleri ve Art-o-mat (hepsi birlikte) hakkında düşünmeye başladım. ve birkaç gerekçe, bir gece bir makineyi boyadım, | TED | بدأت بالتفكير حول هذا وآلة بيع الكافيار وآلة آرت أو مات معًا، ولسبب ما، كنت في ليلة ما أرسم آلة بيع، |
Yeni yıl arifesinde şiir okuma maratonu yapılır. Her sene giderim. | Open Subtitles | لديهم ماراثون لقراءة القصائد في ليلة رأس السنة واذهب كل سنة |
Cuma günü kampanyayı bırakıp şehir dışına mı çıktınız, sayın meclis üyesi? | Open Subtitles | إذًا في ليلة الجمعة كنت في الحملة خارج المدينة أيها المستشار ؟ |
Evet, yani zaten bir gece de beş kilo alamazsın. | Open Subtitles | نعم,اعني انه ليس كانك ستزيدين تسع باوندات في ليلة واحدة.. |
Cuma geceleri, ...bir çok insan işten sonra içki içmeye giderdi. | Open Subtitles | في ليلة الجمعة, مجموعة من الناس أرادوا الخروج للشرب بعد العمل |
Buna rağmen, Ocak 1998'de soğuk bir kış Gecesi sıra bana gelmişti. | TED | ولكن في ليلة شتاء باردة بشهر يناير 1998 كان دوري قد حان، |
Çıkış yeri bebek odası, tarihi de bebeğin 6. ayını doldurduğu gün. | Open Subtitles | ،مصدر الحريق سيكون غرفة طفل رضيع في ليلة إتمام الطفل 6 أشهر |
Terence bana uzun zaman önceki O gece bir öykü anlatmıştı ve buna inanmıştım. | TED | اخبرني تيرانس قصة في ليلة منذ زمن بعيد وصدقت تلك القصة |
Will, bu gece oyun Gecesi için ona katılmak ister misin merak ediyordu. | Open Subtitles | حسناً, حسناً. إذاً ويل كان يتساءل إن كنتِ تريدين مرافقته في ليلة اللعب |
Sanırım bu gece için bu kadar tanışma seremonisi yeter. | Open Subtitles | اعتقد بأننا تعارفنا بما يكفي في ليلة واحده |