ويكيبيديا

    "كل شيء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • her şeyi
        
    • Hepsini
        
    • her şey
        
    • her şeyini
        
    • her şeyin
        
    • herşey
        
    • hepsi
        
    • herşeyi
        
    • her şeyden
        
    • her şeye
        
    • herşeyin
        
    • tüm
        
    • bütün
        
    • herşeyden
        
    • Her şeyimi
        
    Kara deliklerin evrendeki her şeyi yuttuğuna dair bir efsane vardır, ama onun içine düşmeniz için çok fazla yaklaşmanız gerekir. TED هنالك خرافة تنص على أن الثقب السوداء تلتهم كل شيء في الكون، لكن في حقيقة الأمر يجب الإقتراب كثيرا للسقوط فيها.
    Arabalarımızın, etraflarındaki her şeyi inanılmaz bir şekilde görmelerine ve sürüşle ilgili tüm kararları vermelerine olanak sağlayan sensörleri var. TED سيارات تحوي مجسات تمكنها بصورة سحرية ان ترى كل شيء من حولها وتتخذ القرارات في كل منحى من مناحي القيادة
    bütün her şeyi sıfırdan yapmamız için önümüzde 18 ayımız vardı. TED كان لدينا 18 شهرًا لعمل كل شيء من البداية، من الصفر.
    Bizler her şeyi batırmadan önce doğal cennet olarak düşündüğümüz yerler. TED أمكنة نعتقد أنها تمثيلات الجنة للطبيعة قبل أن ندمر كل شيء.
    Hepsini bir anda mı farkettin yoksa teker teker mi oldu? Open Subtitles هل أدركت كل شيء مرة واحدة، أم حدث ذلك على مراحـل؟
    Ben de elimden gelen her şeyi yapmak için her şeyi denedim. TED لكنني بدوري أردت فعل ما بوسعي للمساعدة، لذلك أردت تجربة كل شيء.
    Yazıcı henüz çalışmıyordu, bu yüzden her şeyi elle yazmak zorunda kaldım. TED لم يكن زر الطباعة يعمل حينها، لذلك توجّب على نسخ كل شيء.
    Bir de her şeyi kontrol eden bir Yapay Zekâmız vardı. TED ومن ثم كان لدينا الذكاء الصنعي الذي يتحكم في كل شيء.
    Ve bu yüzden, sadece büyük veriye güvenmek bir şeyleri kaçırma ihtimalini artırarak zaten her şeyi bildiğimizi düşündürerek bizi yanıltır. TED لذلك الاعتماد على البيانات الضخمة وحدها يزيد فرصة إغفال شيء ما، في الوقت الذي يتهيأ لنا أننا نعرف بالفعل كل شيء.
    Ve kelimenin tam anlamıyla her konuşmayı kaydediyoruz. Böylece herkes her şeyi görebiliyor. Bu şekilde yapmasaydık, bir fikir meritokrasisi oluşturamazdık. TED ونقوم بتسجيل جميع المحادثات حرفياً والسماح للجميع برؤية كل شيء. لأننا إن لم نفعل ذلك، لن نتمكن من نشر ثقافة الجدارة.
    Yani evinizin ön kapısının yanında bir düğme olduğunu, siz evden ayrıldığınızda buzdolabı hariç her şeyi kapatabildiğinizi hayal edin. TED ولكن تخيلوا لو أن لكل منزل مفتاح كهربائي بجانب الباب الأمامي، وعندما تغادرون المنزل تستطيعون إطفاء كل شيء عدا الثلاجة،
    Çoğu kadının yaptığı diğer şey ise her şeyi yapmamız gerektiğini düşünmemiz. TED شيء آخر أن عديدًا من النساء نفكر بأن علينا فعل كل شيء.
    her şeyi değiştirmeni istiyorum. Yeni bir partisyona ihtiyacım var. Open Subtitles أريد منك أن تقوم بتعديل كل شيء أريد نوطة جديدة
    Komiteye tek kelime etmeyeceksin diye seni bilhassa uyardım. her şeyi mahvedebilirsin. Open Subtitles حذرتك من التحدث مطلقاً لهذه اللجنة كان يمكن أن تٌفسدي كل شيء
    Henüz hiç bir şey bilmediğim için her şeyi reddettim. Open Subtitles كما أنني لا أعرف شيئاً حتى الآن, أنكر كل شيء.
    Eşyalar adam gibi olsun istediğim için her şeyi teker teker alıyorum. Open Subtitles بشتري شيء واحد كل مرة لاتأكد أني أحصل على كل شيء تمام
    Genellikle saat 9'da yemek yeriz. Siz her şeyi sekteye uğrattınız. Open Subtitles .. نتعشى عادة في التاسعه .إنك أجبرت كل شيء على التوقف
    Güreş her şeyi elinden aldı, belki sana bunları geri getirebilir de. Open Subtitles الملاكمة سلبتك كل شيء . ولعلها تستطيع أن تعيد لك كل شيء
    Ne kadar ileri gidebileceğini biliyordum. her şeyi önceden tasarladın! Open Subtitles وأني أعلم أنك سافرت لتجئ بالسم, ولقد أعددت كل شيء
    Kazanan Hepsini alır. Hiç bir şey kazanamayabiliriz. Veya her şeyi kazanabilirsiniz. Open Subtitles قد نخسر كل شيء في نهايه المطاف أو قد تربحان كل شيء
    Evrendeki diğer her şey böyleyse biz neden farklı olalım? TED لو كل شيء في العالم مثل هذا، لماذا نكون مختلفين؟
    Anneni, babanı, kız kardeşini, erkek kardeşini her şeyini bilmem gerekiyor. Open Subtitles أريد أن أعرف عن أبوك وأمك أخوك ، أختك كل شيء
    her şeyin birbiriyle bağlantılı olduğunu biliyorum ve gövdemi baştan aşağıya geçen bu yaranın bir depremin kalıntıları olduğunu. TED وأنا أعرف أن كل شيء متصل، والندب التي إمتد على طول الجذع من بلدي هي من علامات وقوع الزلزال.
    keşke ilk tanıştığımızda biliyor olsaydım, fakat şimdi herşey değişti. Open Subtitles أتمنى أعرف عندما وصلنا أولا، ولكن كل شيء تغير الآن.
    Ama hepsi bu değil. Ses bizi yere ve zamana yerleştiriyor. TED ولكن ليست النية كل شيء ان الصوت يحدد لنا الزمان والمكان
    Birçoğumuz, herşeyi bilen bir süper kahramanın ayakta dikilerek komutlar verdiği ve peşinden gelenleri koruduğu bir kanıya sahibiz. TED العديد منا يتصور هذا البطل الخارق الذي يعرف كل شيء والذي يصمد ويتولى القيادة وكذلك يعمل على حماية أتباعه.
    Aslına bakarsanız ben bunların her şeyden erkek meseleleri olduğu görüşünü savunacağım. TED في الواقع، سوف أجادل بأن هذه قضايا الرجال، أولاً وقبل كل شيء.
    Ne yapayım peki, her şeye en baştan mı başlayayım? Open Subtitles ماذا تريد مني أن أفعل أبدأ كل شيء من جديد؟
    Ama göndermeden önce, biz gerçekten o Gezginler'i test ettiğimizden emin olduk -- ya da o Gezgin'i-- ve herşeyin doğru çalıştığından emin olduk. TED و لكننا تأكدنا من اختبار هذه العربات الجوالة قبل أن نقوم بإرسالها إلى الأسفل و تأكدنا من أن كل شيء يعمل على ما يرام
    Ve böylece onlarla seyahat ederek ve bütün farklı elementleri öğrenerek birlikte çok vakit geçirdik ve yararlanılmayan birçok verimsizliğin olduğunu keşfettik. TED وقضى الوقت في السفر معهم وتعلم كل شيء عن العناصر المختلفة، و العثور على الكثير من أوجه القصور لم يتم الاستفادة منها.
    Sahip olduğum herşeyden vazgeçtim, Sırf Aang'e toprakbükmeyi öğretebilmek için. Open Subtitles لقد تخليت عن كل شيء لكي أُعلم آنـج تسخير الأرض
    Ve bu olaydan sonra kendimi, Her şeyimi kaybetmiş hissettim. Open Subtitles بعد الذي حدث , إنتابني إنطباع بأني خسرت كل شيء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد