ويكيبيديا

    "مركز" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • merkezi
        
    • Center
        
    • merkezinin
        
    • merkezine
        
    • odağı
        
    • karakolu
        
    • Hastalık
        
    • karakoluna
        
    • karakolunda
        
    • Departmanı
        
    • ortasında
        
    • merkezinde
        
    • merkez
        
    • merkezini
        
    • CDC
        
    Böylece ben ulaşımın evrenin merkezi olduğunu düşünmeye devam ediyorum. TED لذا ما زلت أعتقد أن النقل هو مركز الكون الثابت.
    Size bu konuda bir fikir vermek için Amerika Birleşik Devletleri'nin fikir merkezi olan Louisville, Kentucky'ye bir yıldız koydum. TED فقط لإعطائكم فكرة بسيطة عن ذلك, قمت باعطائكم نجمة فى مركز الفكرة بالولايات المتحدة, الذى يقع فى لويس فيل, كنتاكى.
    Birkaç hafta sonra da şarkı söylüyordum. Birkaç ay sonra Kennedy Center'de sahneye çıktım. TED وخلال بضعة اسابيع .. كنت أُغني وخلال بضعة اشهر أديت أدائي الاول في مركز كيندي
    Bir örnek: Arup dünyadaki en başarılı mühendislik firmalarından biri ve Pekin Olimpiyatları için binicilik merkezinin inşası ile görevlendirildi. TED مثال: اروب هي واحدة من أنجح الشركات الهندسية في العالم، و كانت مُفوضة لبناء مركز للخيول للألعاب الأولمبية في بكين.
    Eğer ana kavşağın sağ köşesinin hemen önündeki konferans merkezine giderseniz her köşede, geçiş yeri olmayan dört tane duvar göreceksiniz. TED اذا ذهبت الى الزاوية اليمنى عند تقاطع رئيسي أمام مركز المؤتمرات هذا، سترى تقاطع مع أربعة جدران فارغة في كل زاوية.
    Bir gece olsun ilgi odağı olmamaya katlanamıyorsun, değil mi? Open Subtitles لا يمكنك أن تتعامل كونك لست مركز الإهتمام لليلة واحدة.
    Polis, soruşturmaya katkı sağlayacak bilgisi olanları Irishtown Polis karakolu'na gelmeye veya ücretsiz polis hattını aramaya çağırdı: 1800666111. Open Subtitles غاردي يطالب أي أحد لديه معلومات أن يتواصل مع فريق التحقيق لدى مركز الشرطه أو الاتصال على الرقم 1800666111
    Dönüşler ağırlık merkezi sabit kaldığında en etkilidir ve yetenekli bir dansçı bu süreçte dönme aksını dik tutabilir. TED تكون اللفات أكثر فاعلية إذا بقي مركز جاذبيتها ثابت والراقصة الماهرة ستكون قادرة على المحافظة على المحور الأفقي للفاتها
    Musu gibi topluluk bireylerini sağlık ekiplerimizin bir parçası hatta merkezi yapsak? TED ماذا لو جعلنا أفراد المجتمع كموسو جزءاً أو حتى مركز فريقنا الطبي؟
    Vatandaşlık İşleri merkezi'nde çalışan arkadaşlarıma göre, eğer ortada bir duyarsızlık varsa bu duyarsızlık seçmenden değil, sistemden kaynaklıdır. TED لكن كما يقول أصدقائي العبقريون في مركز التصميم المدني، إذا وجدت اللامبالاة، فإنها تأتي من النظام، وليس من الناخب.
    merkezi idari bölümleri olmadığı için imha edebilirsin ...ve hepsi başarısızlığa neden olmak. TED ليس لديها مركز تنفيذ فرعي بحيث يمكنك أخذ والتسبب في فشل كل الأمر.
    Şimdi bu marka, Qualcomm Stadyumu (Amerikada çok amaçlı bir stadyum)... ya da Staples Center (Amerika'da bir spor arenası) olabilir... TED الآن هذه العلامة التجارية، على ملعب كوالكوم، في مركز ستابلز
    Orlando, Florida'da Epcot Center'daki bu su altı klavyesi insanların ve yunusların su altında birlikte çalışmaları ve bilgi alışverişi yapmaları için tasarlanmış olan en gelişmiş iki yönlü arayüzdür. TED هذه لوحة مفاتيح تحت الماء في أورلاندو بفلوريدا في مركز إبكوت، والذي كان بالواقع أكثر واجهات التصميم ذات الاتجاهين تطوُّراً حيث تسمح للبشر والدلافين بالعمل سويَّةً تحت الماء وبتبادل المعلومات
    Bugünlerde Limbic Lab'ı, Norman Lear Center'da en iyi 50 bölümlü televizyon yayınını inceleyen bir pilot çalışmasını yapıyoruz. TED حاليًا أختبر معملي الحوفي بدراسة إرشادية بالتعاون مع مركز نورمان لير، الذي يفحص أفضل 50 برنامج تلفزيوني،
    Alia, alışveriş merkezinin ortasındaki büyük bir afişe dikkatle bakıyordu. TED كانت علياء تمعن النظر في ملصق ضخم يتوسط مركز التسوق.
    Bakım bölümü kötü bir koku nedeniyle Hayvan Kontrol merkezinin arandığını onayladı. 2. kattaki havalandırma borularında ölü bir kedi bulmuşlar. Open Subtitles الصيانه في المبنى أكدوا الاتصال في مركز الحيوان بخصوص رائحة كريهه. لقد وجدوا قطة ميتة في فتحات التهوية في الطابق الثاني
    Bugün Buffalo'da bir köpek eğitim merkezinin yakınındaki sahada Jimmy Hoffa'nın cesedi bulundu. Open Subtitles جسم جيمي كُشِفَ في حقل اليوم خارج مركز تدريب كلاب في بافالو، نيويورك
    Tatilimin ilk haftasından sonra e-postalarımı kontrol etmek için otelin iş merkezine uğradım. TED حوالي أسبوع من وقت عطلتي توقفت عند مركز أعمال الفندق لأتفقد بريدي الإلكتروني
    Eski bir başbakan olarak ilgi odağı olacağımı biliyordum ve sakıncası yoktu. Open Subtitles أنا أعلم اني مركز اهتمام الكثيرين ولابأس في هذا أنا أتقبل هذا.
    dediler. Evimizi polis karakolu ile aynı renge boyadınız." TED قمتم بطلاء منازلنا بذات اللون الذي يطلى به مركز الشرطة
    Hastalık Kontrol merkezi Bostan'da daha çok menenjit vakasını olduğunu söylüyor. Open Subtitles يقرر مركز السيطرة على الأمراض المزيد من أمراض السحايا في المنطقة
    Polis karakoluna götürülmek istiyorum. Open Subtitles لا أريد الذهاب إلى المطار أريد الذهاب إلى مركز الشرطة
    Daha önce Daulatpur karakolunda çalışmış olabilir misiniz acaba, efendim? Open Subtitles هل أنت كنت في مركز الشرطة هذا من قبل سيدي؟
    Bu adam, şer ekseninin Bilgi İşlem Departmanı haline gelmiş. Open Subtitles لقد أصبح هذا الرجل مركز تكنولوجيا المعلومات لقسم محور الشر
    Lily, burada amerikanın kültür ve sanat merkezinin tam ortasında yaşıyoruz. Open Subtitles ليلي .. نحن نعيش في مركز الفن و الحضارة في امريكا
    Bunu yaptığım için bir yıl hapsedildim bir değerlendirme merkezinde. Aslında bir gözaltı merkeziydi. Gerçek bir hapishaneydi gençler için. TED لأني قمت بذلك، تم سجني لعام في مركز التقييم، والذي في الحقيقة كان مركز الحبس الاحتياطي. كان سجن ظاهري للشباب.
    İç-dış merkez olayında çok daha beter bir durumda olabilirdik. Open Subtitles نعم، ولكن الأمور ستكون أسوأ لو كنا في مركز الانفجار
    - Bana Nato Komuta merkezini bağla. Artık ona daha fazla zaman veremem. Open Subtitles أحضر لي مركز قيادة الناتو لا يمكن أن أعطيه وقت أكثر من ذالك
    CDC'yi gözlerini dört açması için uyarırım. Şu anda yoldalar. Open Subtitles لقد أبلغت مركز السيطرة علي الأمراض عنها، إنهم في الطريق.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد